Başbakan Erdoğan 'Sizleri gurbette vatan hasreti ile kucaklıyorum. Fransa makamlarına özellikle de Strasburg Belediye Başkanına huzurlarınızda şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Sevgili kardeşlerim,

Biz biliyoruz ki kalbi gurbette çarpanın gönlü sılada yanar. On yıllar önce evinizi, barkınızı, toprağınızı, köyünüzü anne babanızı, eş ve ççocuklarınızı geride bırakarak gurbet ellere geldiniz. Çok zor günler geçirdiğiniz. Zor şartlarda tutunma mücadelesi verdiniz. Sılaya hasret bir yana yabancı olmanın, Türk olmanın, Müslüman olmanın emekçi olmanın ağırlığnı yüreklerinizde hissettiniz. İhlassondakika.com Ekmek parası için alın teri dökerken kulağınız anavatanda gözünüz gönlünüz anavatanda özleme hasrete göğüs gerdiniz. Şundan lütfen emin olunuz. Anavatandaki kardeşleriniz sizlerle her zaman gurur duydular. Anavatandaki Türkiye'deki kardeşleriniz sizlerin hüznünü, sevincini sizlerle birlikte paylaştılar. Sizin mutluluğunuz bizim mutluluğumuz oldu. Gurbette sizin acınız, sılada bizim acımız oldu. Sizler bizim Avrupa'daki temsilcilerimiz, Avrupa'ya açılan penceremiz oldunuz. ihlassondakika.com Sizler bizim batıya bakan yüzümüz oldunuz. Sizler birileri istemese de AB'de bizim üyelerimiz oldunuz. İşte onun için sizlere şükran borçluyuz, minnet borçluyuz. Ben bugün burada şunu açık açık söylüyorum. Sizler asla ve asla yalnız değilsiniz. Sizler gurbette tek başına değilsiniz. Sizler kendi kaderine terkedilmiş asla değilsinzi. Sizin arkanızda Türkiye Cumhuriyeti var değerli kardeşlerim. Sizin arkanızda itibarlı bir ülke, şanlı bir tarih zengin bir kültür köklü bir medeniyet var. Benim gurbetteki hiçbir vatandaşımın boynu bükük olmayacak. Sizlerden kimliğinizi pasaportunuzu gururla göstermenizi istiyorum. Gururla, göğsünüzü gere gere ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım demenizi istiyorum. Büyük bir ülkenin, büyük bir medeniyetin mensupları olarak başı dik alnı ak olarak bulunduğumuz her yerde özgüvenle kendinizi ifade etmenizi istiyorum. Türkiye'den Avrupa'ya göç bundan 50 yıl önce başladı. Yokluk, yoksulluk, işsizlik, umutsuzluk, sizleri babalarınızı, dedelerinizi gurbete buralara sürükledi. Ne yazık ki Türkiye her zaman ekonomik krizlerle anılna bir ülke oldu, Türkiye demokrasisi yaralı bir ülke oldu böyle anıldı. Türkiye terörle geri kalmışlıkla anılan bir ülke oldu ne yazık ki. Sizler yaşanan her acıda sıkıntıda Türkiye'deki kardeşlerinizin akrabalarınızın derdini özellikle kendinize dert edindiniz. O acıyı sizler de yüreğinizde hissettiniz. Şunu büyük bir memnuniyetle söylüyorum o günler artık geçmişte kaldı. Ekonomik krizler, müdahaleler, ağır aksak işleyen demokrasi, yasaklar, yolsuzluklar artık geride kalmıştır. Bugün bambaşka bir Türkiye var. ihlassondakika.com Bugün tüm dünyada güçlü, ekonomisi ile aktif dış politikası ile standartları yükselen farklı bir Türkiye var. Bugün geleceğe umutla güvenle bakan, özgüvenle bakan bir Türkiye var. Küresel finans krizi nedeniyle tüm dünyada ekonomiler daralırken bugün istikrarla büyüyen bir Türkiye var.

