Aslında mevsim itibarıyla güzel bacaklara sahip olmanın yolları üzerine bir yazı dizisi hazırlamaya karar vermiştim. Bütün kadınların hayallerindeki gibi bacaklarımız nasıl daha sıkı, daha pürüzsüz, daha güzel gözükebilir? Ancak gördüm ki kadınların büyük bir kısmı bacaklarındaki temel sorunun varis olduğunu düşünüyor. Yaz gelip bacaklar açılınca ortaya çıkan damarlar birçok kadına yaz boyunca pantolon giydiriyor. O yüzden güzel bacak serimizin ilk bölümlerini varise ayırmaya karar verdim. Önce şu varis işini bir halledelim, sonrasında sıkı ve pürüzsüz bir görüntü için neler yapmamız gerekiyor, o konuya geleceğiz. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Prof. Dr. Mehmet Kurtoğlu’na ilk soru…. 
 
Varis nedir? 
Varis bir damar hastalığıdır. Vücudumuzda iki tip damar vardır. Biri atardamarlar diğeri toplardamarlar. Atardamarın hastalıklarını hemen hemen herkes bilir. Damar kireçlenmesinden dolayı ortaya çıkan kalp krizleri, felç, kangren, tansiyon yüzünden, şeker hastalığı yüzünden ve sigara yüzünden gelişen hastalıklardır. Varis ise tam tersine toplardamarların hastalığıdır. Ya doğuştan, yani genetik olarak gelişir ya da mesleğe bağlı olarak gelişir. Çok ayakta duran, bacakları çok yorulan insanlarda ortaya çıkan bir hastalıktır. Varisin özelliği çok sık görülen, yaygın bir hastalık olmasıdır. 
 
Bu yetersizlik neden ve nasıl oluşuyor? 
Toplardamarların içinde kapakçıklar vardır. Biz ayağa kalktığımız zaman kan aşağıya kaçmasın, yine kalbe doğru dönsün diye bu kapakçıklar açılır, kanın aşağıya doğru gitmesine engel olur. Bunlar ufacık ufacık kapakçıklardır. Bir bacakta 5 ila 10 santim arayla ortalama 6-7 tane vardır. Bir tanesi yorulursa öbürü devreye girer. Vücudumuzdaki bütün toplardamarlar sistemi içinde bu kapaklar vardır. Sadece bacağımızda değil, kollarımızda da vardır. Bu kapakçıklar kollarımızı aşağıya sarkıttığımız zaman kanın geriye doğru gelip ellerimizin, kollarımızın şişmesini önler. Bu kapakçıklar çok yorulursa ya da genetik açıdan zafiyetli olarak ortaya çıkmışlarsa veya mesleklerden dolayı çok uzun süre sabit durulan bir çalışma ortamı varsa bu kapakçıklarda sorunlar ortaya çıkar. Sıkça yürüyüş yapan insanarda bu kapakçık sorunları ortaya çıkmaz. Bacak adaleleri ne kadar kuvvetli olursa, toplardamarları ne kadar kuvvetli sıkıştırırsa toplardamarlar kanı kalbe doğru o kadar rahat atar. Bacak adaleleri ne kadar gevşer ve antremansız olursa o zaman içindeki toplardamarlar genişlemeye eğilim gösterir. Genişleyince doğuşta normal bir darlığa göre hesap edilmiş kapaklar kavuşamaz hale gelir ve hep açık kalır. Ve kan aradan kaçar, ortaya şiş ayaklar, selülitler çıkar. 
 
Selülit de mi venöz yetersizlik belirtisi… 
Dışarıya yansıyan ödemlere selülit deniyor bundan estetik bir kaygı duyuluyor ama bunların bazılarında görünmeyen damarlardaki kapak kaçaklarının etkisi vardır. Bu kaçaklar selülitleri azdırır. 
 
Erkekler fark etmiyor 
 
Varis ne gibi sorunlara yol açar? 
Ödem yapar, ağrı yapar, büyük büyük damarlar yapar. Eğer durum daha da ileri giderse ve yaptığı ödemin içine bir mikrop girerse, mesela kıl dibinden bir mikrop alırsa, bakteri ürer ve yara açılır. Buna varis ülserleri denir. Ya da damarların içinde kanın yavaş akmasından dolayı pıhtılaşmalar ortaya çıkar. Özellikle de varisi olan insanların uzun uçuşlar sonrasında sürekli oturmaktan damarlarda pıhtılaşma olur. Tabii ki bu pıhtı orada durduğu yerde durmaz. Toplardamardan yavaş yavaş parçacıklar atarak sağ kalbe doğru gider. Sağ kalpte de bir şey olmazsa sağ kalpten sol kalbe geçmek için aradaki akciğeri kullanırken pıhtı gelip akciğer filtresinin içine girer ve akciğer embolisi oluşur. Akciğerin o kısmındaki damarı tıkadığı için tıpkı kalp enfarktüsü gibi akciğer enfarktüsü ortaya çıkar. Bu büyük bir damarsa hasta kısa sürede ölür. Çünkü oksijenlenme mekanizması hemen bozulur. Ölmez sağ kalırsa bile o damarlar bir daha iyileşmeyeceği için akciğerler görevini yarım olarak sürdürür, nefes darlıkları oluşur. 
 
