Bakan Çağlayan, yaptığı yazılı açıklamada, 2011 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 8.8 büyüme ile Çin'den sonra dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisine sahip olan Türkiye'nin, 2011 yılının ilk yarısında yüzde 10.2 ile çift haneli büyüdüğünü hatırlattı. Çağlayan, ihracatta yaşanan artışın, işsizliğin tek haneye inmesinin ve diğer parametrelerin Türkiye'nin yatırımcılar için güvenli bir liman olduğunu gösterdiğini belirterek, bunun en güzel kanıtının da yatırım teşvik belgelerindeki gelişmeler olduğunu kaydetti. 
 
2011 Ağustos ayında, 370 adet yatırım teşvik belgesi düzenlenmiş olup söz konusu belgelerde öngörülen sabit yatırım tutarı 3,3 milyar TL, öngörülen istihdam sayısının 9 bin 688 kişi olduğunu ifade eden Çağlayan, teşvik belgelerinin 350 adedinin yerli, 20 adedinin yabancı sermayeli şirketler için düzenlendiğini belirtti. Çağlayan, söz konusu yatırım teşvik belgelerinde öngörülen sabit yatırım tutarının yüzde 83'ünün komple yeni yatırımları içermesinin Türkiye ekonomisine, Türkiye'nin potansiyeline ve Türkiye'nin geleceğine duyulan güvenin kanıtı olduğuna dikkati çekti. 
 
Bakan Çağlayan, 2011 yılının ocak-ağustos döneminde 39.2 milyar TL'lik yatırımı kapsayan 3 bin 268 adet teşvik belgesinin sağlayacağı istihdamın 90 bin 886 olarak öngörülmesinin, Türkiye'de çarkların hızlanmaya başladığının, işsizlikte tek haneli dönemin devam edeceğinin işareti olduğunu kaydederek, şöyle devam etti: 
 
''Belge adedinde meydana gelen artışlarda 2011 ocak'ağustos döneminde yeni teşvik sistemine henüz geçilmeyen 2009 yılının aynı dönemine göre yüzde 110, 2010 yılının aynı dönemine göre ise yüzde 14'lük bir artış söz konusudur. Sabit yatırım tutarı açısından ise 2011 ocak'ağustos döneminde, 2009'a göre yüzde 121 oranında artış sağlanmıştır. Bu açıdan yatırım projelerinin sayısı açısından, yeni teşvik sistemi ile birlikte yükselen bir artış trendi söz konusudur. Söz konusu trend, Türkiye'nin yatırım açısından cazip bir ülke olduğunu ortaya koymaktadır. 
 
Nitekim, Standart&Poors'un Türkiye'nin yerel para cinsinden kredi notunu yükseltmesi de bunun en somut örneğidir. İnanıyorum ki, kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye ekonomisinin bu dinamizminin karşılığı olarak yabancı para cinsinden de kredi notunu artıracak, bu da daha fazla yatırımcının yatırım için Türkiye'yi tercih etmesine yol açacaktır. 
 
Ağustos ayında verilen yatırım teşvik belgelerinde öngörülen toplam sabit yatırım tutarının 427 milyon TL'si enerji sektöründe, 1,01 milyar TL'si hizmetler sektöründe, 122 milyon TL'si madencilik sektöründe, 1,69 milyar TL'si ise imalat sektöründedir. Toplam yatırım tutarı içerisinde en yüksek payın imalat sektörü yatırımlarına gitmesi ve bu rakamın en yakın hizmetler sektörü yatırımlarının dahi yüzde 70 üstünde olması, ihracatının yüzde 80'inden fazlası sanayi ürünlerinden oluşan Türkiye'nin dinamizminin artarak devam edeceğinin kanıtıdır'' 
 