2010 Yılında Türkiye ekonomisi yüzde 8,9 oranında büyüdü. Burası çok önemli. Bu nedemek yani Türkiye Avrupa'da ve OECD ülkeleri içersinde 1 numara. Türkiye dünyada üçüncü sırada. Bildiğniiz gibi bu küresel finans krizi başladığı zaman biz 'Türkiye'yi teğet geçecek' demiştik. Bunu söylediğimizde bazıları gülmüş, başbakan ne diyor demişlerdi. İş bitti bu defa 'Başbakan haklı çıktı' dediler. Biz hayal üretmiyor, işimizi bilerek yapıyorduk. Bunun da neticelerini hamdolsun aldık gördük görüyoruz. Göreve geldik Türkiye'nin borcu ne idi? Geldiğimizde devletin borçlanma faizi neydi enflasyon neydi, geldiğimizde milli bankamız Merkez Bankası'nın döviz rezervi neydi Türkiye'nin IMF'e borcu neydi şimdi bunlara bakıyoruz ne oldu? Bunlar birer parametredir. Geldiğimizde GSYH ve onun karşısında borcumuz oran itibari ile yüzde 73 küsürdü. Ama şimdi ne oldu yüzde 45'e düştü. Nereden nereye? Bitmedi, devletin borçlanma faizi yüzde 63 civarındaydı. Şimdi ne oldu yüzde 7'lere indi. Devlet 100 lira alıyor 63 lira faiz ödüyordu şimdi 7 lira faiz ödüyor. Enflasyon neydi yüzde 30'du. Şimdi 3,99 nereden nereye geldik. Bizden önceki iktidar gitti IMF'den 30 milyar dolar borç aldı. Bize ne kadarla devrettiler 23,5 milyar dolar borçla devrettiler. Ödedik ödedik ödedik, şimdi borcumuz 5,2 milyar dolar. Bizim Merkez Bankamız var değil mi? Döviz rezervi 2002 sonunda neydi 27 milyar dolardı. Peki şimdi ne biliyor musunuz? şuanda rakamı söylüyorum 92 milyar dolar. Bakınız nereden nereye geldik. Bizden öncekiler yönetici değil miydi? Yolsuzlukların olduğu bir ülkede rakamlar buraya ulaşır mı? İşte bakın nerelere geldik görüyorsunuz. Şu anda Türkiye dünyada takdirle izleniyor parmakla gösteriliyoruz. Çıtayı çok daha yükseklere çekiyoruz. Şimdi artık 4 yıl sonrasının hesabını yapmıyoruz şimdi 2023 yılının hesabını yapıyoruz. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yıl dönümüne hazırlanıyoruz. Şuandaki seviyeler bize yetmez. Türkiye bunun çok daha ötesini fazlasını hak ediyor. Şimd ihedef 2023'te 2 trilyon dolar milli gelir bunu hedefliyoruz. Göreve geldik 230 milyar dolardı 2010 sonu itibari ile 730 milyar dolara çıktık. İhlassondakika.com Göreve geldiğimizde Türkiye'nin ihracatı 36 milyar dolardı. Peki şimdi ihracat ne? 114 milyar dolar. hedef 2023 sonu inşallah 500 milyar dolar. Buna ulaşacağız. Ve cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yıldönümünü laf üreterek değil iş üreterek kutlayacağız. Ve dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında yerimizi alacağız hiç endişeniz olmasın. Türkiye'nin özellikle aklının ucundan geçmeyen şeyler şimdi gerçekleşiyor. Burada çok ilginç bir rakam vereceğim. Turizm gelirimiz 8,5 milyar dolardı şimdi 22 milyar dolar. Türkiye'ye gelen turist sayısı 13,5 milyonken şuanda bu 28 milyona ulaştı. Nasıl oluyor bu? Türkiye güven ve istikrar dolu bir ülke. Güven var istikrar var. Çalışcak, çabalayacak, gayret edecek inşallah bu hedefleri daha da ileriye taşıyacağız. 2002 Sonunda Türkiye'nin dünya ekonomileri arasındaki yeri 26. sırada idi şimdi 17. sıradayız. Sevgili kardeşlerim buralara durup dururken gelmedik, çalışarak geldik. Şimdi sizlere daha ilginç şeyler söyleyeceğim. 2002 sonu itibari ile Türkiye'de bölünmüş yol ne kadardı 79 yılda 6100 km bölünmüş yol yapmışız. 8 Yılda biz buna 13 bin 600 km bölünmüş yol ilave ettik. Hedef inşallah bunu 15 bine çıkartmak. Biz Afyon'dan yola çıkarken 2002 seçimleri öncesi 15 bin km söylediğimizde bunlar hayal hayal dediler ne oldu şimdi bitiyor. Yeni hedefimiz de belli. 2023'e bir 15 bin km daha bölünmüş yol yapacağız. Bunlar tünel dneydi bilmezdi ya. Biz sadece şu karadeniz sahil yoluna 12 dağı delerek tünel yaptık tünel.

