Başbakan Erdoğan, “Bizi darbe anayasasından ne zaman kurtaracaksınız” diye soran öğrencilere net cevap verdi: Nisan"da. Erdoğan sivil anayasada uzlaşma için seçimden sonra Toptan"ın devreye girmesini de istedi

ANKARA - Başbakan Erdoğan, Gençlik Meclisi Başkent Staj Programı öğrencilerini kabul etti ve çeşitli konulardaki sorularını yanıtladı. Bir öğrencinin “Bizi bu darbe Anayasası"ndan ne zaman kurtaracaksınız?” sorusuna “Nisan...” yanıtını veren Başbakan Erdoğan, Anayasa değişikliği için partiler arası uzlaşmanın gereğine dikkati çekti. Erdoğan"ın anayasa değişikliği ve diğer konulardaki açıklamaları şöyle:

GERİLİM İSTEMİYORUZ: CHP"nin daha önce Anayasa Uzlaşma Komisyonu"na üye vermedi. Şimdi tabii üye vermeyince, bu işi başka yerlere taşıyacak demektir. Nereye taşınacaktır? Anayasa Mahkemesi"ne taşıyacaktır. Anayasa Mahkemesi"ne taşıdığı zaman, yeniden ülkede bir gerilim meydana gelecektir. Biz böyle bir gerilim sürecine, tekrar Türkiye"yi sokmak istemiyoruz. Onun için de en azından, asgari müşterekler nerede oluşabilir... Nisan ayından itibaren, bunun arayışı içerisinde olacağız. Bu konuda TBMM Başkanı Toptan"ı yeniden devreye sokmak istiyoruz.

DURAK NİYE ADAY OLMADI? (Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak"ın, AKP"den aday gösterilmemesine ilişkin bir soru üzerine) Hem yaş itibarıyla hem de belediyecilikte geçen süre itibarıyla artık bu yaş iyice ilerlemişti. 65 yaşı buldunuz, bu noktadasınız. Eğer son dönem yapacaksak varız ama yok bundan sonra da devam edecek derseniz bundan sonra yokuz. Son bir dönem bunu yapayım, benim yanıma da bir arkadaşı verirsiniz. Ben onu da yetiştireyim. Ondan sonra da bu arkadaşımızla devam ederiz. Aytaç Bey için olan şey buydu. Bu dönem bitince kendisinin tekrar adaylığını açıklaması, bir defa insanın dürüst davranması açısından hüsrana uğratan bir şey. Böyle bir şeyi beklemiyorduk. Siyasetin bu yönü zaten çok çirkindir, böyle yaptığı için orada yolu ayırdık, o da yolunu buldu.

ALMA MAZLUMUN AHINI: Davos tabii her şeyden önce benim milletimin sesi olabilme anlayışından kaynaklanan bir şey. Bir de özellikle İsrail yönetiminin "biz ne dersek o olur"anlayışı şahsen beni rahatsız eden bir anlayıştır. Orada ben bir haksızlığın olduğuna inanıyorum. Gazze"de bir haksızlık olduğuna inanıyorum. Savunmasız insanlara karşı bombardıman, fosforlu bombarlarla bunun yapılması, tanklarla toplarla bunların yapılması, bunun izahı mümkün değil. Bu siyaset adına, bizim burada konuşmamız adına değerlendirilmemeli ama ne yazık kı İsrail"in bunu siyaset adına yaptığı ortadaydı. İşte ayın 10"unda yapılan seçim için bir yatırım yaptılar ve istedikleri neticeyi de alamadılar. Gördüğünüz gibi netice ortaya çıktı. Şu anda karmakarışık bir tablo. "Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste"tablo bu...

KORUMALIK ZOR ZENAAT

Erdoğan, cuma namazını kıldıktan sonra otobüsle Valiliğe doğru hareket etti. Bu sırada güvenlik önlemleri dikkat çekti. Otobüs ilerlerken, çevresindeki koruma ordusu, koşarak araca eşlik etti. Siyah kıyafetli, güneş gözlüklü korumalar, Başbakan"ın bulunduğu seçim otobüsünün etrafında etten duvar oluşturdu. Bir koruma da elindeki tüfekle otobüsün üzerinde yer alıp etrafı dikkatli gözlerle izledi.

10 bİn kİŞİye seslendİ

Erdoğan gelmeden önce Sivas pankartlarla donatıldı. Cumhuriyet Meydanı"nda yaklaşık 10 bin kişiye hitap eden Erdoğan Sivasspor atkısı taktı. Mitingde bağırarak işsiz olduğunu söyleyen bir genç polis tarafından gözaltına alındı.

"Yandaş medya AKP"ye karşı"

BaŞbakan Erdoğan yerel seçim için gittiği Sivas"ta yaptığı konuşmada yine medyayı ve CHP"yi hedef aldı. Erdoğan"ın, partisince Cumhuriyet Meydanı"nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmadan satırbaşları şöyle:

MONŞERLER: Geniş vizyonu, hayali olanlar, bu büyük Türkiye"yi görür anlarlar. Bunu 81 vilayet ve dünya anladı. Ama Ankara"da bazıları bunu anlayamadı. Diplomasideki monşer eskileri anlamadı. Bunlar monşer geldiler, monşer gidiyorlar. Siyasete de böyle devam ediyorlar. Bazıları bundan rahatsız oluyor. Niye? Eğer monşer eskisi değilsen, bu işin hakkını ver. Bu ülkenin kaderine olumlu katkıda bulun biz de alkışlayalım. Öyle millete tepeden bakmak suretiyle milletin vekiliyim denmez. Tepeden bakamaz milletin arasına girer. "Bunlar cahil bunlar anlamaz" diyemez. Benim milletimin hiçbir ferdine bu yakıştırmayı yapmaya kimsenin hakkı yoktur.

YANDAŞ MEDYA: Şu anda yandaş medyaları var. Yandaş köşe yazarları da var. Oralarda bunlar ne yapıyor? Benim vatandaşıma, AKP"ye oy vermişse yakıştırdıkları şu; "Bunlar göbeğini kaşıyorlar"Bunların milletle işi yok. 6 yıldır, onlarca yıldır, milleti nasıl aşağıladıklarını milletin tercih ve iradesini nasıl aşağıladıklarını gördünüz. Milletin oyunu, demokratik takdirini alay konusu yaptılar. Şimdi ufukta sandık göründü, bunlara bir haller oldu. Birden milleti hatırladılar. Demokrasiyi, sosyal devleti, ihtiyaçlarını, meselelerini hatırladılar. Geç olsun ama güç olmasın. İbret ve takdirle izliyoruz. Medya, CHP ile yandaş olarak paslaşıyor. Yoluna aynen böyle devam edecek. Zannediyor ki "ben CHP ile omuz omuza verirsem AK Parti"yi yıkacağım". AKP"yi millet kurdu, millet. Siz kurmadınız, evelallah yıkamayacaksınız. Medya, CHP ile yandaş olarak paslaşıyor. Zannediyor ki "ben CHP ile omuz omuza verirsem AKP"yi yıkacağım". AKP"yi millet kurdu, millet. Siz kurmadınız, evelallah yıkamayacaksınız.

VATAN