Yaklaşık 30 ülkenin rutin aşı takviminde yer alan rotavirüs aşısının Türkiye'de de takvime alınması için bilim insanlarının yapacağı inceleme sonrasında karar verileceği belirtiliyor.
 
Rotavirüs aşısının mucidi olan ekibin başı Prof. Dr. Timo Vesikari, AA muhabirine yaptığı açıklamada, rotavirisün, ishal dışında kusma ve yüksek ateşe de neden olan birhastalıkolduğunu söyledi.
 
Bu üç bulgunun görünmesi halinde kişide susuzluk ortaya çıktığını ifade eden Vesikari, özellikle bebeklerin hastaneye yatışının söz konusu olabildiğini belirtti.
 
Vesikari, rotavirüsten en fazla etkilenen yaş grubunun 6-18 aylık bebekler olduğuna dikkati çekerek, ''Bebeklerin 6 ayı tamamladıktan sonra yaşadığı ilk kış en savunmasız dönemi oluşturur'' dedi.
 
Hastalığın, zamanında ve etkin tedavi edilmesi gerektiğine, aksi takdirde ''ölümcül'' olabileceğinu ifade eden Vesikari, Avrupa'da iyi bir çocuk hastanesinde rotavirüse karşı ölüm olgularının az olduğunu söyledi.
 
Vesikari, rotavirüste en büyük sorunun bebeğin susuz kalması olduğunu, bebeğe ağızdan ya da damardan sıvı verilmediğinde problem yaşanabileceğini belirtti. Sıvı takviyesi sonrasında bebeğin kısa zamanda toparlanmaya başlayacağını, kusma ve yüksek ateş şikayetinin ortadan kalktığını anlatan Vesikari, tedavi sonrasında hastalığın ortadan kalktığını bildirdi.
 
''Yılda 1 milyara yakın çocukta rotavirüs görülüyor''
 
Vesikari, rotavirüsün tüm ülkelerde görüldüğünü, ancak ölümcül etkisinin her ülkeye göre değişiklik gösterdiğini söyledi.
 
Avrupa'da çok az çocuğunun hastalığa bağlı yaşamını yitirirken, az gelişmiş ülkelerde bunun çok daha fazla olduğunu dile getiren Vesikari, ''Dünya geneline bakıldığında rotavirüsten kaynaklanan tahmini ölüm sayısı yılda 450 bin civarında'' diye konuştu.
 
Vesikari, hastalık yükü olarak bakıldığında yılda 1 milyara yakın çocukta rotavirüs görüldüğünü, ölümlerin hastalığın orta şiddetli değil, ciddi seyrettiği durumlarda söz konusu olduğunu vurguladı.
 
''Yeni aşılar çok güvenilir''
 
Vesikari, aşı ile hastalıktan korunmanın mümkün olduğunu belirterek, ''Aşı, doğal enfeksiyonu taklit ediyor. Oral olarak kapılıyor ve daha sonra bağırsakta çoğalıyor. Virüs, susuzluğa sebep olmuyor'' dedi.
 
Yeni aşıların doğru kullanıldığında ''çok güvenilir'' olduğunu ifade eden Vesikari, aşının erken dönemde yapılması gerektiğini kaydetti.
 
Vesikari, ''Aşının, bebek üç ayını doldurmadan yapılması gerekiyor. Ancak, böyle yapıldığında güvenilirliğinden söz etmek mümkün'' dedi.
 
Vesikari, rotavirüs için uygulanan iki aşı olduğunu, bunlardan birinin 2 doz verildiğini, diğerinin ise üç doz uygulandığını söyledi.
 
Aşının, 6 haftadan başlayarak 6 aya gelmeden önce tam serinin bitmesi gerektiğini ifade eden Vesikari, aşının rutin aşı takvimine alınmasının önemli olduğunu belirtti.
 
''Aşı, yaklaşık 30 ülkenin rutin aşı takviminde''
 
Vesikari, rotavirüs aşısının 2006 yılından bu yana Latin Amerika'da uygulanmaya başlandığını ve 19 ülkede ulusal aşı programlarına alındığını söyledi.
 
ABD'de aşının uygulandığını ve model ülke olduğunu anlatan Vesikari, Güney Afrika'da, Avustralya'da, Fillandiya'da, Ortadoğu'da 5 ülkede ve Avrupa'da dört ülkede aşının ulusal aşı programında olduğunu ifade etti.
 
Aşının, yaklaşık 30 ülkenin aşı takviminde olduğunu dile getiren Vesikari, ''Rotavirüsü aşısı, LatinAmerikabu virüsten dolayı ölümün hala var olduğu ülkelerde çok çok önemli. Türkiye, biraz daha gelişmiş Latin Amerika ülkeleri gibi. Gelişmiş bir ülke ama hala bir miktar ölüm oranı problemi olan ülke'' diye konuştu.
 
Vesikari, Türkiye'nin de rotavirüsü rutin aşı takvimine almasının yerinde bir karar olacağı değerlendirmesinde bulunarak, ''İhale açılmalı, uygun teklif belirlenmeli. Çünkü, aşı ile çok sayıda çocuğun hayatı kurtuluyor. Örneğin, Meksika'da aşı ile yılda 700 çocuk ölümden döndü'' dedi.
 
Türkiye, bilim insanlarının kararını bekliyor
 
Sağlık Bakanı Recep Akdağ da geçen hafta düzenlenen 4. Ulusal Aşı Sempozyumu'nda yaptığı konuşmada, rotavirüsü aşısının, takvime eklenip eklenmemesi konusunda öncelikle bilim insanlarından tavsiye kararı alacaklarını ifade etmişti.
 
Bu konuda çok iyi çalışan bir kurul bulunduğunu vurgulayan Akdağ, şunları kaydetmişti:
 
''İşin fiyatı ile ilgili de çalışacağız. Şu an öncelikle bilim insanlarımızın kararını bekliyoruz. Bunun için bazı çalışmalar yapılması gerekiyor. İlk kararlar böyle alındı. Ülkede yapılmış bazı çalışmalar var. Bu arada Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitümüzde de geniş bir araştırma yapılıyor. Aşıda da benzer diğer uygulamalarda olduğu gibi fayda ve maliyet analizini iyi yapmak lazım. Bu analizler yapılacak ve ona göre karar verilecek. Takvime alınıp alınmama ihtimali tüm bu çalışmalardan sonra belli olacak.''
 
-ANADOLU AJANSI-