İşin teknoloji tarafına bakıldığında ortaya çıkan tablo şöyle:
- Cep telefonu görüşmeleri karasal olarak kurulan baz istasyonları üzerinden yapılıyor.
- Şehir içinde (abone yoğun bölge) 400 metrede 1 baz istasyonu kurulurken, şehir dışında bu mesafe 3-5 kilometreye kadar çıkabiliyor.
- Cep operatörünün ilgili abonenin yerini tespit etmesi için "numara takip" işlemini başlatması gerekiyor. Tüm aboneleri kapsayan böylesine bir işlem sürekli yapılmıyor. Savcılığın talebi doğrultusunda böylesine bir işlem yapılabiliyor. Bunun yanı sıra abone talep ederse bu bilgi SMS üzerinden kendisine gönderiliyor.
- Cep telefonlarıyla abonenin yer bilgisi “nokta” olarak işaretlenemiyor. Sadece bölgesel bir aralık veriliyor. O andaki sinyal taranarak, en yakın 6 baz istasyonu raporlanıyor. Aboneye en güçlü sinyalin geldiği yöne bakılarak konum bilgisi veriliyor.
- Şehir içinde abonenin yeri 50 metrelik bir yakınlıkta harita üzerinde işaretlenebiliyor. Şehir dışında, dağlık bölgelerde bu mesafe birkaç kilometreye kadar çıkabiliyor.
- Konum bilgisi için gerekli takip işlemi, cep telefonundan sinyal geldiği durumlarda yapılabiliyor. Bataryanın bitmesi durumunda takip işlemi yapılamadığı gibi, geriye dönük takip imkânı da yok.
Helikopter enkazına uzun bir zaman dilimi geçmiş olmasına rağmen ulaşılamaması, bataryanın bittiği dolayısıyla böylesine bir takip yapılamadığı ihtimalini kuvvetlendiriyor. Uzmanlar, cep sinyali alındığı sırada böylesine bir takip işlemi başlatılsaydı, enkazın yerinin 10 dakika içinde, 1 kilometre yakınlıkta tespit edilmesinin mümkün olacağını belirtiyor.


MİLLİYET