İlkadım ilçesinde yaşayan ve 1989 yılında pilot brövesi alan Aytekin  Turgut, aynı yıl THK'nin hurdaya ayırdığı 1950 model Piper PA tipi uçağı satın  aldı.

Parçalara ayırdığı uçağı vinç yardımıyla üç katlı binanın terasına  çıkaran Turgut, yaklaşık 8 ay süren çalışma sonucu uçağı orijinaline uygun  şekilde onarıp birleştirdi.

Çalışır hale getirdiği uçağı yine vinç yardımıyla binadan indiren  Turgut, eski Samsun Havalimanı'na götürdü.

Sonraki yıllarda uçağını Samsun Üniversitesi Sivil Havacılık  Yüksekokulu pistine aktaran Turgut, o günden bu yana fırsat buldukça uçağıyla  gökyüzünde süzülmeyi sürdürüyor.

Samsun Sportif Havacılık Kulübü üyesi de olan Turgut, gençlerle bir  araya gelerek tecrübelerini onlara aktarıyor.

"En büyük hayalim pilot olmaktı"

Aytekin Turgut, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uçmanın en büyük  tutkusu olduğunu, hayallerinin peşinden gidip uçak edindiğini söyledi.

Turgut, "Çocukluğumdan beri en büyük hayalim pilot olmaktı. Uçmayı çok  seviyorum. Diş hekimi olduktan sonra boş zamanlarımı hayalim olan uçma ile  değerlendirmek istedim." dedi.

THK'den aldığı hurda uçağı ayağa kaldırmak için uygun mekan olmaması  nedeniyle evinin terasında çalışma yaptığını anlatan Turgut, uçağı baştan aşağı  yenileyerek uçar hale getirdiğini belirtti.

Turgut, bu çalışmalar sırasında teknisyen arkadaşlarından da yardım  aldığını aktardı.

"Her parçasını tek tek elden geçirdim"

Uçağı terasta onardığına kimsenin inanmadığına ifade eden Turgut,  şöyle devam etti:

"Aldığımda uçak çok kötü durumdaydı. Her parçasını tek tek elden  geçirdim. Bu sürede en büyük yardımı eşim ve çocuklarımdan gördüm. Onlarla  birlikte çalıştık. Muayenede hastam olmadığı zamanlar koşarak eve gelip terasa  çıkıp uçağı onarmaya çalışıyordum. Uçağın kanatlarının montajını havaalanında  yaparak ilk uçuş denemesini yaptık. Başarılı olduktan sonra düzenli olarak uçmaya  başladım. İlerleyen yaşıma rağmen neredeyse 30 yıldır uçuyorum. Uçmak beni dinç  tutuyor. Son nefesime kadar sağlığım elverdiği sürece göklerde olacağım."

Turgut, uçma konusundaki merakının çocuklarına da geçtiğine işaret  ederek, bir oğlunun özel bir hava yolu şirketinde pilot olduğunu, diğer oğlunun  da fırsat buldukça yamaç paraşütüyle uçtuğunu kaydetti.