AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, açıklamaya ilişkin "Yargıya müdahale olarak anlaşılır" derken, CHP'li Akif Hamzaçebi "Aşırı hassasiyet" olarak nitelendirdi. Açıklamaya isim ise Has Parti Genel Başkanı Kurtulmuş'tan geldi: "Yargıya verilmiş muhtıra"
 
Genelkurmay Başkanlığı'nın önceki gün resmi internet sitesine koyduğu Balyoz davası tutuklamalarına ilişkin yazısına hukukçular ve aydınların ardından siyasiler de sert tepki gösterdi.
 
Genelkurmay Başkanlığı'nın yargılanmalarına devam eden Balyoz Darbe Davası sanıklarıyla ilgili açıklamasına Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin tepki gösterdi. TBMM Başkanı Şahin yargı bağımsızlığına vurgu yaparak, "Ben Genelkurmay Başkanlığımızın, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığına çok önem verdiğini biliyorum. Türkiye'de demokrasinin gelişmesi bakımından üzerlerine düşenleri yaptığını biliyorum. Keşke böyle bir açıklama yapılmasaydı. Bu, yargıya bir müdahale olarak değerlendirildi" dedi. Özellikle devam eden bir davayla ilgili kendisinin değerlendirmede bulunamayacağını belirten Şahin, bunun anayasaya da aykırı olacağını ifade etti.
 
Yerel mahkemelerin hatalı kararlar verebileceğini, yasaları uygularken isabetsiz kararlar da verebileceklerini anlatan Şahin, 'Bunu düzeltmenin yolu, bir takım bildiriler ve açıklamalarla 'yargıya gölge düşüyor' izlenimi vermekten ziyade, yargı sürecinin sonucunda bu kararları da değerlendirecek olan yüksek yargı organları, Yargıtay var. Eğer yerel mahkeme bir hata yapmış ise Yargıtaya gelir' dedi.
 
DOĞRU OLMAMIŞTIR
 
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik: "Yargılama devam ettiğinde, doğal seyri içerisinde bu tutuklu insanlar yarın serbest bırakılsa 'asker bastırdı, bunlar serbest bırakıldı' denir. Bu kamu vicdanını kanatır. Keşke böyle bir açıklama yapılmasaydı. Nasıl yorumlarsanız yorumlayın, bu yargıya müdahale olarak algılanır. Doğru olmamıştır."
 
Antidemokratik bir tavır
 
Halkın Sesi Partisi (HAS Parti) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, 'Bu bildiri, yargıya verilmiş bir muhtıradır' dedi.
 
Genelkurmay Başkanlığının açıklamasını 'antidemokratik bir tavır' olarak değerlendiren Kurtulmuş, söz konusu açıklamanın, 27 Nisan bildirisinden daha sert olduğunu öne sürdü. Kurtulmuş, 'Bu bildiri, yargıya verilmiş bir muhtıradır. Bütün siyasi partiler ortak tavır almalıdır.
 
Sessiz kalınırsa ileride başka müdahalelerin, hatta ihtilallerin önü açılır. TSK'nın sadece vatan savunmasında olmasını istiyorsak, iç siyasete karışmasını istemiyorsak, TSK'nın bu yanlıştan dönmesini sağlayacak kararlılığı ortaya koymamız gerekiyor. Sessiz kalınır, birileri bu açıklamalardan güç alırsa askeri darbelerin önü açılır' diye konuştu.
 
Her türlü yorumu yanlış buluruz
 
AK Parti Grup Başkanvekili Suat Kılıç, Genelkurmay'ın 163 TSK personelinin tutukluluk halinin devamıyla ilgili açıklamasına ilişkin, 'Yargılama süreçlerine intikal etmiş konular üzerinde yapılan her türlü yorumu yanlış buluruz' dedi. Yargı erkinin bağımsız olarak görevini sürdürmesi için her türlü müdahaleden uzak olarak yargılamaların sürdürülmesi gerektiğini ifade eden Kılıç, şöyle konuştu: 'Yargılama süreçlerine intikal etmiş konular üzerinde yapılan her türlü yorumu yanlış buluruz. Çünkü bu yorumlar sonrasında ilgililer serbest bırakılacak olsa, yapılan yorumlar nedeniyle 'hakim ve savcıların baskı altında kalmış olabileceği' yorumu yapılacaktır. '
 
Aşırı bir hassasiyet olarak görüyoruz
 
CHP de Genelkurmay Başkanlığı'na tepki gösterdi. CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi Genelkurmay'ın açıklamasını "aşırı hassasiyet" olarak değerlendirdi, ancak doğru bulmadığını söyledi. Hamzaçebi, açıklama ile ilgili olarak şu değerlendirmede bulundu: "Sonuçta işleyen bir yargı süreci var. İşleyen yargı içerisinde tabii ki siyasetin yargıya müdahale ettiğini CHP olarak her zaman iddia ediyoruz, ifade ediyoruz. Ama olayın tarafı olarak Genelkurmay'ın kendisini görüp, bu konuda açıklama yapmasını aşırı bir hassasiyet olarak görüyoruz." Bir basın mensubunun, "Bir müdahale midir?" sorusuna Hamzaçebi, "Hayır, aşırı hassasiyet olarak görüyorum ve tabii ki doğru bulmuyorum" dedi.