Şimdi yıllar yılı boğazın altından tüp geçit konuşulmuştur ama bunlar yapamadılar lafını ettiler. Abdülmecid Allah rahmet etsin projeyi yapmış ama arşivlerde kalmış. Biz geldik dedemizin arşiv notlarını inceledik ve dedik ki eğer biz Osmanlı'nın bakiyesi üzerindeysek onların bıraktığı yerden bu yola devam etmemiz lazım. Ve madem ki onlar bu adımı attıysalar bu adım yerde kalamaz. Şimdi tüp geçidin tüpü bitti. 2 Kere gittim gezdim maşallah pırıl pırıl. Şimdi iç donanımı yapılıyor ve 2013 sonu itibari ile Asya'yı Avrupa'ya denizin altından bağlıyoruz. Ama bir tane yetmez dedik bu raylı sistem bundan trenler gidip gelecek. Londra'yı Pekin'e bağladık bununla. Şimdi ikinci bir tüp geçit daha yapıyoruz. Herşeyi tamam ihalesi herşeyi yapıldı oradan da otomobiller geçecek. Avrupa yakasında Ahırkapı'dan girecekler Anadolu Yakası'ndan da Haydarpaşa Lisesi'nin arkasında çıkacaklar. 2 gidiş 2 geliş. Bu da denizin altında. İş bilenin kılıç kuşananın. Yıllar yılı bu ülkede ne dendi bunlar olmaz dendi. Mesele inanmak inanmak mesele inanmak. Eğer inanırsanız inanç öyle bir zenginliktir ki tekeden bile süt çıkartır. Şimdi üçüncü köprüye de başlıyoruz.

480 Bin konut inşaa ediyoruz bunun 360 binini sahiplerine teslim ettik. Siz niye duruyorsunuz gelin bu konutlardan alın. Ve bunu devletin kendi kurumu direk bana bağlı olan TOKİ ile yapıyoruz burada kar yok faiz yok sadece enflasyon farkı 10-15-20 yıl vade. Sosyal gruplar var, orta gelir grubu ve orta gelir grubu üstü var. Bunu tamamen TOKİ yaptı. Eser ortada eşşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. Biz eserimizle konuşuyoruz. Ben davet ediyorum diyorum ki Avrupa'daki kardeşlerim gelsinler ülkelerindeki 81 ilde yapılan toplu konutlardan alsınlar. Hepsinden faydalanabilirsiniz.

162 bin derslik yaptık. 80 Yeni üniversite açtık. Şuanda üniversitesi olmayan ilimiz kalmadı. Sağlıkta devrim gerçekleştirdik. Artık benim vatandaşım bütün hastanelere gidebiliyor. Artık devlet hastanesi özel hastane diye bir ayrım yok. Bitmedi ya! Bütün vilayetlerimizin bölgeleri var. Sıkıntı mı var bir yere mi gidecek helikopter ambulanslar alıyor götürüyor. Bunlar ücrete tabi değil. Jet ambulanslarımız var uluslararası mı şehirlerararası mı o zaman Jet Ambulans alıyor hastamızı o götürüyor. Çünkü benim insanıma insanca muamele edilmedi yıllarca. Kızaklar üzerinde hamile kadınlar taşındı bizim ülkemizde ama artık bunlar yok denecek seviyelere geldi. Şimdi paletli ambulanslar var. Dağların tepesine çıkıyor oradan bu ambulanslarla hastamızı alıyoruz. Niye biz sağlıkta şuna inandık. Az önce dedim ya Osmanlı Bakiyesi olmak. Ne demiş Kanuni 'halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi' Biz hastanede ilaç kuyruklarında çok bekledik. Nasıldı eskiden ilaç yazılırdı giderdin sigortanın eczanesine ikisi var üçü yok. Dönerdik ilaçsız şimdi istediğin yerden al. Şimdi her hastanemizde herşey var. Rahatlıkla problemleri buralarda çözüyoruz. Çok istisnadır 7-8 ay sonraya MR için gün vermek bitti o dönemler. Onlar cahiliye siyaset dönemindeydi. Şimdi artık insanı önceleyen bir siyaset var. Şeyh Edebali ne diyor 'İnsanı yücelt ki devlet yücelsin' yani devleti önceleyen bir anlayış değil insanı önceleyen bir anlayış. İnsan güçlü olursa devlet güçlüdür insan güçlü değilse devlet güçlü değildir.ihlassondakika.com Biz teksir notlarıyla okuduk üniversiteyi. Üst sınıflardaki abilerden notları satın almak isterdik onlarda naz yaparlardı. Buralardan geldik. Dedik ki biz bu devri kapatıyoruz. Bizim artık yavrularımız okullar açılırken sıralarının üzerinde kitaplarını ücretsiz olarak bulacak ve ücretsiz olarak şuanda kitapları dağışıtıyor muyuz? Zengin fakir ayrımı yapmaksızın dağıtıyoruz. Fakat ne dediler biliyor musunuz fakire verdiğinizi anladıkta zengine neden veriyorsunuz dediler. Öğrencinin zengini fakiri olmaz dedik. 74 Milyonun tamamına adalette emniyette tarımda enerjide sağlıkta ulaşır hale geldik. Daha iyi olacak. Barajlarla sulama kanalları ile Türikye'yi baştan başa yeniden inşa ediyoruz.