-''Türkiye'de çarklar hızlanıyor''- 
 
Yeni Teşvik sistemine geçilen Ağustos 2009'Ağustos 2011 dönemine kadar 2 yılda, 9 bin 95 adet yatırım teşvik belgesinin düzenlendiğini belirten Çağlayan, bu belgelerin 8 bin 624 adedinin yerli sermayeli, 471 adedinin de yabancı sermayeli firmalar için düzenlendiğini söyledi. Bakan Çağlayan yerli sermayeli firmalara düzenlenen belgelerde toplam sabit yatırım tutarının 104,2 milyar TL, yabancı sermayeli firmalara düzenlenen belgelerde ise 20,7 milyar TL olmak üzere, toplamda 124,9 milyar TL sabit yatırım tutarının öngörüldüğünü kaydetti. 
 
Çağlayan, düzenlenen belgelerin öngördüğü istihdam sayısının ise 305 bin 333 kişi olduğuna işaret ederek, bu dönemde teşvik sistemi kapsamında, büyük ölçekli yatırımlar için, toplam 43 adet teşvik belgesinin düzenlendiğini ve öngörülen sabit yatırım tutarının da yaklaşık 34,5 milyar lira olduğunu belirtti. 
 
Bakan Çağlayan, 19 adedi yabancı sermayeli firmalar için düzenlenen, 43 adet büyük ölçekli yatırım belgesinin, toplam sabit yatırım tutarı açısından verilen tüm belgelerin yüzde 28'ine tekabül etmesinin, ulusal ve uluslararası büyük yatırımcıların Türkiye'ye olan ilgisinin bir göstergesi olduğunu ve bu ilginin önümüzdeki dönemde artarak devam edeceğini kaydetti. 
 
Çağlayan, bu çerçevede, Türkiye'ye daha fazla yatırım çekmede önemli fonksiyon üstlenen Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu'nun, çalışma usul ve esasları gözden geçirilerek, geliştirilecek ve etkinliğinin artırılacağını kaydederek, 27 Eylül 2011'de ilgili kurumların katılımıyla gerçekleştirilecek olan YOİKK toplantısıyla yatırımcılar için daha cazip bir ortam oluşturulacağını ifade etti. Bakan Çağlayan, YOİKK'in etkinliğinin artırılması ile birlikte yerli ve yabancı yatırımcılar için güvenli bir liman olan Türkiye'ye daha fazla yatırım gerçekleşeceğini kaydetti. 
 
Türkiye'ye yatırımı artıracak önemli bir düzenlemenin de, yargı reformu paketinde yer alan yatırım ortamını iyileştirme çalışmaları olduğuna işaret eden Çağlayan, şöyle devam etti: 
''Bu çalışmalara hız kazandırılacak, yatırımcılar açısından problem teşkil eden hususlar gözden geçirilerek gerekli düzenlemelerin yapılmasıyla yatırım ortamında gerekli iyileştirme sağlanacaktır. 
 
Bugün dünyanın pek çok ülkesinden, ekonomisinden olumsuz sinyaller gelirken, ülkelerin kredi notları düşürülürken, AB ve Avro bölgesi sıkıntılarla boğuşurken Türkiye'nin, ekonomik gelişmelerle 'ayrı bir ülke' olduğunu dünyanın pek çok ülkesinden ayrıştığını, yatırım ikliminin geliştiğini görüyoruz. 
 
Bugün Türkiye'nin bütçe dengesi, kamu borçları bir çok AB üyesinden daha iyi durumdadır. 
 
Yüzde 9.2 olan işsizlik oranı AB ortalamasının altında ABD ile neredeyse aynı düzeydedir. 
 
Büyüme rakamları, ihracat artışı, sanayi üretimi ve diğer ekonomik göstergeler Türkiye'ye önümüzdeki dönemde daha fazla yatırımın geleceğini göstermektedir. Yatırımların artması, istihdama, üretime ve ihracat artışına yansıyacak, Türkiye'nin zenginleşmesini sağlayacaktır.''
 
AA