Tüzmen, iç pazarın canlanmasının ihracatı da olumlu etkileyeceğini kaydetti. Başta otomotiv, tekstil ve konfeksiyon, inşaat sektörleri olmak üzere, bütün sektörler hükümetten iç pazarı canlandıracak önlem almalarını isterken, TÜSİAD, sanayi odaları ve diğer sivil toplum örgütleri iç piyasanın canlandırılmaması halinde üretim yapmakta zorlanacaklarını ve istemeye istemeye işçi çıkarmak durumuyla karşı karşıya kalacaklarını bildiriyorlar. Talepleri ile ilgili olarak hükümete raporlar sunan sanayici örgütleri sıkıntıların giderilmesi için, zaman geçirilmeden önlem alınmasını istiyorlar.

Sanayicilerin iç pazarı canlandıracak önlemler alınması isteği ile ilgili olarak Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, sanayicilerden gelen taleplerin dikkatle incelendiğini ve gerekli önlemlerin alınmaya başlandığını ifade etti. İç pazarın canlanmasının sanayicilerin üretimlerini devam ettirmeleri açısından önemli olduğunu belirten Tüzmen, şöyle devam etti:

“Belli bir ölçeğin yakalanması için de iç pazarın canlandırılması gerekiyor. İç pazarın canlandırılması ihracatımızı da olumlu etkiler. Özellikle dış pazarlarda belli daralmaların yaşandığı bu kriz ortamında, uygun ve rekabetçi fiyat verebilmek için de belli bir ölçeğin yakalanması gerekiyor. Bunun için, dış pazar için yapılan üretimin iç pazarla desteklenmesi bugünlerde çok önemli.”

Dünyanın en önemli ihracatçı ülkelerinden Çin'in de iç pazarını canlandırma projelerini devreye soktuğunu kaydeden Bakan Tüzmen, dünyanın birçok ülkesinin krizlerden az etkilenmek için benzer çalışmalar yaptığını söyledi. Tüzmen, hükümet olarak, ekonomi yönetimi olarak çok sık aralıklarla bir araya gelerek gelişmeleri değerlendirdiklerini ve alınan kararları hemen uygulamaya soktuklarını da belirtti.


ÜRETİM SÜRMELİ

Dünyada yaşanan bugünkü ortamda Türkiye olarak çok dikkatli, soğukkanlı olmak gerektiğini, adımları çok doğru atmanın şart olduğunu kaydeden Bakan Tüzmen, görüşlerini şöyle açıkladı:

“Dünyada yaşanan bu ortamda Türkiye olarak, üretim ortamını sürdürmemiz lazım. Bu günler gelip geçicidir. Bugünkü zor şartları atlatırsak, bu koşullarda üretimimizi sürdürmeyi başarırsak çok önemli başarılara imza atarız. İki yıl kadar sıkıntıya katlanmamız, bütün sektörler, sanayici, ihracatçı, bankacılık sektörü, devlet olarak dayanışma içinde olmamız gerekiyor. Herkesin aynı geminin içinde olduğu bilinciyle hareket ederek, sıkıntılara birlikte göğüs germeliyiz. Bunu kesinlikle başarabiliriz. Şu anda gündemin birinci maddesi, üretimi sürdürmektir. Bu bilinçle hareket etmeliyiz. Herkes, bütün sektörler, bütün taraflar buna göre davranmalı ve en az zarar görerek bugünleri atlatmalıyız. Türkiye eğitimli bir iş gücü yaratmıştır. Bu heba edilmemeli, mümkün olduğunca işçi çıkarma yoluna gidilmemelidir.”

Türkiye'nin ve Türk sanayisinin bilgi birikiminin bugünkü sıkıntıları aşacak düzeyde olduğunu ifade eden Tüzmen, firmaların panik yapmadan, dünyadaki gelişmeleri dikkatle izleyerek hareket etmelerini istedi. Krizden en az etkilenecek ülke pazarlarının iyi analiz edilmesi gerektiğini belirten Bakan Tüzmen, “İhracatçılarımız, krizden daha az etkilenecek olan pazarlardaki çalışmalarını yoğunlaştırmalıdır. Bizler de önümüzdeki günlerde bu pazarlardaki çalışmalarımıza hız vereceğiz. Bu pazarlara ihracatçılarımızla toplu çıkarmalar yapacağız” diye konuştu.


DTÖ KURALLARI

Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, “global krize karşı birçok ülkenin aldığı önlemlerin ve desteklerin Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kurallarına uygun olup olmadığı” şeklindeki bir soruyu da şöyle yanıtladı:

“Şu anda dünyada bir panik yaşanıyor. Yaşanan krizin büyüklüğü herkesi şaşkına çevirdi. Krizle birlikte dünya ticaretinde kurallar ikinci plana itilmiş durumda. Alınan kararların, verilen desteklerin, DTÖ kurallarına uyup uymadığı tartışılmıyor bile. Can havliyle önlemler alınmaya çalışılıyor. Sanırım önümüzdeki yıllarda DTÖ toplantılarında bu konular çok tartışılır. Ama bugünlerde bunlar, kimsenin umurunda değil. Dünya ticareti kuralsız bir döneme doğru gidiyor. Kriz atlatıldıktan sonra bazı şeyler masaya yeniden yatırılır. DTÖ yöneticileri de alınan kararları ve uygulamaları tartışmıyorlar. En azından şimdilik sesli tartışmıyorlar.”