İnsanoğlunun erozyonla mücadele konusunda çaresiz olmadığına dikkat çeken Mehmet Özdemir, “Toprağımızı nasıl kullanmamız gerektiğini belirleyerek, Arazi Kullanım Planlaması uygulamalıyız. Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu"nun tüm maddelerini ödünsüz uygulamalıyız. Ovalarımızı "Tarımsal SİT" olarak ilan etmeliyiz. Toprağı koruyan, üretkenliğini sağlayan Toprak Su Teşkilatını kurmalıyız. Dünyamızda ve ülkemizde önlemler almak zorundayız. Ekonomik ve toplumsal çöküş birbirini destekleyerek yoksulluğa, çevrenin
bozulmasına toplumsal adaletsizliklere, hastalıklara ve şiddete yol açan bir girdap oluşturuyor. Çevresel bozulmayı durduramaz, yoksulluğu ortadan kaldıramaz, nüfus artışını istikrara kavuşturamazsak, çocuklarımızın dünyası ekolojik, ekonomik ve siyasal açılardan gerileyecek, yaşam koşulları çok ağırlaşacaktır” dedi.
Ekonomiyi yeniden yapılandırmak, doğal destek sistemlerini iyileştirmek, yoksulluğu ortadan kaldırmak, nüfusu ve iklimi istikrara kavuşturmak için önlemlerin alınması gerektiğinin altını çizen Özdemir, “Eko-ekonomiyi benimseyerek kötü gidişatın yönünü değiştirebilir, ülkemizi sürdürülebilir bir yaşam yoluna sokan nesil olabiliriz. Dünya kötülükler yüzünden değil, seyirci kalıp hiçbir şey yapmayanlar yüzünden tehlikeli bir yerdir. Doğal dengeyi bozan bizim neslimiz ve açlık başta olmak üzere üzerimizdeki türlü baskılar ise; yoksulluğu nasıl yok edeceğimizi planlamalıyız. Ağaçlandırmaya hız kesmeden devam etmeliyiz. Yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmeliyiz. Fosil yakıtlara dayalı yatırımlardan uzaklaşmalıyız. Ormanları, doğal dengeyi bozacak her türlü faaliyete son vermeliyiz. Aküferlerden aşırı su çekilmesini önlemeliyiz. Ormanların kesilmesini, ormanlık alanların daraltılmasını durdurmalıyız. Doğru bilgileri gazetelerimizde yazacağımız makalelerle paylaşmalıyız. Kendimizi çevre konusunda eğitmeliyiz. Tasarruf ve verimlilik konusunda yapmak istediklerimizi gösteren bir yol haritası oluşturmalıyız” diye konuştu.

EKOLOJİK SİSTEM ZAYIFLIYOR
Bu gidişatın uzun ömürlü olmayacağını, küresel ekonomiyi destekleyen ekolojik sistemlerin zayıflamakta olduğunu iddia eden Özdemir, şunları söyledi: “Eşikler hızla aşılıyor. Sosyalizm çöktü, çünkü piyasanın ekonomik gerçeği söylemesine izin vermedi. Kapitalizmde çökecek, çünkü piyasanın ekolojik gerçeği söylemesine izin vermiyor, ürün ve hizmetlerin fiyatlandırılmasında dolaylı maliyetleri göz ardı ediyor. Piyasa mantıksız, savurgan ve kendine zarar veriyor, fosil yakıta dayalı, otomobil odaklı ve kullan at üzerine kurulu. Hiç kimse yoksulluğu ortadan kaldıracak, iklimi istikrara kavuşturacak, yer kürenin kaynaklarını koruyacak imkanlara sahip olmadığımızı söyleyemez. Dünyamız ve ülkemizi açlıktan, cehaletten ve yoksulluktan kurtarabiliriz. Bilinmelidir ki; gerilemenin nedenlerinin birbirini tetiklemesi gibi, ilerlemeyi sağlayan unsurların da birbirini güçlendirebileceği. Ekonomik açıkların birbirimizden aldığımız borç, ekolojik açıkların ise gelecek nesillerimizden çaldıklarımız olduğudur” iha