Günümüzde çeşitli sağlık problemleri, anne baba adaylarının yaşam tarzı, anne olma yaşında gecikmeler ve açıklanamayan sebeplerle infertiliteye yani kısırlığa daha da fazla rastlanabiliyor. İnfertilitenin farklı tedavi yöntemleri mevcut olmakla beraber tüp bebek tedavisi bebek sahibi olmak isteyen çiftler için en etkili çözüm olma özelliğini koruyor.

Dünyada 2100 yılında 400 milyondan fazla çocuğun bu yöntem ile doğması bekleniyor. Bu sebeple Prof. Dr. Recai Pabuçcu tüp bebek yöntemi ve doğal yollarla dünyaya gelen bebekler arasındaki sağlık sorunlarının daha da fazla tartışılacağının altını çizdi.

'BİR FARKLILIK GÖSTERMEDİĞİNİ BİLİYORUZ'

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Recai Pabuçcu tüp bebekler, doğal bebeklerden daha mı riskli sorusunu şöyle yanıtlıyor:

"Tüp bebek ile doğal bebek arasındaki fark, gebelik sağlanana kadarki süreçte elde edilen yumurtaya yapılan işlemler ve oluşan embriyonun geliştirilmesidir. Doğal yollarla gebe kalınamadığı zaman anne ve baba adaylarının hücreleri laboratuvar ortamında döllendirilir. Döllenen yumurta anne adayının rahmine yerleştirilir. Bu işleme IVF yani tüp bebek adı veriliyor. Tüp bebek yöntemi ile gebelik sağlandıktan sonraki aşamalar, doğal yollarla sağlanan gebelikle tamamen aynıdır. Laboratuvar ortamında uygulanan birtakım işlemlerin uzun vadede ne gibi sonuçlar doğuracağı tartışma konusu olsa da bugüne kadar yapılmış geniş çalışmalarda tüp bebek çocuklarının gerek genel sağlık gerekse akıl-zihin gelişimleri için bir farklılık göstermediğini biliyoruz. Şu anda 8 milyondan fazla çocuk var, en büyüğü ise 41 yaşında."

DOĞUMSAL ORGAN SORUNLARI BİRAZ DAHA FAZLA AMA...

Bu çalışmalarda ortaya konulan durum, tüp bebek yöntemi ile dünyaya gelen çocuklarda doğumsal organ sorunlarının biraz daha fazla olduğu. Ancak bu durumu yüzde 100 tüp bebek işleminin kendisi ile ilişkilendirmek doğru olmaz. Çünkü tüp bebek gebelikleri genellikle daha ileri yaş anneleri içeriyor ve bu durum genel olarak riski artırıyor olabilir. Ayrıca tüp bebek gebelikleri daha sık kontrol edildiğinden doğumsal sorunlar fazla olarak yakalanıyor olabilir. Özetle şu anda tüp bebek tedavisi güvenilir gözüküyor.

GENETİK HASTALIK RİSKİNİ ORTADAN KALDIRIYOR

Pabuçcu, son yıllarda teknolojinin gelişmesiyle özellikle genetik hastalık riski taşıyan çiftlere sağlıklı çocuk şansının tüp bebek tedavisi ile sağlanabileceğini söyleyip sözlerne şöyle devam etti: "Özellikle anneden veya babadan geçen, çocukta ciddi hasar ve hatta ölüm ile seyredebilen hastalıkların genetikli tüp bebek tedavisi ile ortadan kaldırılabileceğini biliyoruz."

KANSERE DAHA YATKIN OLUR MU?

Tüp bebek çocukları ve kanser ilişkisi hep sorgulanan bir konu. Başta kan ve lenf kanseri olmak üzere çocukluk çağı kanserleri arasında farklılık saptanmamış. Nadir görülen kanser türlerinde tartışmalı bir sonuç var ancak genel olarak tüp bebek çocuklarının doğal gebelik çocuklarına göre kansere daha yatkın olduğunu söylemek doğru değil.

Konuyla ilgili açıklamalarını sürdüren Prof.Dr. Recai Pabuçcu, hamilelik süresince ve doğumdan sonraki tüm risklerin tüp bebek ve doğal bebek için aynı oranda olduğunu ve düzenli takiple risklerin en aza indirgendiğini belirtti.

Tüp bebek yöntemiyle sağlanan gebelikte de aynı doğal yollarla gerçekleşen gebelik gibi doktor-hasta ilişkisi önem taşıyor ve doktorun belirlediği aralıklarla düzenli kontrol sayesinde olası sağlık sorunlarının önüne geçiliyor. Gebelik sağlandıktan sonra, tüp bebek ve doğal bebek tamamen aynı aşamalarda gelişimini sürdürüyor.