Yargıtay'ın verdiği bu karar, eşinin hastalığıyla ilgilenmeyen ve doktor yerine üfürükçüye götüren kocalar ile ilgili açılacak boşanma davalarında emsal kabul edilecek.

Konya'da yaşayan R.M. kocasının kendisiyle ilgilenmediğini ve hastalığı süresince doktor yerine üfürükçülere götürüp hastalığının ilerlemesine neden olduğunu iddia ederek boşanma davası açtı. Yerel mahkeme, R.M.'nin boşanma gerekçelerini yetersiz bularak davayı reddetti.

Davanın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozarak emsal bir karara imza attı. Kararda şöyle denildi:

"Davalının, davacı kadının hastalığı ile ilgilenmeyip, tıbbi tedavisini yaptırmayıp bunun yerine üfürükçülere götürüp evde okunmuş su bulundurarak bununla yetindiği, evden dışarı çıkarmadığı anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında müşterek hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır."

TERLİK FIRLATMAK DA BOŞANMA NEDENİ

Yargıtay, "bu, müşterek hayatı temelinden sarsacak bir durumdur" dedi ve kocasına terlik fırlatan kadını kusurlu buldu

Yargıtay, “Bu, müşterek hayatı temelinden sarsacak bir durumdur” dedi. 2. Hukuk Dairesi önceki kararında vazo, anahtarlık ve saksı fırlatmayı da boşanma gerekçesi saymıştı

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, kocasına terlik fırlatan kadını kusurlu bularak eşlerin boşanmasına hükmetti. Yakın arkadaşlarının verdiği bir davette, karısının, kendisini terlik fırlatarak kovduğunu belirten K.M. boşanma talebiyle dava açtı. Yerel Mahkeme, terlik fırlatmanın boşanma gerekçesi sayılmayacağına karar vererek davayı reddetti.

Davanın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu. Daire, terlik fırlatmanın müşterek hayatı temelinden sarsacak bir davranış olduğuna karar vererek şu görüşleri dile getirdi: “Kocanın eşine bağımsız ev temin etmediği, kadının da davet sırasında kocasına terlik fırlatıp kovduğu anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında müşterek hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.” Öte yandan, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi"nin daha önce de eşe vazo, anahtarlık ve çiçek saksısı fırlatmayı da boşanma gerekçesi saydığı öğrenildi.