686 Sayılı KHK’yla 115’i Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi’nden Türkiye’nin en köklü üniversitelerinde görev yapan tam 330 akademisyen meslekten ihraç edilmişti.

YÖK basın sözcüsü, tepkilere üzerine, YÖK’ün ihraçlarla ilgili bir takibinin olmadığını belirterek, ”İhraçlara yönelik tüm inisiyatif üniversitelerde. Kişileri üniversiteler belirliyor” demişti.

YÖK tarafından bugün yapılan açıklamada da üniversitelerin özerk olduğu savunularak “Bu kapsamda yükseköğretim kurumlarımızdaki akademik personelin KHK’lar çerçevesindeki işlemleri üniversitelerimizce oluşturan komisyonlar vasıtasıyla yürütülmektedir” dendi.

‘Mağduriyet müracaatları hukuk çerçevesinde değerlendirilecek’

Üniversitelerin ihraç edilecek akademisyenlerin isimlerinin belirlenmesi esnasında titizlik ve hassasiyet gösterdiği öne sürülen açıklamaya şöyle devam edildi: “Oluşmuş ve oluşabilecek mağduriyetlerin değerlendirilme süreçlerine yönelik ise 685 sayılı KHK ile ‘Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu’ kurulmuştur. Bu komisyonun bütün mağduriyet müracaatlarını hukuk çerçevesinde ve toplumsal vicdanı tatmin edecek şekilde değerlendireceğine inanıyoruz. Nitekim son çıkan KHK’lar, diğer kurumlarda olduğu gibi akademide de yapılan yeniden değerlendirmeler sonrasında iade sürecinin başladığını göstermektedir.”

‘Ülkemizin ve devletimizin hassasiyetlerini aynen taşıyoruz’

YÖK açıklamasında ‘terörle mücadele’ye ilişkin ifadeler de yer buldu: “Yükseköğretim Kurulumuz milli güvenliğimize tehdit oluşturan tüm yapılara ve terör örgütlerine karşı ülkemiz ve devletimizin hassasiyetlerini aynen ve ‘zamana bağlı kalmaksızın’ taşımakta olup diğer yandan da bütün gayretiyle üniversitelerimizle ve tüm akademisyenlerimizle birlikte yükseköğretimde kalite ve niteliği artırmaya çalışmaktadır.”