Kasım ayı Finansal İstikrar Raporu"nu açıklayan Merkez Bankası, tüketicilere “kart” uyarısı yaptı. Merkez Bankası raporunda, küresel krize bağlı kredi daralması nedeniyle bankaların tüketici kredilerini sınırlandırabileceğini, bu kredileri alamayan tüketicilerin de kredi kartıyla daha fazla borçlanabileceğini belirtti. Raporda şöyle denildi:
“Bankaların tüketici kredisi verme koşullarını sıkılaştırmalarına bağlı olarak önümüzdeki dönemde, bireylerin, kredi kartlarını bir kredi aracı olarak kullanmaya daha fazla yönelmeleri muhtemeldir. Tüketicilerin kredi ihtiyaçlarını, faizi tüketici kredilerine göre daha yüksek olan kredi kartlarıyla karşılamaları ise borcunu ödeyemeyenlerin sayısında artışa yol açabilecektir. Esas itibariyle bir ödeme aracı olan kredi kartlarının amacına uygun olarak kullanılmasına özen gösterilmesi, finansal piyasaların sağlığının korunması açısından önem arz etmektedir.”
Rapora göre, Türkiye"de hanehalkı borcu 2008 Eylül itibariyle 2007 sonuna göre yüzde 24, faiz ödemeleri ise yüzde 19.8 arttı. Hanehalkı toplam borcunun harcanabilir gelirine oranı 2007"ye kıyasla artış göstererek yüzde 22.6 oldu. Konut kredileri yüzde 22.1, diğer krediler yüzde 35.3 arttı.

Yaklaşık 1 milyon kart borçlusu
Kredi kartı bakiyelerinin faize tabi kısmı, 2007 sonunda 8.1 milyar YTL iken 2008 Eylül"de 10.1 milyar YTL"ye yükseldi ve kredi kartı bakiyesine oranları yüzde 31.1"e çıktı.
Eylül itibarıyla tasfiye olunacak kredi kartı ve tüketici kredisi borcu bulunan toplam kişi sayısı 2007 sonuna göre yüzde 39.8"lik artışla 911 bin 456 kişiye ulaştı.

Reel sektörün finansal borcu 300 milyar YTL
Merkez Bankası, artış eğiliminde olan reel sektörün finansal borçlarının, 2008 Ağustos itibarıyla 300 milyar YTL"ye ulaştığını, bunun yaklaşık yüzde 57"sinin yabancı para cinsinden olduğunu bildirdi. Merkez Bankası"nın raporuna göre, reel sektörün kullandığı yabancı para kredi tutarı 146.2 milyar dolar oldu. Bunun 89.3 milyar doları Türkiye"de kurulu bankaların yurtiçi ve yurtdışı şubeleriyle banka dışı finansal kuruluşlardan kullanılan kredilerden oluşurken, yurtdışı bankalardan kullanılan kısım ise 57 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti.

Merkez Bankası"na göre neler olacak?
Merkez Bankası"nın raporunda krizin yol açacağı gelişmeler şöyle öngörüldü:
- Küresel krizin yol açtığı kredi daralmasının ülkelerin büyüme oranları üzerindeki etkileri giderek daha belirgin hale geliyor. Ekonomide büyüme beklentileri azalıyor ya da daralma beklentisine dönüşüyor.
- Bu yavaşlama ve emtia fiyatlarındaki düşüş eğilimi, enflasyon oranlarına olumlu olarak yansımaya başladı.
- Uluslararası kredi piyasalarındaki ve küresel ekonomideki sorunlar iç ve dış talebi uzunca bir müddet sınırlayacak. Bu nedenle döviz kurlarında gözlenen hareketlerin enflasyona olan etkisi sınırlı kalacak.
- Kriz nedeniyle dış finansman imkanları azalıyor ve sermaye çıkışları ivme kazanıyor.
- Enerji fiyatlarındaki düşüş, iç talepteki yavaşlamayla YTL"de gözlenen değer kaybı cari açığın hızla daralmasına ve dolayısıyla dış finansman ihtiyacının azalmasına yol açacak.
- Başta açık pozisyon taşıyanlar olmak üzere, reel sektör firmalarının mali bünyelerinde bozulma ve buna bağlı olarak borç geri ödeme kapasitelerinde gerileme bekleniyor.
- Önümüzdeki dönemde başta otomotiv ve tekstil olmak üzere ihracatta yavaşlama olacak.
- Bankaların likidite yönetiminin önemini arttı. Merkez Bankası gerekli önlemleri aldı ve almaya devam edecek. Ancak bu tedbirlerin amacına ulaşabilmesi için bankaların ihtiyatlı ve etkin likidite yönetimlerine devam etmeleri önemli.