İpek’in ablası, “Koruculara devlet maaş ve silah veriyor, ardından askerlere yanlış anladık diye ateş ediyorlar. Yanlış anladık diye olay kapanmasın” dedi.

DİYARBAKIR’ın Kulp ilçesi Sindi Boğaz’ında geçen yıl 24 yaşındaki 4 yılık Uzman Çavuş Serkan İpek’in, 4 korucu tarafından PKK’lı sanılarak şehit edildiğinin ortaya çıkmasının ardından aile, duruma tepki gösterdi. Şehidin öğretmen ablası 26 yaşındaki Çiğdem İpek, “Bu olay bir an önce aydınlansın. Ayrıca bizlerin yüreği yandı, başkalarında yüreği yanmasın, aynı hatalar tekrarlanmasın” dedi. Terörist takibi sırasında açılan ateşte Uzman Çavuş Kenan Çevik de yaralanmıştı.

Birbirleriyle akraba olan 4 korucu hakkında, ’Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak’ suçlamasıyla 3 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Korucular tutuksuz yargılanırken İpek’in Konya’nın Ereğli ilçesinde yaşayan ailesi duruma tepki gösterdi.

Korucular Türkçe bilmiyor

Çiğdem İpek, şunları söyledi: “Kardeşim 1 astsubay, 2 uzman çavuş ve erlerden oluşan 7 kişilik bir timle Sindi Tepesi’ne görev için gönderiliyor. Kardeşimin timi saat 22.00 sıralarında bölgeye ulaşıyor. O gün 04.30 sıralarında ise bir üsteğmen, timin başındaki astsubayı arayıp, geri dönmelerini belirtiyor. Astsubay da korucuların, timin geri döneceğinden haberinin olup olmadığını söylüyor. Korucular uzun süren aramalara cevap vermiyor. Ardından ulaşılıp, bir grup askerin geçeceği belirtiliyor. Fakat korucular fazla Türkçe bilmediğinden, verilen istikameti ters anlıyor. Verilen emirin ardından kardeşim ve beraberindeki tim yola çıkıyor. Ama kısa süre sonra silahlı saldırıya uğruyor. Başından ve kalbinden yaralanan kardeşim olay yerinde hayatını kaybetti.”



Oğlunun anılarıyla yaşıyor

Korucuların Türkçe bilmediğini öne süren Çiğdem İpek, “Koruculara devlet tarafından maaş ve silah veriliyor, ardından askerlere, kendinden olan insanlar, yanlış anladık diye ateş etmeleri. Ama bazen bu insanların bilinçli olarak hareket ettiği kanaatine varıyoruz. Yanlış anladık deyip kapanmamalı. İhmaller varsa bunlar giderilmeli.”
Anne Sevdiye İpek ise oğlunun odasında, oğlundan geriye kalan üniforması, fotoğrafları, künyesi, takdir ve devlet ögünç madalya belgeleriyle acısını gidermeye çalıştığını söyledi.

Milliyet