Tutanakta İstihbarat Daire eski Başkanı Sabri Uzun'un adı soruşturma kapsamında 'şüpheli' olarak yer aldı. Ahmet Şık'ın kitap taslağında (*) işaretiyle düşülen notlardaki üslup dikkat çekti. Uyarı notlarının yer aldığı (*) işaretli notların bazılarının "Sabri Uzun tarafından mı" düşüldüğü sorusunu akla getirdi. Kitabın birçok bölümünde Uzun için 'dini hassasiyeti yüksek' tanımlamasını yapan Şık'ın, bu ifadelerin yer aldığı tüm yerde uyarıldığı görüldü. Üstelik bu uyarılardaki, "Dini hassasiyeti yüksek tabirinden hiç haz almıyorum" şeklindeki ifadeler ise bu notun Uzun tarafından düşüldüğü şeklinde yorumlandı. İşte kitap taslağında söz konusu notların sahibinin Uzun olabileceğini gösteren iki örnek:

"Rahatsızlık duyuyorum"

Sayfa 264: "Sosyal demokrat kimliğiyle bilinen Emin Aslan, milliyetçi muhafazakâr ve hatta Fetullahçı olarak anılan Hanefi Avcı, dini hassasiyetleri (*DİNİ HASSASİYETİ tabirinden hiç haz etmiyorum) olmakla birlikte dürüstlüğüyle bilinen Sabri Uzun... " Safya 276: "O zamanlar bu tezgahların arkasında, kendisi gibi dini itikatları kuvvetli (*BU DİNİ İtikadı kuvvetli cümlesinden çok büyük rahatsızlık duyuyorum, bu ifade doğru değil) bir cemaat örgütlenmesinin olacağına ihtimal vermeyen Uzun, Şemdinli olaylarından bir süre sonra 22 Mart 2006'da görevinden alınır." İnceleme Tutanağı'nda dikkat çeken bir başka ayrıntı da Ergenekon operasyonlarına iki kez Uzun'un engel olduğu yönünde kitapta yer alan değerlendirmeler oldu. Kitap taslağının 197. sayfasında; "Saçan'ın gönderdiği bu yazıya İstanbul Başsavcısı Aykut Cengiz Engin'den 26 Temmuz 2002'de gelen yanıtta ise Gülen cemaatine ilişkin proje çalışma grubunun takip ettiği olayla ilgili Ankara DGM Baş-savcılığı'nın soruşturma yürüttüğü ve ilgili kolluk kuvveti olarak da Ankara İl Jandarma Komutanlığı'nın tayin edildiği belirtiliyor ve çalışma sonunda elde edilecek delillerin İstanbul KOM Şube Müdürlüğü'nün yürüttüğü tahkikatta elde edilecek bulgularla birleştirileceği anlatılıyordu. Saçan'ın aralarında askerler ve yargı mensupların bulunduğu bazı kamu görevlilerine ilişkin komplo kurulacağına ilişkin yazısına da, idia edilen faaliyetlerle ilgili tespitler yapıldığı takdirde bu belge ve delillerin de ön çalışma evrakına eklenerek ilgili savcı olan Bekir Raif Aldemir'e iletilmesi isteniyordu" şeklinde ifadeler yer aldı.

Ergenekon'u 2 kez engellemiş

Ancak bu ifadelerin devamında parantez içersinde, "*Bugünkü Ergenekon düzmece operasyonu gibi bir operasyonu, 2002 yılında A.S.SAÇAN yapmak istemiş, yine Sabri UZUN'u aşamadıkları için, Temmuz 2002'de UZUN'u görevden aldırmışlardı. Ergenekon Operasyonu'nu yapanlar da aynı planı uyguladılar. UZUN'a, Şubat-2006'da teklif ettikleri düzmece Ergenekon Oparasyonu'nu yaptıramadıkları için, önce Uzun hakkında düzmece ihbar mektubu yazdılar, sonra 8.922 liralık banka mevduatını 88 bin lira yazan Mülkiye Müfettişi Mehmet Ali ÖZKILIÇ'ın düzmece raporu, Adli ve İdari Makamlara, Sabri UZUN'un gerçek mevduat miktarını sunması ile "Kovuşturmaya Yer Olmadığı" kararı; ancak, UZUN'un görevden aldırılmasıyla, düzmece Ergene-kon'un başlatılmasının önünün açılması; A.S.SAÇAN ile A.F.YILMAZER aynı karakterde kişilerdir." yazdığı görüldü.

"Ana mesajdan koptunuz!"

Kitap taslağında Ergenekon'un amacı dışına çıkıldığı görülen bölümlerde devreye girilerek Ahmet Şık'ın uyarıldığı görüldü. Şık'a yapılan en ilginç uyarılardan biri Emin Aslan'ın çalışmalarını anlattığı 296 ve 297. sayfalarda yapıldı. Oğlu baronla ortak Oğlu uyuşturucu baronuyla ortak çıkan Arslan'ın uyuşturucu baronu Hüseyin Baybaşin'e yönelik yürüttüğü operasyonun anlatıldığı bölümün devamında şu uyarı bulunuyor: "Bence, yukarıdaki bölüm yanlış yazılmış. Çünkü; siz ülkede kurgu Ergenekon Operasyonu yapan cemaat çetesini anlatırken, konuyu değiştirdiniz, 'Emin Arslan-Baybaşin arsındaki kaçakçılık ve dürüst polisi anlatmaya başladınız. Yani siz, topluma vermek istediğiniz ana mesajdan koptu-nuz, uzaklaştınız. Sanki Emin Arslan hatıra kitabını hazırlayan şirket CİO'su gibi bir misyona büründünüz.' Bir cümleyle; 'Emin Arslan'a 3 milyon dolar vermek isteyen Baybaşin ile, Emin Arslan'ı görevden uzaklaştırmak isteyen cemaat, ortak bir noktada buluşmuşlardı' diyebilirsiniz. Eğer bunlar yazılacaksa kitabın adını, 'EMİN ARSLAN'ın YAŞADIKLARI' şeklinde koymanız gerekir, derim."