İddianamede, önce “Tacize uğradım” diye OdaTV ve CHP yönetimine şikayet eden Kaleli’nin bir başka telefonda “Tohum ektim, biçicem” sözleri yer alıyor. Savcı bunu, Halk TV’nin satışı için CHP eski liderine şantaj olarak değerlendiriyor...
 
ERGENEKON soruşturması kapsamında Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Cihan Kansız tarafından hazırlanan ve önceki gün İstanbul 16. Ağır ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen Odatv iddianamesinde çok ilginç detaylar göze çarptı. Yalçın Küçük, Soner Yalçın, Nedim Şener ve Ahmet Şık’ın da sanıkları arasında bulunduğu 12’si tutuklu 14 sanık hakkında düzenlenen 134 sayfalık iddianamede bazı şüphelilerin gizli ses ve görüntü kaydı yaptığı ortaya çıktı. İddianamede dikkat çeken ayrıntı ise sanıklardan İklim Ayfer Kaleli’nin evinde bulunan hard disk içerisinde gizlice kaydedildiği anlaşılan 17 adet ses dosyası oldu.
 
Polis tarafından bulunarak el konulan bir hard disk içerisinde bulunan 17 adet ses dosyasının yapılan incelemesinde; sanık Kaleli’nin bazı kişilerle yaptığı telefon görüşmelerinin kayda alındığı, ses kayıtlarında günlük konulardan ve özel hayata ilişkin konulardan bahsedildiği tespit edildi.
 
İddiamade Kaleli’nin Deniz Baykal’la ilgili iddialarına ilişkin yaptığı telefon görüşmelerine de yer verildi. İddianamede sanıkların, Ergenekon’un amaçları doğrultusunda Halk TV’yi ele geçirmek için eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a şantaj yaptığı öne sürülüyor. İddianamede Baykal’ın kararını değiştirmesinin ardından şüpheli Soner Yalçın’ın Halk TV’yi ele geçirmek için ‘Baykal’ı mecbur bırakacak faaliyetlere başlandığı’ anlatılıyor. Ve İklim Ayfer Kaleli’nin Baykal’la yaptığı telefon görüşmesinden sonra bir başka telefon görüşmesinde “Tohum attım, kısa sonra ekicem, biçicem” sözleri de iddianamede yer alıyor. İddianamede, Kaleli’nin CHP lideri Kılıçdaroğlu’yla ‘Baykal’la ilgili yaptığı görüşmeyi’ telefonla eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu’na anlattığı öne sürülen ses kaydı da yer aldı. İşte o görüşme:
 
Etik değil, kaydettim
 
Kaleli: Hani sana biri ile görüşmeye gidiyorum dedim ya... Görüştüm çıktım yanından 45 dakika konuştuk düşünebiliyor musun ama bütün umutlarım inancım her şeyimi yitirdim çok ciddiyim yani o kadar açık bir konuşmaydı ki... Yani inanamayacağın kadar da açık konuştu, şaşırdım. Boşa kürek sallıyoruz bak, bu yani başbakanlık koltuğunda oturup bu ülkeyi yönetecek kapasite yok bu adamlarda... Böyle bir talep de yok gerçekten...
 
Ö.F.E.: Tablo zaten bugünün buraya gelmesinin nedeni bu tablo değil mi?
 
