Üniversite, Ruh Sağlığı Hastanesi, Adli Tıp aynı vakayı farklı gördü

SAMSUN'un Kavak İlçesi'nde tecavüze uğrayan 28 yaşındaki G.T.'ye, "beden ve ruh sağlığının bozulup bozulmadığının saptanması" için sevk edildiği 3 sağlık kurumundan 3 farklı rapor verildi. Birbiriyle çelişen raporlar üzerine mahkeme, dosyayı Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'na gönderme kararı aldı.


Kavak İlçesi'ne bağlı Bekdemir Köyü'nde, 2007 yılının mart ayında meydana gelen olayda, doğuştan zeka geriliği bulunan evli 3 çocuk annesi G.T. hayvanlarını atlatırken, iddiaya göre köy muhtarı 41 yaşındaki Nahit Lafcı"nın tecavüzüne uğradı. İnşaat işçisi olan eşi başka bir kentte çalışmaya gittiği için kimseye bir şey söyleyemeyen G.T., olaydan 3 ay sonra rahatsızlanınca İlçe Devlet Hastanesi"ne giderek muayene oldu. Doktorların genç kadına hamile olduğunu söylemesi üzerine şaşkına dönen G.T. başına gelenleri akrabalarına anlatarak, köy muhtarının kendisine tecavüz ettiğini söyledi. G.T. yakınlarıyla birlikte jandarmaya giderek muhtar Nahit Lafcı"dan şikayetçi oldu.
Suçlamayı kabul etmeyen Muhtar Nahit Lafcı, G.T.'nin akli dengesinin bozuk olduğunu ileri sürerek, kendisine iftira atıldığını söyledi. Lafçı, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.


Tecavüzden hamile kaldığını söyleyen G.T. geçen aralık ayında dördüncü çocuğu olarak bir kız bebek dünyaya getirdi. Yapılan DNA testinde çocuğun babasının yüzde 99.99 oranında tecavüz sanığı muhtar Nahit Lafcı olduğu ortaya çıktı. Muhtar Lafçı, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

SİLAH TEHDİDİYLE TECAVÜZ

Samsun 1"nci Ağır Ceza Mahkemesi"nde silahla tehdit ederek evli bir kadına tecavüz etmek suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan Nahit Lafcı, bu kez ifade değiştirerek, G.T. ile kendi rızasıyla cirnsel ilişkiye girdiğini ileri sürdü.


Nahit Lafçı, “Zorla bir şey yapmış değilim. Köyde herkesle ilişkiye girdi bu kadın. Bu nedenle çocuğun benden olduğunu düşünmediğim için başta inkar ettim. Olay günü de beni kendisi baştan çıkardı” diye konuştu.
G.T. ise kendi isteğiyle ilişkiye girmediğini belirterek, “Hayvan otlatırken muhtar yanıma geldi. Bana "Eşin yok, senin de canın çeker" diyerek cinsel ilişki teklifinde bulundu. Kabul etmedim. Silahı başıma dayadı ve "seni öldürürüm" diyerek beni tehdit etti. Korktuğum için ses çıkaramadım ve kendisine karşı koyamadım. Bana tecavüz etti. Ardından hamile kaldığım ortaya çıkınca, eşim burada olmadığı için aileme her şeyi anlattım” dedi.

3 KURUM, 3 AYRI RAPOR

Olaydan sonra Cumhuriyet Savcısı"nın talebi üzerine G.T., tecavüz sonucu "beden ve ruh sağlığının bozulup bozulmadığı"nın saptanması için Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi"ne gönderildi. Burada G.T."ye 05 Haziran 2007 tarihinde üç ruh sağlığı ve hastalıkları uzman doktor tarafından hazırlanan raporda "Kendisini ruhsal yönden tam savunamayacak durumdadır. Söz konusu eylem nedeniyle ruh sağlığı bozulmuştur" raporu verildi.
Sanık avukatının itirazı üzerine bu kez Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi"ne gönderilen G.T."ye Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi"nde görevli üç psikiyatri uzmanının imzasını taşıyan 17 Nisan 2008 tarihinde verilen raporda, "...silahla tehdit ve nitelikli cinsel saldırı suçuna karşı direnme gücünün bulunduğuna, yaşadığı cinsel saldırı sonrasında ruh sağlığının bozulduğuna" karar verildi.

ÜZMEZ OLAYI İLE GÜNDEME GELEN KURUL

Mahkeme iki rapor arasında meydana gelen çelişki nedeniyle G.T."yi ve dosyayı İstanbul Adli Tıp Kurumu"na gönderdi.
Vakit Gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez ile gündeme gelen İstanbul Adli Tıp Kurumu 6"ncı İhtisas Kurulu'nca 28 Temmuz 2008 tarihinde aralarında kadın doğum uzmanı, çocuk cerrahi uzmanı, radyoloji uzmanı, üroloji uzmanı, 2 adli tıp uzmanı ve ruh sağlığı hastalıkları uzmanının bulunduğu 7 doktorun imzasının bulunduğu bir rapor hazırladı. 6"ncı İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan rapora göre bu kez genç G.T. için, "...Olaya ruhsal yönden mukavemet etmesini engelleyecek mahiyet ve derecede (Orta ile hafif derece sınırında zeka geriliği) dışında patolojik araz tespit edilmediği, dava dosyasının tetkikinde, kurulumuzdaki muayenesinde tespit edilen zeka geriliğinin hayatının ilk yıllarından beri mevcut olup ve sürecek mahiyette olduğu ve mağduresi bulunduğu olaydan kaynaklanmadığı; bu duruma göre G.T."nin 2007 yılında mağduresi bulunduğu olay nedeniyle ruh ve beden sağlığının bozulmadığı oy birliği ile mütalaa olunur" diye rapor verildi.
Samsun 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi, 3 ayrı kurumdan gönderilen 3 farklı rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi için bu kez G.T."yi ve dosyayı ATK Genel Kurulu"na gönderme kararı alıp, duruşmayı erteledi.
Diğer taraftan 3 ayrı kurum tarafından hazırlanan 3 ayrı raporun ortak tek noktasının ise genç kadında doğuştan "orta derecede zeka geriliği' olduğu ortaya çıktı.
DHA