Artık kendi savaş gemisini inşa eden, kendi inasnsız uçaklarını imal eden şuanda test uçuşlarını yapıyoruz kendi helikopterlerini üreten kendi silahlarını tasarlayan tamamen Türk mühendisleriyle Göktürk uydusunu yapan bir Türkiye var. 2020'de inşallah kendi jetimizi de üretiyoruz. Onunda çalışmaları şuanda devam ediyor. Tarihimize biz sahip çıktık. Türkiye içinde 4 bin vakıf eserini aldık restore ettik bugüne kazandırdık yarınlara taşıyoruz. Ta Moğolistan'da Türklere ait ilk yazılı eserlere biz sahip çıktık. Mostar'da, Üsküp'te medreselerimize camilerimize, Kudüs'te Osmanlı Mezarlığı'na Türbeleri'ne biz sahip çıktık. Kırım'da soydaşlarımıza biz sahip çıktık. Kızılayımızla Haiti'ye Gazze'ye Pakistan'a Filistin'e yardım elimizi uzattık. Vatandaşlarımızı tahliye ettik. Daha dün gece Misrata'dan 1000'e aşkın Mısırlı'yı biz İskenderiye'ye taşıyoruz. Türkiye bu. The Guardian gazetesinin muhabiri tutuklandı biz kurtardık Libya'dan. The New York Times gazetesinin muhabirleri tutuklandı devreye girdik kurtarılmasını sağladık. 320 Yaralı Libyalı kardeşimizi İzmir Çeşme'ye biz getirdik şuanda onlara tahsis edilen hastanede tedavileri yapılıyor. Gazze ve Kudüs'te eğilmeden bükülmeden hakkı biz müdafaa ettik adaleti hakkı hukuku biz savunduk. Bugün Anadolu'da trakyada 74 milyon insanımızın Almanya'daki Fransa'daki vatandaşlarımızın kardeşlerimizin ben Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşıyım diyeceği, pasaportunu gururla göstereceği bir Türkiye var. Bugün artık gündembelirleyen insiyatif alan barış için özgürlük için mertçe mücadele veren bir Türkiye var.

Tarihten kaçamazsınız. Tarih yüklediği sorumluluktan asla ve asla kaçamazsınız. Türkiye tarihe yayılan ulu bir çınar gibidir. O çınarın gölgesi dünyanın dört bir yanına yayılan vatandaşlarımızı serinletmeye korumaya ve kollamaya yeter. Türkiye çınarının gölgesi bütün mazlumlara mağdurlara bir korunak bir sığınak olmak için yeter. Biz diyoruz ki adaletin bulunmadığı bir dünyada herkes suçludur. Onun için Türkiye olarak Türkiye olarak adalet, özgürlük için vargücümüzle çalışıyor çabalıyoruz. Biz Ortadoğu'da Kafkasya ve Balkanlar'da rol kapma yarışında değiliz, çıkar peşinde hiç değiliz. Bizim tavrımız birileri gibi ganimet önünde harami tavrı değildir. Bizim tavrımız taşıdığı büyük misyonun karşısında büyük ve sorumlu devlet tavrıdır.

Biz Libya'ya baktığımızda petrol kuyularını gören millet değiliz. Biz Libya'ya baktığmızıda kardeşlik görüyoruz ona göre tavır belirliyoruz. Biz Libya'nın yeni bir Irak, yeni bir Afganistan olmasını istemiyoruz. Biz Libya'nın toprak bütünlüğü adına orada barış huzur ve dayanışma arzuluyoruz. Libya'da Kuzey Afrika'da rol kapmaya çalışanlar yaklaşan seçimler için bölgenin kaderiyle oynayanlar tarih karşısında sorumlu olurlar. Libya hiçbir kimsenin çıkar arenası olamaz. Libya Libyalılarındır, Yemen Yemenlilerindir, Cezayir Cezayirlilerindir, Irak Iraklılarındır. Kimse bunun üzerinde tasarrufta bulunmasın.

