"Kürdistan denilen bölge, Sivas Koçgiri’ye kadar olan sınırdır aslında. Maraş’ın bir kısmı, Erzincan, Malatya, Elazığ. Tarihsel olarak Erzurum, Van, Ağrı... Batman... Doğu ve Güneydoğu’nun tamamıdır bu"
 
"Özerklik işi yürümezse, otuz yıldır ne oluyorsa, o olacak. Devlet, ilan ettiğimiz şeyi ya kabul edecek ya kabul edecek. Talepleri hiçbir şekilde kabul etmemek bağları kopartır, hareketi radikalleştirir"
 
"Demokratik özerkliğini ilan eden yer, Ankara’ya vergi vermemeli ama devletten yardım almalı. Geri kalmış yörelerin hepsi için bu böyle olmalı. Zira bu bölgeler ihmal edildi, devlet yatırımları Marmara-Ege’ye yaptı"
 
NEDEN BENGİ YILDIZ Kürt sorunu çok tehlikeli bir viraja girdi. Birtakım hesaplarla siyaset devre dışı bırakılıyor, çözüm silahta ve şiddette aranıyor. Her gün çatışmalarda, operasyonlarda, pusularda çocuklar ölüyor. Şehirler bileniyor, mahallelerde Kürtler ve Türkler karşı karşıya geliyor. İşte böyle bir ortamda... Bütün Türkiye’yi sarsan ve insanları derinden etkileyen Silvan’da büyük çatışmanın yaşandığı günde, Demokratik Toplum Kongresi “demokratik özerklik” ilan etti. Aysel Tuğluk’un sözcülüğünde 14 temmuzda ilan edilen özerkliğin neleri kapsadığı, nerelerde ve nasıl uygulanacağı on gündür açıklık kazanmadı. 
 
Anayasa değiştirilmeden tek taraflı ilan edilen bu idari yapı değişikliğini, devlet kabul etmezse ne olacak, bu durumda DTK, KCK, PKK, ve BDP’yi içine alan Kürt hareketi ne yapacak tartışılmadı. Demokratik özerkliği DTK hangi bölgede ilan etti? Kürdistan denen bölge hangi illeri kapsıyor? Antep, Adıyaman, Siirt gibi iller de var mı bu demokratik özerklik ilan edilen bölgenin içinde? Özerklik ilan edilecek iller hangi ölçüye göre seçilecek? BDP’ye oy vermemiş Kürt kentlerinde de özerklik ilan edilecek mi? 
 
Halk desteğinin olmadığı yerlerde özerkliğin dayanağı ne olacak? Demokratik özerklik istemeyen Kürtler ne yapacak? Devlet, özerkliği kabul etmezse, ne olacak? Topyekûn bir halk ayaklanması mı düşünülüyor? Bütün bu soruları, demokratik özerklik ilan eden Demokratik Toplum Kongresi’nde BDP’yi temsil eden beş milletvekilinden biri olan Bengi Yıldız’la konuştuk. Bengi Yıldız, DTP-BDP çizgisinden iki dönemdir Batman milletvekili seçildi.
 
Demokratik Toplum Kongresi, demokratik özerkliği hangi bölgede ilan etti?
 
Önce şunu söyleyeyim. Demokratik özerklik, BDP’nin ve DTK’nın kendi programlarına koydukları projedir. Bu sistem, Türkiye’nin tamamı için önerilen bir modeldir.
 
Ama bu model, Türkiye’nin tamamında tartışılmadı! DTK, demokratik özerkliği nerelerde ilan etti?
 
Tabii ki, Kürtlerin yaşadığı bölgede... Yani Barış ve Demokrasi Partisi’nin, Demokratik Toplum Kongresi’nin gücünün olduğu yerlerde... Biz, “Bu model Türkiye gerçekliğine uyuyor” diyoruz ama netice itibarıyla bunu Türkiye’ye dayatamayız tabii. “Türkler, Karadeniz’de demokratik özerkliğinizi ilan edin. İstanbul, demokratik özerkliğini ilan et” diyemeyiz.
 
Demokratik özerkliği ilan ettiniz yer hangi bölge peki?
 
Bu açıdan Kürdistan’dır bu... Biz bunu Demokratik Özerk Kürdistan olarak formüle ettik ve bunu üç, dört yıldır söylüyoruz.
 
Kürdistan denen bölge hangi illeri kapsıyor?
 
Tarihsel ve coğrafi olarak nereyi kapsıyorsa orayı kapsıyor. Bu, Sivas Koçgiri’ye kadar olan sınırdır aslında. Maraş’ın bir kısmı, Erzincan, Malatya... Elazığ... Tarihsel olarak Erzurum, Van, Ağrı... Batman, Diyarbakır... Aslında Doğu ve Güneydoğu’nun tamamıdır bu. Coğrafi olarak baktığınızda, Osmanlı zamanında da Kürdistan’ın sınırlarıdır bu.
 
Bunun bir kısmı Ermenistan coğrafyası değil miydi?
 
Çok tarihsel arka plana giderseniz şüphesiz Ermenistan’dır. Ama 1514’ten sonraki Osmanlı döneminde orası Ermenistan değildir, Kürdistan’dır. 1900’lerin başına kadar, Kürdistan’daki beylikler kendi kendilerini yönetiyorlardı. Kürdistan dediğimizde, sadece Türkiye Kürdistanı açısından bakmıyoruz tabii biz.
 
