Ahmedinejad'ın hükümetteki üç bakanı bakanlıkları birleştirme bahanesiyle görevden alması iç siyasi gruplar arasında yatışır gibi görünen tartışmayı yeniden alevlendirdi.
 
Meclisin ve Anayasa Konseyinin muhalefetine rağmen Petrol, Refah ve Sanayi Bakanlıklarını görevden alan ve yerlerine vekaten isimler atayan Ahmedinejad'ın bu atağıyla geçtiğimiz haftalarda kendisine yönelik saldırılara cevap verdiği ileri sürülüyor. Söz konusu bakanların Hameney ve Laricani'ye yakın olmaları ayrıca son olaylar üzerine üstü kapalı da olsa Ahmedinejad'ın sağ kolu ve son günlerin tartışmalı ismi Meşai'yi suçlamalarının bu kararın alınmasında etkili olduğu sanılıyor.
 
Öte yandan Cuma namazında Anayasa Konseyi Başkanı Ayetullah Cenneti'nin ve ardından bir dergiye röportaj veren Ayetullah Misbah Yezdi'nin açıklamaları Meşai konusunun kapanmadığını gösteriyor. Cenneti hutbeler esnasında "Önce insanları görevden alıyorlar ve "Ağa'nın isteği bu şekilde" diyorlar. Duyan kimse bunun Devrim Lideri olduğunu sanıyor. Oysa sonradan anlaşılıyor ki bunların "Ağa'dan kastı doğrudan İmam Mehdi'ymiş." şeklinde konuşması ilk kez bu kadar üst düzey ağızdan Ahmedinejad ve ekibinin zihin yapısını gözler önüne sermiş oldu.
 
Önceleri Ahmedinejad'ın en etkili destekçisi olduğu belirtilen Misbah Yezdi ise daha da ileri giden açıklamalar yaptı ve Meşai'yi Ahmedinejad'a sihir yapmakla suçladı. Misbah Yezdi, Meşai'yi Bahai hareketinin kurucusuna benzeterek "yakında doğrudan İmam Mehdi ile irtibatlı olduklarını ileri sürecekler ve "naibine (Hameney) ne gerek var?" diyecekler" şeklinde konuştu.
 
Misbah Yezdi, Meşai'ye ağır ithamlar yönelttiği konuşmasında tarihteki büyük tahriflerin küçük sapmalardan başladığını bu insanların İmam Mehdi ile ilgili her sözünden artık kuşku duymak gerektiğini söyledi. Meşai'nin basına yansımayan çok sayıda yurt dışı ziyareti olduğunu da aktaran Yezdi, "Dışişleri Bakanlarının ve üst düzey yetkililerin randevu alamadığı yabancı yetkililerle istediği zaman çok rahat görüşmeler yapıyor. Ne görüştüğünü ise kendisinden başka hiç kimse bilmiyor." dedi.
 
Meşai'nin sihir ya da benzeri bir şeyi kullanarak Ahmedinejad'ı avucunun içine aldığını ileri süren Yezdi "bir de memleketin bütün bütçeleri bunların elinde, Cumhurbaşkanı yarın çıkacak "şu ana kadar bütün başarılarımın arkasında bu isim var" diyerek onun için oy isteyecek, sonrasını düşünmek bile istemiyorum." ifadesini kullandı.
 
Benzer eleştiriler doğrudan Hameney'e bağlı Keyhan gazetesinin genel yayın müdürü Hüseyin Şeriatmedari'den de geldi. Meşai'nin önceki gün İrna'ya verdiği röportajı eleştiren Şeriatmedari "Velayeti fakihe mi İmamete mi inanmıyorsun yoksa ikisine de mi?" dediği yazısında, İslam Devriminin liderinin açık hükmüne karşı, Cumhurbaşkanının on gün boyunca suskun kalmasını, ardından Meşai'nin hiç bir şey olmamış gibi ulema ve siyasileri suçlamasını ağır dille eleştirdi.
 
Şeriatmedari Meşai'yi gündemi saptırmaya çalışmakla suçladı ve "Yalan yanlış raporlarla istihbarat bakanını kendi amaçlarınız doğrultusunda görevden almaya çalıştınız. Devrim Lideri yaptığınızı fark etti, oyununuzu bozdu. Şimdi de kendinizi Velayeti Fakih taraftarı göstererek halkın bilincine hakaret ediyorsunuz" şeklinde konuştu.
 
Ahmedinejad'ı da suçlayan Şeriatmedari "Velayeti Fakihe bağlı bir cumhurbaşkanı bir kişiye cumhurbaşkanı yardımcılığı için izin verilmezse ona on beşe yakın yetki vererek hükümetin her şeyi haline getirmez" ifadesini de kullandı.
 
Hameney'e yakın isimlerin Ahmedinejad'ın üstüne kamuoyu ününde yüklenmeye devam etmesi otuz yıllık siyasi gelenekte pek eşine raslanmayan bir durum. Bu nedenle geçtiğimiz hafta birçok yayın organı Humeyni ile ihtilafından dolayı görevden alınan İran'ın ilk Cumhurbaşkanı Benisadr'ın akıbetini hatırlatarak Ahmedinejad'ı uyarmışlardı. Aslında en üst yetkilere sahip iki hukuki kişilik arasındaki yetki çatışması devrim başından beri yaşanmakla birlikte bunun aleni olması pek raslanan bir durum değil.
 
Görünen o ki Ahmedinejad ekibinin bir daha kendisini toparlayamacak şekilde zayıflatılmasının ardından, İran iç siyasetindeki kartlar yeniden dağıtılacak. Özellikle ilk dört senelik yönetimi boyunca klasik sağ kesimleri topa tutan seçimlerle birlikte Musevi ve Kerrubi önderliğindeki solu bitme noktasına getiren Ahmedinejad ekibinin de gücünün sonuna gelmesiyle ülke içindeki tek güç sahibi olarak Hameney çevresinde toplanan dar bir ekip kalıyor. Anlaşılan bir sonraki seçimlere halkın ilgisini çekmek için oyun yeni baştan kuruluyor. Düne kadar reformculara en ağır şekilde saldıran muhafazakar basının seçimlere bu grupların katılımının sağlanmasından bahsetmesi, Ahmedinejad yüzünden hem prestij hem de etki kaybeden güçlü isim Haşimi Rafsancani'nin olayları sessiz acak memnun şekilde izlemesi yeni dönemin oldukça hareketli geçeceğini gösteriyor.
 
Son olarak Ahmedinejad'ın üzerine neden şimdi gidildiği konusu da ilginç. İçeride yolsuzluklarla mücadele dışarıda batı karşısındaki çılgın davranışlarıyla Hameney'in oldukça işine yarayan Ahmedinejad'ın rolü sona ermiş görünüyor. Zira bu faydalarının yanı sıra iç siyaset temellerinin zayıflatılması ve peşpeşe gelen yaptırımların ekonomiyi cidi şekilde sarsmaya başlaması, dahası kaldırılan sübvansiyonlarla temel giderlerde yüzde 1000'lik artışların yaşanması bir günah keçisinin bulunmasını da gerektiriyordu. Önümüzde yeni bir dönem başlıyor denilebilir, tabi Ahmedinejad "Mehdi'den doğrudan emir alıp Hameney'i devirme girişimine kalkışmazsa...
 
 
Dünya bülteni