Söke CHP Kadın Kolları adına açıklama yapan Kadın Kolları Başkanı Günnur Özgen, sorunun sadece CHP’nin değil, Türkiye’nin sorunu olduğunu söyleyerek; CHP’nin demokrasi mücadelesi verdiğini ifade etti.
Türkiye’de insan haklarının, evrensel hukukun, demokrasinin, seçme ve seçilme hakkının eksiksiz uygulanması için her bedeli ödemeye hazır olduklarını, Tehdide ve şantaja asla ve asla boyun eğmeyeceklerini belirten Söke CHP Kadın Kolları Başkanı Günnur Özgen; “Biz CHP olarak, tek adamın egemen olduğu ülkeyi değil, yurttaşların egemen olduğu Türkiye’yi savunuyoruz dedi.
CHP’li Milletvekillerinin seçmenin oyuna, milli iradeye ve hukukun üstünlüğüne saygımız nedeniyle yemin etmediklerini, CHP olarak bu demokrasi ayıbını içlerine sindiremediklerini ifade eden Günnur Özgen; “ CHP olarak, ülkemize çok partili rejimi ve demokrasiyi getiren Parti olarak, demokrasinin, hukuk devletinin, güçler ayrılığının ve milli iradenin ayaklar altına alınmasına karşı çıkıyoruz. CHP olarak, güçler ayrılığı ilkesine inanıyor, yargı vesayetini de, yargı üzerindeki vesayeti de kabul etmiyoruz. Milletvekillerimiz, CHP olarak her vatandaşın verdiği oya saygılı olduğumuz ve her yurttaşın oyuna sonuna kadar sahip çıktığımız için yemin etmiyorlar. Çok iyi biliyoruz ki, vatandaşın verdiği oya sahip çıkmak demokrasiye seçme ve seçilme hakkı ile milli iradeye sahip çıkmaktır. CHP olarak şunu açık ve net olarak söylüyoruz; kendi yurttaşının oyuna sahip çıkmayan, çıkamayan bir Meclis, ülkesinin çıkarlarına da, demokrasiye de, temel hak ve özgürlüklere de, milli iradeye de sahip çıkamaz” dedi.
Anayasa’nın 90. Maddesinin hayata geçirilmesinin, uygulanmasının gerekliliğine inandıklarını belirten Günnur Özgen açıklamasında; “CHP Parlamento’nun işlevini el kaldırıp indirme olarak görmektedir. Yürütme organının her dediğini koşulsuz olarak yerine getiren bir Meclis sağlıklı bir Meclis değildir. CHP olarak, güçler ayrılığı ilkesine inancımızın gereği olarak yargının, ya da yürütmenin yasama organına müdahalesini kabul etmiyoruz. Milletvekillerinin hapishanelerde tutularak Meclis’e getirilmemesini, yemin etme haklarını kullanmalarının engellenmesini demokrasi ayıbı olarak görüyoruz. Recep Tayip Erdoğan’ın Meclis’te olamadığı günlerde yaptığımız gibi, bu gün de demokrasi inancımızın gereği olarak kendimize yakışanı yapıyor ve halkın vicdanı olmayı sürdürüyoruz. CHP olarak, seçimlerden önce ‘uzun tutukluluk sürelerinden şikayet edenlerin’, seçimden sonra bu söylemini rafa kaldırarak, hiçbir hüküm giymemiş milletvekillerinin yemin etmemesini olağan karşılayan ikiyüzlü anlayışlarını şiddetle reddediyoruz” ifadelerini kullandı.
24. Dönem yasama faaliyetlerinin bu koşullarda, yargının takdiri altında kaldığı inancını taşıdıklarını, CHP’nin Meclis’in ve 550 milletvekilinin bağımsız olmayan yargının hukuk dışı takdirine ve bu takdirin kapsama alanı içinde olmasına karşı çıktığı için haklı ve hukuki tavrını sürdürdüğünü belirten Özgen; “CHP, Türkiye’nin itibarının sadece içerde değil, dışarıda da zedelenmemesi ve yaşanan sorunların aşılması için tüm önerilerine açıktır” dedi.