İncekara, çocukların yeteneklerini geliştirmekle görevli Gençlik ve Spor, Kültür ve Turizm ve Milli Eğitim bakanlıkları ile görüşmeler yaptıklarını belirterek, “Göğsümü gere gere paylaşacağımbir şey yok” dedi. Türkiye’de üstün zekâlı ve yetenekli çocukların tespit edilmesi için uygulanan “WicsR” adlı testin 1974 yılından kalma olduğunu belirten İncekara “Test var ama önce uygulayanların anlaması gerekir. Üstün zekâlıların kimin tarafından eğitileceği en büyük problem” deyip, şu örneği verdi: “Yurtdışındaki testte çocuklara 5 harfli house (ev) kelimesinden kaç 3 harfli kelime çıkacağı soruluyor. Test Türkiye’ye uyarlandığında ‘Ev kelimesinden üç harfli kaç kelime üretilir?’ sorusu yöneltiliyor.

Test hazırlayıcıları bu durumda olunca testten ne beklenir?” İncekara Ankara Fen Lisesi’ne ziyareti de şöyle aktardı:

TOP, FLÜT FIRÇASI

“Bir fen lisesine gittik, bir de Sincan Çocuk Cezaevi’ne. Fen lisesinde kullanılmayan birmüzik odası var, cezaevinde içinde öğretmeni de olan bir müzik odası. Çocuklar fen lisesinde spor yapmıyor, cezaevinde yapıyor. Çocuğu fırça, flüt, top ile okulda karşılaştırmazsan cezaevinde karşılaştırmanın anlamı yok.” TÜBİTAK ve YÖK’ten son 10 yılda üniversiteye giriş sınavında ilk 500’e giren kişilerin şu an nerede olduğuna ilişkin bilgi talep ettiklerini ifade eden İncekara, “Böyle bir bilgi yok. Demek ki bu ülkenin insana yaptığı bir yatırımprogramı yok” diye konuştu.