TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, ''Tarihi bilgileri kitaplardan alabiliriz ama tarihi bir sanat eserini görmenin tecrübesi çok daha farklıdır'' dedi.

Şahin, Beşiktaş'taki TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığı Saray Koleksiyonları Müzesi'nin açılışında, müzenin Milli Saraylar Daire Başkanlığı bünyesinde son 6 ayda Dolmabahçe Saat Müzesi ve Aynalıkavak Kasrı içerisindeki Musiki Müzesi'nin ardından açılışı gerçekleştirilen 3'üncü müze olduğunu söyledi.

Şahin, TBMM Başkanlığı bünyesinde çeşitli daire başkanlıklarının bulunduğunu, Milli Saraylar Daire Başkanlığı dışındaki diğer daire başkanlıklarının Ankara'da faaliyet gösterdiğini belirterek, ''Milli Saraylar Daire Başkanlığı, İstanbul'da bu mekanlarda faaliyette bulunuyor. Çünkü milli saraylarımız Osmanlı'ya başkentlik yapmış olan İstanbul'dadır. İki tane sarayımız var, köşklerimiz var, kasırlarımız var. Bu sanat eserleri içerisinde menkul değer olarak kabul edebileceğimiz tarihi objeler var'' dedi.

Milli Saraylar Daire Başkanlığının görevinin miras olarak kalan tarihi yapıları ve bu yapıların içindeki objeleri orijinal haliyle korumak, bunların tanıtımını yapmak ve sanatseverlerle buluşturmak olduğunu anlatan Şahin, şunları kaydetti:

''Akla şöyle bir soru gelebilir. Bunlar kültürel değerlerdir. Neden bu kültürel değerler Kültür ve Turizm Bakanlığının görevleri arasında değil de yasama organı olan TBMM Başkanlığının görev alanı içerisindedir? Cumhuriyet kurulur kurulmaz 1924 yılında çıkarılan 431 sayılı yasayla padişahların sarayları, köşkleri, kasırları ve emlağı millete devredilmiştir. Millet adına bu görev, 1933 yılına kadar Maliye Vekaleti tarafından idare edilmişken, 1933'te çıkan bir yasayla milletin iradesinin tecelli ettiği TBMM'ye devredilmiştir, bizzat Atatürk'ün talimatlarıyla. Demek ki 78 yıldır Milli Saraylar Daire Başkanlığı bu saraylarımızı, köşklerimizi, kasırlarımızı ve emlağı koruma, ayakta tutma ve tanıtmayla ilgili bir görev ifa etmektedir.''

Şahin, son yıllarda tarihi mirasın korunması ve tanıtılması alanlarında önemli adımlar atıldığını vurguladı.

Milli saraylar envanterinde yaklaşık 70 bin eserin bulunduğunu aktaran Şahin, müzede sergilenecek 5 bin obje arasında son dönem Osmanlı saraylarında kullanılan mutfak araçları, yemek takımları, dokuma malzemeleri, el yazmaları, aydınlatma ve ısıtma araçları, tarihi halıların yer aldığını dile getirdi.

Şahin, envanterde bulunan yaklaşık 15 bin eserin de müzelerin gezi güzergahları üzerinde görülebildiğini aktararak, şöyle devam etti:

''Geriye kalanları nasıl muhafaza ediyoruz? Çok modern bir depo yaptık. Depo dediğimiz bir noktada arşiv gibi kullanılan, son dönemde ulaşılan en iyi teknolojiyle imal edilmiş olan dolaplarda, geri kalan bu objeleri muhafaza ediyoruz. Bunları araştırmacıların, uzmanların ve meraklıların görmesi mümkün. Bu konuda Milli Saraylar Daire Başkanlığımız hizmete hazırdır.''

Geçmişi bugüne getiren tarihi mirasın, gelecek kuşaklara aktırılması gerektiğini vurgulayan Şahin, şöyle devam etti:

''Tarihi bilgileri kitaplardan alabiliriz ama tarihi bir sanat eserini görmenin tecrübesi çok daha farklıdır. Son dönem padişahlardan birinin hayatını tarih kitaplarından öğrenebiliriz. Ancak onların kullandığı tıraş ve bakım masası nasıldı, sarayda yaşayan padişah çocukları nasıl giyiniyorlardı, nasıl eğitim alıyorlardı diye merak edenler varsa müzemizde bunu cevabını bulmuş olacak. Böylece Milli Saraylar Daire Başkanlığı olarak geçmişimize sahip çıkıyoruz, bu kültürel değerlerimizi, sanat eserlerimizi geleceğe miras olarak devretmenin çabası ve titizliği içerisindeyiz.''

-TBMM MİLLİ SARAYLAR DAİRE BAŞKANI YILDIZ-

TBMM Milli Saraylar Daire Başkanı Yasin Yıldız da depolarında bulunan tarihi objeleri modern koşullarda çağdaş bir müzecilik konseptiyle ziyaretçilerle buluşturulmasını hedefleyen müzenin açılışını gerçekleştirdiklerini söyledi.