Kaleli: Yani inanılır gibi değil bak o kadar böyle o kadar kalın bir cümle kuruyorum ki, ki çekinmiyorum bu kalın cümleyi kuruyorum... Büyük bir balık getirebilirim. O diyor ki ‘Tamam sen git kendi şartlarınla yap getir’ anlıyor musun. Ama yani ‘En büyük balığı getireceğim’ diyorum ya yardımcı ol. En azından bunun için ufacık da olsa bir alet lazım değil mi? Onu sağla, destek ol. (...) Ben yaptıktan sonra YouTube’a da koyarım sana ihtiyacım yok ki... Allah Allah... 4 saattir oradayım, 45 dakika görüşebilmek için. Kalede üst kattayım ya yaşadıklarım gördüklerim diyaloglar rehavet var ya. Böğüre böğüre ağlıyacağım... Hani bak bir tane şaka yollu hakkatten şaka yollu bir hani tespit etmiştim ya sana. Konuşmamız lazım yani yüz yüze, yarın öbür gün. Çarşamba günü için hazırlık yapmaya devam ediyorum orda bir sorun yok. Tamam yeni gelenleri işte kalan sağlar bizimdir hesabı toplamaya çalışıyorum bunu söylediğimde mesela bunu söylediğim de şu an da konuştuğumuz meseleyi tamam ben de gençlik kollarından birkaç kişiyi yollayayım oldu cevap. Burnunun dibinde diyorum ne haltlar beceriyor, yok mu senin ekibin adamın bir belden vurma ekibi de sen kur diyorum ya bu kadar basit. Yok işte diyor bende. Ya bütün gün üç ilk üç danışmanıyla birlikteydim onların odasındaydım yok öyle bir şey. Sana bir şey söyleyeyim mi ben bütün bunları kaydettim yasal değil, yaptığım etik değil ama kaydettim.
 
Gün: 21.03.2011... Saat: 21.57
 
4 yıl önceki toplantı gizlice kaydedilmiş
 
Soruşturma kapsamında Odatv internet sitesinin adresinde yapılan aramada ele geçirilen bir DVD ve CD’de bulunan ve gizlice çekildiği anlaşılan bir kayıt iddianamede yer aldı. 72 numaralı CD ve 69 numaralı DVD’nin içeriğindeki çok net olmayan görüntülerin 2007 yılında çekildiğinin anlaşıldığı ve üç ayrı video dosyasının olduğu anlatıldı. Video dosyalarının ikisinde 2007 yılında bir AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ile dönemin bazı bakanlarının ofis şeklindeki bir odadan çıkıp ahşap merdivenlerden bir üst kata çıktıklarının görüntüsünün yer aldığı vurgulandı. Üçüncü video dosyasında ise adı geçen kişilerin merdivenlerden çıktıktan sonra yemek için masaya oturdukları ve yemek sırasındaki konuşmalarının kaydedildiğinin anlatıldığı iddianamede tüm bu görüntü ve ses kayıtlarının gizli bir şekilde çekildiğinin altı çizildi.
 
Boğaziçi’nin teknik raporu delil kabul edilmedi
 
İddianamenin “toplanan deliller” bölümünde ise soruşturma devam ederken şüphelilerin avukatları aracılığıyla başvurusu üzerine Boğaziçi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi tarafından hazırlanan teknik raporun da bilirkişiler tarafından incelendiği ancak söz konusu raporun “delil” kabul edilmeyeceğine de yer verildi. Savcı Seçen, “Teknik Raporun ilgili dijital medyaya ait imaj üzerinden yapılan bir incelemeye dayanmadığı, imaj olmadan yapılan işlemler veya varsayımlarla yapılan yorumların adli bilişim incelemesi olamayacağı” değerlendirmesinde bulundu.
 
Geçerliliği yok
 
Kullanılan “Active Un” adlı programın adli bilişim incelemelerinde delil bütünlüğünü bozabileceği ve uluslararası geçerliliğinin olmadığı da vurgulandı. Ayrıca söz konusu programın “Silinme Tarihi” olarak verdiği tarihin “Son Erişim Tarihi” bilgisi olduğu, ele geçirilen örgüt dokümanlarının bazılarının birden fazla şüphelinin bilgisayarında tespit edildiği anlatıldı.
 
Adli vakalarda kullanılmaz
 
Bilişim uzmanı Cem Günal “Active Un” programının adli bilişim vakalarında kullanılamayacağını, bu durumlarda sadece adli bilişim (computer forensics) programları kullanılabileceğini belirtti.
 
vatan