Türkiye olarak doğruları söyleyecek ve savunacağız. Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşları buraya işçi olarak gelmişlerdi bugün Fransa'da da Türkler işadamı olarak, girişimci olarak, sanatçı olarak kendilerine saygın bir yer edindiler. Lütfen aidiyetinizi kaybetmeyiniz. Çocuklarınızın da kaybetmemesi için son derece hassas olun. Sizlerden Fransızca'yı en iyi şekilde öğrenmenizi konuşmanızı rica ediyorum. Fransız vatandaşı olmayanlara da Fransız vatandaşı olmalarını da özellikle rica ediyorum. Zira burada çifte vatandaşlık hakkınız var bunu kullanmanızı istiyorum. Siz müracaatınızı yapın onlar vermesinler. O zaman biz çeşitli toplantılarda bunu önlerine getiririz. Deriz ki asıl ayrımcılığı siz yapıyorsunuz. Bak çifte vatandaşlık diyorsun 50 yıldır bu ülkede yaşayan benim soydaşıma vatandaşlık vermiyorsun. Hani ayrımcı değildin ver. Burad a100 bine aşkın benim vatandaşım var mı var. Onlar nasıl aldılarsa diğerlerine de ver. Siz yapın müracaatınızı sonra Büyükelçilğimize konsolosluğumuza bildirin biz de gereğini yapalım. Çocuklarınızın en az Fransızca ile birlikte bir dili daha bilmesini özellikle rica ediyorum. ihlassondakika.com Önce 'Anadil'. Çocuklarınızın Türkçe bilmeleri şarttır. Bunu başarmanız lazım. Sizin de bizim de üzerinde ihmali olmayan bir sorumluluktur. Türkçeyi bilmek yetmez, Yunus Emre'yi Mevlana'yı Mehmet Akif'i de öğrenmelerini temin etmek zorundayız. Unutmamalıyız ki dilimiz sadece kültürümüzün değil inancımızın da teminatıdır. Dilimizi kaybettiğimizde inancımız da dahil topyekün benliğimizi de kaybetmiş oluruz. Onun için ne diyorum biliyor musunuz iri olacağız, diri olacağız. Onun için Milli Birlik ve Kardeşlik diyoruz. Terörün karşısında bir olacağız, iri olacağız diri olacağız. Türkiye'deki terör örgütünün kim olduğunu biliyorsunuz. Biz de laiklik buradan geldi buradan Türkiye'ye uyarlandı. Ne yazık ki 10 yıllarca laiklik yanlış uygulamalar nedeniyle baskının kısıtlamanın susturmanın bahanesi olarak kullanıldı. Bugün ise diyalog zemini ile özgürlük demokrasi mücadelesi ile özellikle de medeniyetler ittifakı girişimi ile dünyada sözü olan bir ülke konumuna yükseldi.

Buradaki temsilciliklerimiz yanınızda olacak. İşte bana buralarda birer konsolosluk dediniz ben Sarkozy'e bunu ilettim ve dedim ki bize konsolosluk konusunda desteği verin dedim ve şuanda çalışmalar yapılıyor. Böylece buradaki tüm kardeşlerimizin işleri daha kolay hale gelecektir. Bizler de her sorununuzun takipçisi olmaya devam edeceğiz. Ben sizlere ailelerinizle sevdiklerinizle başarılı günler diliyorum. Allah yar ve yardımcınız olsun, yolunuz bahtınız açık olsun, Allah'ın selamı üzerinize olsun diyor sizleri saygı ve sevgi ile selamlıyorum' dedi.

ERDOĞAN'IN KONUŞMA YAPACAĞI SALONDA YOĞUNLUK

Fransa'nın Strasbourg kentinde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşma yapacağı Rhenus Sports Arena'ya Türk vatandaşları akın etti.

Fransa ve çevre ülkelerde yaşayan Türk vatandaşları 'Vatandaş Buluşması' etkinliğine katılacak olan Başbakan Erdoğan'ın konuşmasını dinlemek üzere Rhenus Sport Arena'ya koştu. Fransa'nın Strasbourg kentindeki Rhenus Sport Arena'da tüm hazırlıklar tamamlanırken, arena çevresinde de üst düzey güvenlik önlemleri alındı. Güvenlik güçleri, bomba arama köpekleri ile Rhenus Sport Arena çevresinde ve giriş kapılarında aramalar yaptı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, TSİ 20.00 sıralarında Rhenus Sport Arena'ya gelmesi bekleniyor. Başbakan Erdoğan, Strasbourg'daki temasları kapsamında yarın Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Genel Kuruluna hitap edecek.