CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugünkü Diyarbakır mitingi öncesi NTV’nin sorularını yanıtladı. CHP lideri, Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı’nın ‘Balyoz Planı’ kapsamında tutuklanmasına ilişkin, "TSK tepki vermesin, AK Parti yine mağdur edebiyatı yapacak" dedi. Bir generalin tutuklanmasının önemli bir olay olduğunu ancak ayrıntıları bilmediği için yorum yapmasının yanlış olacağını belirten Kılıçdaroğlu, "Ayrıntılar ortaya çıkınca fikrimizi söyleriz" dedi.
 
NTV’nin Ankara stüdyolarında Nermin Yurteri, Nilgün Balkaç, Can Dündar ve Ruşen Çakır sordu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yanıtladı. CHP lideri, Orgeneral Bilgin Balanlı'nın tutuklanmasının seçimin sonucunu etkiler nitelikte olup olmadığıyla ilgili, "Ben yargının siyasallaştığını biliyorum. Siyasal otorite karar alıyor ve bu uygulanıyor. Bu bilinen bir gerçek ve Erdoğan kendisi söyledi; ‘ayağa kalkmadı, Silivri’ye attık’ dedi. Arzum bu tutuklamanın haklı gerekçeye dayanmış olmasıdır ve eğer böyle değilse ciddi bir sorun vardır" şeklinde konuştu. 
 
TSK'DAN İSTEK
 
Kılıçdaroğlu, Orgeneral Balanlı’nın tarikat soruşturmasıyla ilgili tutuklandığı ve TSK’nın infial içinde olduğu yönündeki iddialar hakkında, "iktidar tarafından poroglamlanıp yürürlüğe konmuş olabilir. Asker tepki versin ve mağdur edebiyatı yapalım mantığı olabilir. TSK’dan isteğim tepki vermeyin, soğukkanlı olarak izleyin. Adalet er ya da geç AİHM’de de olsa tecelli edecektir ve haklılık ortaya çıkacaktır" dedi. "TATBİKAT YAPACAK KOMUTAN KALMADI" Yargının siyasallaşmasıyla ilgili örnekler olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Ege Denizi’ndeki iki tatbikatın iptalinin tepki olup olmadığıyla ilgili olarak, "Tatbikatı yapacak komutanlar yok herhalde. Gelenekselse yapılmalı. Asker savaşa hazır olmalı. Ama tatbikatı yapacak komutanlar yoksa, içeridelerse, o zaman zaten yapamazsınız" dedi ve ekledi:
 
'GENELKURMAY'A SORUN' AÇIKLAMASI 
 
"Burada bir başka gariplik de, Erdoğan’a ‘tatbikat bu gerekçeyle mi iptal edildi’ diye soruldu o da ‘Genelkurmay’a sorun’ dedi. Bu ülkenin Başbakan’ı değil misin? Hem askerlere ‘konuşmayın’ diyeceksin hem de 'Genelkurmay’a sorun' diyeceksin. Senin görevin ne? Sivil otoritenin başısın, Genelkurmay Başkanı’nı çağırır, sorar ve açıklarsın. Ülke iyi yönetilmiyor; özgürlükler açısından, demokrasi açısından, ekonomik olarak her gün kötüye gidiyor."