Bu yıl sinemada 30’uncu yılını kutlayan Hülya Avşar’ın başkanlığını yapacağı 49. AntalyaAltın Portakal Film Festivali Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda görev alacak jüri üyeleri belli oldu, ortalık karıştı. Avşar, “Bana verilen görevi sevgiyle, adaletle ve zaferle yerine getireceğim” dese de Levent Kırca onun başkanlığına tepki gösterdi ve jüri üyeliğinden çekildiğini açıkladı.

Kırca, “Avşar, yakın bir tarihte programına konuk olan bir kardeşimizin ‘Benim adımı Ruhi Su koydu’ ifadesi karşısında ‘Bizi izliyorsa ona el sallayalım’ diyor. Bunun üzerine ‘Ruhi Su öleli çok oldu, kendisi değerli bir ozanımızdır’ diyorlar. O da ‘Her şeyi bilmek zorunda mıyım?’ diye konuşuyor. Madem her şeyi bilmek zorunda değilse, böyle bir festivale de jüri başkanlığı yapmamalı. Prensip olarak onun başkanlığını kabul etmiyorum” dedi.

Bir diğer jüri üyesi yönetmen Kutluğ Ataman da aynı gün jüri üyeliği yapmayacağını açıkladı. Ancak bunun Avşar’ın başkanlığıyla ilgili olmadığının altını çizdi. Ataman, sosyal paylaşım sitesi Twitter’daki hesabına “Hülya Avşar nedeniyle Antalya jürisinden çekildiğim haberi külliyen yalandır. Çekilme nedenim Hülya değil. O benim canım. Hülya Avşar’ın jüri üyeliğini eleştirmek, geri kalmış ülkenin cahil aydın snobizminden başka bir şey değildir” diye yazdı.

Bu arada Hülya Avşar’ın başkanlığını yapacağı jüride senarist Levent Kazak, görüntü yönetmeni Uğur İçbak, akademisyen Prof. Dr. Gülseren Güçhan, Selçuk Yöntem, Sümer Tilmaç, Ayşegül Aldinç, Pelinsu Pir, SİYAD Başkanı Tunca Arslan, yazar Mine Kırıkkanat ve karikatürist Erdil Yaşaroğlu’nun yer alması planlanıyor. Söz konusu isimler, Avşar’ın başkanlığına da tam destek verdi.

İŞTE YORUMLAR

Tunca Arslan: Bu rolü de hakkıyla oynar

Film festivali jürileri, sinemanın değişik uzmanlık alanlarından insanların beğenilerinin, düşüncelerinin, sanat algılarının ve birikimlerinin çarpıştığı yerlerdir. Bu açıdan farklılıklar, anlaşmazlıklar olması çok doğaldır ve yararlıdır. Jüri başkanının elbette simgesel ağırlığı ve diyelim ki iki oy hakkı gibi bir ayrıcalığı söz konusudur ama sonuçta bu her şey demek değildir. Bu nedenle Hülya Avşar’ın başkanlık yapacağı bir jüride yer almaktan hiçbir sıkıntı duymuyorum, onun bu rolü de hakkıyla oynayacağına inanıyorum. Levent Kırca ve özellikle Kutluğ Ataman’ın istifa gerekçelerini ise tuhaf bulduğumu söylemeliyim.

Erdil Yaşaroğlu: Jüriden ayrılmalarına üzüldüm

Sinemacı değil ama çok iyi bir izleyiciyim. Altın Portakal’da jüri üyeliği teklif edilince de eğlenceli olacağı için kabul ettim. Orada bulunmak gurur verici. Levent Kırca ve Kutluğ Ataman’ın jüriden ayrılması benim açımdan üzücü, ikisiyle de tanışmak isterdim. Hülya Avşar sinemaya gönül vermiş biri, bu görevi gayet güzel yapacağına inanıyorum.

Selçuk Yöntem: Eleştirileri tasvip etmiyorum

Hülya Avşar’ın başkanlığıyla ilgili eleştirileri çok yersiz buldum. Sonuçta o da kendisini sinemaya adamış bir oyuncumuz. Söylemlerin hiçbirine katılmıyor ve eleştirileri tasvip etmiyorum:

Ayşegül Aldinç: Bunda tuhaf bir şey yok

Ben, Hülya’nın jüri başkanlığında tuhaf hiçbir şey görmedim. Bıraksınlar da gidip işimizi yapalım.

Uğur İçbak: Benim üyeliğim netleşmedi

Şu an jüri üyeliği teklifini değerlendiriyorum, ama netleştirmedim. Çünkü o tarihlerde bir çekimim olabilir.

Kutluğ Ataman’ın gerekçesi ne?

Levent Kırca’nın hemen ardından jüriden ayrıldığını açıklayan Kutluğ Ataman, bu kararının Hülya Avşar’ın başkanlığıyla ilgili olmadığının altını çizerek konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Ayrılmamın sebebi yeni bir film projesi. Türkiye’nin doğusunda yaşayan Medine adlı bir kadının hikayesini konu olan ‘South Facing Wall’ adlı bir filme başlıyorum. Antalya ile Erzincan arasında bir tercih yapmam gerekti, Erzincan’ı seçtim.”

 

Hürriyyet