Demokratik özerkliği Irak Kürdistanı için de mi ilan ettiniz?
 
Hayır. Kürdistan’ın sınırlarını çizin dediğiniz için bunu söyledim. Biz, Demokratik Özerk Kürdistan dediğimizde, şüphesiz Kürtlerin yaşadığı coğrafyayı kastediyoruz. Fakat bunu ilan ettiğimizde ve bu nerede uygulanabilir meselesine geldiğimizde... Ancak güçlü oy aldığımız, yerel yönetimlerinde, il genel meclislerinde iktidar olduğumuz yerlerde, bizim demokratik özerkliği pratiğe geçirme şansımız vardır. Yoksa şimdi ben, “Demokratik özerkliği Sivas’ta, Erzincan’da uyguluyorum” desem, olmaz.
 
BDP’nin oyunun yüzde 50’nin üzerinde olduğu yerlerde mi ilan ettiğiniz demokratik özerkliği? 
 
Oralarda mı uygulayacaksınız?
 
Biz, talep meselesine bakıyoruz. Biz demokratik özerkliği ilan ettik. Bunun, Kürtler açısından önemli bir proje olduğunu söylüyoruz. Kim bunun aksini iddia ediyorsa, kim, “Kürtler demokratik özerklik istemiyor, bu nereden çıktı” diyorsa, gelsin orada referanduma gitsin, diyoruz. Devlet yapsın bu referandumu ve “Ey Kürtler, siz nasıl yönetilmek istiyorsunuz, Demokratik özerkliğe evet diyor musunuz” diye sorsun.
 
Adım adım gidelim. Antep, Adıyaman, Siirt gibi iller de var mı bu demokratik özerklik ilan edilen bölgenin içinde?
 
Şimdi şüphesiz hedeflenen öyledir.
 
Şu anda nerede ilan edildi demokratik özerklik?
 
DTK, toplanıp, “Biz Batman’da, Şırnak’ta ilan ettik. Mardin’de ilan etmedik” şeklinde bir formülasyon geliştirmedi. Bu, Kürtlerin talebidir. Bu, bizlerin talebidir. “Demokratik Toplum Kongresi’nin, BDP’nin, KCK’nin etkin olduğu, yani Kürt siyasal hareketinin etkin olduğu yerlerde ilan ettik ve uygulayacağız biz bunu” diyoruz. Zaten birçok ilde halk meclisleri var. Bu proje beş, altı yıldır mahalle meclisleri, kent konseyleri vasıtasıyla zaten yaşama geçti. Batman’da halk meclisi, kent konseyi var.
 
Daha net sorayım. Özerklik ilan edilecek iller, hangi ölçüye göre seçilecek? BDP’ye verilmiş oylara göre mi?
 
Şüphesiz o, önemli bir veridir. Bizim belediye olduğumuz, il genel meclislerinde etkin olduğumuz, yani demokratik yollarla yapılan seçimlerde etkin olduğumuz yerlerde, demokratik özerkliği hayata geçirmek, organlarını oluşturmak çok daha rahat bir durum. Çünkü neticede meşruiyetini ve gücünü halktan alıyor. Ayrıca belediyeler ve il genel meclisleri vasıtasıyla pratik olarak orada uygulamak daha rahattır.
 
BDP’ye oy vermemiş Kürt kentlerinde de özerklik ilan edecek misiniz peki?
 
Oralarda bir talep var mı, demokratik özerklik nasıl hayata geçecek meselesini kendi aramızda konuşuyoruz, tartışıyoruz ve tartışacağız. Diğer kesimleri ve azınlıkları da içine katmak için bir çaba içinde DTK. Bu ay sonunda bir genel kurul yapacak ve yapısını yenileyecek. Size şöyle anlatayım. Biz bu süreci, hem ilan, hem inşa süreci olarak görüyoruz. Mustafa Kemal, “İsmet, yarın cumhuriyeti ilan edelim” dediğinde, cumhuriyet bütün kurum ve kuruluşlarıyla inşa edilmiş halde miydi?
 
Siz sisteminizi ve yapılarınızı, 19 ve 20. yüzyılın “klasik demokrasi”sine göre mi, yoksa 21. yüzyılın “katılımcı-çağdaş demokrasi”sine göre mi kuracaksınız?
 
Hayır, hayır. İspanya’da Katalanlar demokratik özerkliklerini nasıl ilan ettiler? Halkın taleplerine göre ilan ettiler. Halk bunu talep etti.
 
Adıyaman AK Parti’ye oy verdi mesela. Orada özerklik nasıl olacak? Orada ne inşa edeceksiniz? BDP’ye oy bile vermemiş bir kent, DTK’nın özerkliğini niye desteklesin?
 
“Ben bir milletim. Ben bir halkım. Benim dilim, kültürüm, tarihim var. Anadilimde eğitim görmek istiyorum. Kendi kendimi yönetmek istiyorum” demek için BDP’ye oy vermek mi gerekir? AK Parti’ye oy veren insanlar da bunu pekâlâ talep edebilirler.
 
Adıyaman’da özerkliği nasıl yapacaksınız? Halk desteği olmadığı yerlerde özerkliğin dayanağı ne olacak?
 
Demokratik özerkliğin ne olduğunu, kendisine ne kazandıracağını anlatmak suretiyle yapacağız. Biz demokratik özerkliği sadece Adıyaman’da değil, Türkiye’nin her tarafında, İstanbul’da da anlatacağız.
 
taraf