Gazze gönüllülerinin Yunan hükümetiyle verdiği mücadeleyi aktaran Demir İnal’ın anlattıkları, Yahudi lobisinin filoyu engellemede önemli rol aldığını gösteriyor.
 
Yunanistan’ın limanda uyguladığı ablukayı kırarak Akdeniz’e açılan Kanada Gemisi’ndeki tek Türk aktivist olan Demir İnal, Gazze filosunun adeta rehin alındığı limana gelen bir Yunan milletvekilinin de İsrail’in zor durumdaki Yunanistan’ı adeta satın aldığı itirafında bulunduğunu kaydetti.
 
Gazze’ye gitmek üzere yola çıkan ve 22 farklı ülkeden gelerek Atina’da toplanan özgürlük yolcuları baskılara ve türlü saldırganlıklara rağmen uzun süre direndi. 8 yolcu ve 2 kargo gemisinden oluşan 10 gemilik filonun demir almaya çalıştığı Atina’ya Türkiye’den giden iki üç aktivistten biri olan Demir İnal (67), öteden beri Gazze gönüllüsü olarak değişik sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte hareket ediyor. Geçtiğimiz yıl İsrail’in saldırısına uğrayan Mavi Marmara Gemisi’nde bulunan Demir İnal, Yunanistan’dan demir alması planlanan Gazze Özgürlük Konvoyu’na katılmak üzere iki hafta önce Atina’ya gitti. 25 Haziran günü Atina’ya giden Demir İnal, yola çıkmak için verilen iki haftalık mücadelenin ardından Türkiye’ye döndü. Akit’i ziyaret eden İnal, Atina’da neler yaşadıklarını ve Yunanistan hükümetiyle aralarında geçen sinir harbinin perde arkasına ilişkin çok şey anlattı.
 
AKTİVİSTLER ARASINDA YAHUDİler de VARDI
 
Girit Adası’na, oradan da Ayanikola kasabasına gittiğini belirten Demir İnal, dahil olduğu Kanada Gemisi’nin Komor Adaları bandralı olduğunu söyledi. Kıtalar ötesinden Yunanistan’a gelen Kanadalı aktivistleri taşıyan gemide; Danimarkalı, Avustralyalı ve Belçikalıların yanı sıra Yahudi asıllıların da bulunduğunu vurgulayan Demir İnal, “Aktivistlerin içinde Belçikalı olan 10 senenin üzerinde senatörlük yapmış biri vardı. Avustralya’dan ise milletvekili vardı.
 
Danimarka’dan belediye başkanı hanımefendi, Kanada’dan hayatları hep politika ile  geçmiş aktivistler vardı. Avrupa’dan gelenlerin önemli bir kısmı sosyal demokrat ve solcu kişilerdi.
 
Kanada ve Belçika’dan gelme Arap asıllı kişiler de vardı. Gazze gönüllüleri arasında Yahudi asıllı aktivistler de vardı. Aktivistler arasında Mavi Marmara’da olan 3 kişi de vardı. Bu üç kişiden biri İsrail askerleri ile boğuşan Danimarkalı bir gazeteciydi” dedi.
 
YUNANİSTAN AYIBIYLA KALDI
 
40’a yakın aktivistin haftalarca Atina’da adeta muhasara altında tutulmasının Yunanistan için büyük bir ayıp olduğuna dikkat çeken Demir İnal, “8 yolcu ve 2 kargo gemisinden oluşan 10 gemilik filoyu günlerce beklettiler. Beş gün boyunca gemilerden dışarı çıkarttırmadılar. Bütün dünya komuoyunun gözü önünde bu ayıba imza atan Yunanistan, bunu güya bizi koruma refleksiyle yaptığını iddia etti. Yunanistan Vatandaşlık Koruma Bakanlığı bir genelge yayımlayarak gemilerdeki insanların hayatının tehlikeye girebileceği gerekçesiyle hiçbirinin Yunanistan’dan ayrılacağına izin verilmeyeceğini açıkladı” dedi.
 
SABOTAJLARA KARŞI GEMİLERDE NÖBET TUTTUK
 
Aktivistlerin ilk beş gününü gemilerde geçirdiklerini, karaya inmelerine izin verilmesinin ardından 5 gün otelde kaldıklarını anlatan Demir İnal, İsrail’in gemilere sabotaj yapma ihtimaline karşı gemilerde nöbet tutmaya başladıklarını ifade etti. Gazze gönüllüsü İnal, Kanada gemisinde nöbet tuttukları sırada başlarından geçen bir olayı şöyle anlattı: “İsrail askerleri büyük bir yatla geldiler, içinde bulunduğumuz Kanada gemisinin yanına demirlemeye çalıştı. Ancak itirazlarımız üzerine Yunan polisi buna izin vermedi. İsrail askerlerini taşıyan yatta bulunanlar bizim fotoğraflarımızı çekmeye çalıştılar. Bu olaya şahit olduktan sonra nöbet tutmayı daha sıkı şekilde yapmaya başladık.”
 
YUNAN POLİSİ ELİNDE SİLAHLA KAPTAN KÖŞKÜNE DALDI
 
Gazze Gönüllüsü Demir İnal, Yunan makamlarının yola çıkmalarına izin vermemesi üzerine değişik protesto gösterilerine başvurduklarını, ancak Yunan polisinin sert muamelesine maruz kaldıklarını anlattı. İçinde bulunduğu Kanada Gemisi’nin demir alıp Akdeniz’e açılmasının ardından Yunan polisinin baskınıyla karşılaştıklarını belirten İnal, “Akdeniz’e açılma kararını nasıl aldınız?” sorusuna şu karşılığı verdi: “Baktık bırakmayacaklar. Bunun üzerine kaçmaya karar verdik. 3-4 kişi bunun için eğitim gördü. 2 kişi Yunan polisini oyaladı. Yunan sahil koruma gemisinin önünde duran o kişiler gözaltına alındı. 25 dakika bizi kovaladılar. Elinde tabanca kaptan köşküne daldılar. Bizi gözaltına alıp gemiyi ele geçirdiler. Kanada gemisi limana çekildikten sonra bizi 18 saat gemiden çıkarmadılar. İfadelerimizi aldılar. Kanadalı kadını ve önüne geçen iki kişiyi mahkemeye verdiler.”
 
AZİZ NİKOLA SOKAKLARINDA PROTESTO YÜRÜYÜŞÜ
 
Yunan hükümetinin İsrail yanlısı politikasını protesto etmek için Atina sokaklarında yürüyüş yaptıklarını anlatan Demir İnal, Yunan halkından destek gördüklerini anlattı: “Atina sokaklarında protesto yürüyüşü yaptığımız sırada da Yunanistan halkından destek gördük.
 
Aziz Nikola şehrinde yürüyüş eylemi gerçekleştirdik. Halk alkışlayarak destek verdi. Liman müdiresi gemiyi kontrol etti. Bırakmamak için teknik bir sebep aradı. Yatacak yerin boyunu bile kritere bağladılar.”
 
Sadece yürüyüş yaptıkları sırada Atina’da bulundukları müddetçe az kişi de gelseler Yunan halkının desteğini hep yanlarında hissettiklerini kaydeden Demir İnal, Yunanlı milletvekilinin de limana gelerek kendilerine destek verdiğini söyledi. (yeniakit)