O zaman varis sadece esteki kaygı değil! 
Evet sadece estetik kaygı değil ama yine de estetik kaygı bizim için önemli çünkü hastanın doktora gitmesini sağlıyor. Avrupa’da görülme oranı yüzde 30-35’lerde. Kadınlarda daha çok varmış gibi görülüyor ama aslında bu doğru değil. Çünkü erkekler bacaklarının estetiğine o kadar önem vermedikleri için fark etmiyorlar. Fark etseler bile önemsemiyorlar. Bu nedenle erkeklerde daha azmış gibi gözüküyor. Erkekler genelde son aşamalarda, daha kötü tablolarla geliyorlar. Bizim varisle ilgili klinik sınıflamamız vardır. 
 
Bu bir tür derecelendirme mi? 
Evet, klinik bulgular açısından bir tür sınıflandırma. 
C0: Bu hastaların görünürde hiçbir problemi yoktur ama bacaklarını rahatsız hissederler. Şimdi de sıkça kullanılmaya başlayan ‘Rahatsız Bacak Sendromu’ işte böyle bir bulgu. Bu rahatsızlık hissinde akla gelebilecek 2 ihtimal var. Ya bacaktaki sinirler sıkışıyordur ya da damarların basıncı artmıştır, yumuşak dokuya dolgunluk hissi vererek tatsız bir gerginlik ortaya çıkarır. 
 
Bunun sinirle mi yoksa damarla mı ilgili olduğunu nasıl anlarız? 
Bunun için yapılacak şey basit. Kişi yatıp baçaklarını yukarı kaldırdığı zaman (Ayağının ucunu kalbinden yukarı kadar çıkardığında) ağrısı hafifliyorsa o zaman bunun altında mutlaka venöz yetersizlik vardır. Yani klinik bulgu sıfırdır. Eğer bütün gece yatakta yattığınız zaman ağrı var ve daha da artıyorsa o zaman olay sinirlerden kaynaklanıyordur. Çünkü sinirler bu şekilde rahatlamaz. 
 
Derecelendirmeye dönecek olursak… 
C1 tablosu örümcek gibi incecik olan kılcal damarların görünür hale gelmesidir. 
C2 2 milimden daha kalın olan halkın solucan gibi dediği kalın damarların ortaya çıkmasıdır. 
C3 İster damar görüntüsü olsun ister olmasın ödem oluşmasıdır. Ödemin ana sebeplerinden biri venöz yetersizliktir. Akciğer yetersizliği, kalp yetersizliği, böbrek yetersizliği de olabilir ama önemli sebeplerinden biri de kapakçıkların yetersizliğidir. 
C4 Bazı baçaklar görürsünüz, ayak bilekleri hafif kahverengileşmiştir. Bacakta renk değişikliği yani pigmentasyon ortaya çıkmıştır. Bu da basıncı artmış toplardamarın içindeki kanın cilt altına sızmasıyla oluşur. Kanın içindeki demirin rengidir. Bu bacağın daha çok ayak bileğinde ortaya çıkar. Hatta oradaki yağ dokusu erir ve bacak o bölgede incelir. 
C5 Yara vardır ama iyileşir. 
C6 Açık cilt yaraları vardır. 
 
Varisi olan hastalar nelere dikkat etmeli? 
* Varis hastalarının ayakta veya oturarak uzun süre kalmamaları, arada bir 5-10 adım da olsa yürümeleri veya parmak ucuna kalkarak baldır hareketleri yapmaları gerekiyor. 
 
* Bu hastalar spor yapmalılar ve haftada üç kez, 30-45 dakika yürümeliler. 
 
* Banyoda sıcak suyla yıkandıktan sonra bacaklarına nispeten soğuk suyla masaj yapmalılar. Saunanın bir zararı yok. Ancak 8-10 dakikalık seanslar sonrasında vücuda ve özellikle de bacaklara yine mutlaka soğuk suyla masaj yapılması gerekiyor. 
 
* Güneşin ve denizin hiçbir zararı yok. Güneşlenip çok fazla ısınmadan sık sık denize girmek bacakları rahatlatır. 
 
* Lifli gıdalarla beslenmeliler. Kafeini mümkün olduğu kadar kullanmamalılar. 
 
* Özellikle E vitamininden zengin gıdalar toplardamarları kuvvetlendiriyor. 
 
* Varisli hasta gebe kaldığında varisleriyle ilgili bir doktora danışmalı ve mutlaka gebeliği boyunca varis çorabı giymeli. Egzersiz yapmalı, normalin üstünde kilo almamalı.