Yıldız, müzenin kurumları için bir devrin sonunu ve yeni bir devrin başını ifade ettiğini aktararak, ''Biz bu müzeyle bir dönem depolarındaki objelerle ilgili olumsuz görüntülerle gündeme gelen milli sarayların günümüzde müzecilik, restorasyon ve korumacılık alanında ulaştığı düzeyi paylaşmak istedik'' diye konuştu.

Depo-müze konseptinin 2006 yılında hayata geçtiğini anlatan Yıldız, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Bu konsept korumacılık ve tarihi eser restorasyonu açısından önemli bir dönüm noktası olmasına rağmen maalesef ziyaretçi sayıları açısından beklenen ilgiyi göstermedi. Bunun üzerine daire başkanlığı olarak 2009'da Matbah-ı Amire binasının tamamını kapsayacak Saray Koleksiyonları Müzesi projesini gerçekleştirmek için yola çıktık. İlk aşamada sanat galerisi, dönemsel sergilerin yapılacağı bir mekan olarak kültür sanat dünyamızın hizmetine sunuldu.''

Yıldız, ikinci aşamayı bugün açılışı gerçekleştirilen müzenin oluşturduğunu ifade ederek, müzede yapılan restorasyon ve tasnif çalışmalarından bahsetti.

Müzeyi gezen ziyaretçilerin burada depolanan 40 binin üzerindeki objeyi de görebileceğini dile getiren Yıldız, ''Bu objelerin büyük bir kısmı ilk defa bugün ziyaretçi önüne çıkıyor'' dedi.

Yıldız, milli sarayların yakaladığı müzecilik standardında en büyük paylardan birinin kurumlarının meclis bünyesinde faaliyet göstermesi olduğunu vurgulayarak, başta Mehmet Ali Şahin'in olmak üzere müzenin hayata geçirilmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.

Konuşmaların ardından Mehmet Ali Şahin ve beraberindekiler, kurdele keserek açılışını gerçekleştirdikleri müzeyi gezdi.

Eserlerin restorasyonunu yapan personelle kısa süre sohbet eden Şahin, bilgisayar üzerinden envanter kayıt sistemini inceledi.

-SARAY KOLEKSİYONLARI MÜZESİ-

Dolmabahçe Sarayının eskiden mutfak olarak kullanılan bölümünün yeniden düzenlenmesiyle oluşturulan müzede, depo kısmında yer alan yaklaşık 43 bin eser arasından seçilen çocuk kıyafetlerinden yazı takımlarına, el yazmalarından seccadelere, kristal ve altın kaplama yemek takımlarından sinema makinesine kadar yaklaşık 5 bin obje görülebilecek.

Eserlerin depolanmasına 2006 yılında başlanan müzeyle Dolmabahçe Sarayı başta olmak üzere 19. yüzyıl Osmanlı saraylarında gündelik yaşamda kullanılan ve milli saraylar envanteri içinde yer alan, ancak ziyaretçilerin saraylarda tefriş düzeninde görme olanağına sahip olmadığı objelerin gün ışığına çıkarılması amaçlanıyor.

Müzede sergilenen eserler, Dolmabahçe Sarayı'nın yanı sıra Aynalıkavak, Küçüksu, Ihlamur ve Maslak kasırları ile Beylerbeyi ve Yıldız saraylarında Osmanlı İmparatorluğu'nun son 70 yıllık sürecine tanıklık edenlerden oluşuyor.

Müzede görülebilecek objeler arasında saray için döneminde sipariş usulü ile yurt içi ve dışında yaptırılan ya da saraya hediye olarak gelen eşyaların yanı sıra saray marangozhanesinde özel olarak üretilmiş tarihi eserler de yer alıyor.

Eserlerin ''Sarayda Çocuk Olmak'', ''Dini Yaşam'', ''Hat Sanatı ve Yazı Takımları'', ''Sağlık ve Kişisel Bakım'', ''Yemek Takımları'', ''Mutfak Araçları'' ve ''İşlemeli Eserler'' gibi başlıklar altında bütüncül bir yaklaşımla sergileneceği müzede, milli saraylar bünyesinde bulunan Hereke Halı ve İpekli Dokuma Fabrikası ile Yıldız Porselen Fabrikası'nda üretilmiş ve saraylarda kullanılmış tarihi objeler de görülebilecek.

Giriş bölümü sanat galerisi olarak dönemlik sergilere ev sahipliği yapacak olan müzenin koleksiyonlar bölümü ise seçilen eserlerin daimi bir konsept içinde ziyaretçileri ağırlayacak şekilde düzenlendi.

Müzenin depo kısmında da tüm objeler modern şekilde depolanarak periyodik bakım ve düzenleri sağlanacak. Uzmanların ve araştırmacıların kullanımına açık olacak bu bölümü Milli Saraylar Daire Başkanlığı koleksiyonlarının depolanma ve korunma sistemleri ile ilgili bilgi almak isteyenler de görebilecek.

A.A.