Tarhan, dernek binasında düzenlediği basın toplantısında, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Resmi Gazetede yayınlanarak, yürürlüğe giren Alt Yapı ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesinde Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmeliği'nin ardından belediyelerce katı atık ve atık su ücretlerine zam yapıldığını hatırlattı.
Bunun şehirlerde yaşayan tüketicilere için ek bir vergi niteliğinde olduğunu savunan Tarhan, Aydın'da da daha önce 2 lira olan katık atık ve atık su bedelinin, 10 liraya çıkarıldığına işaret etti.
Tarhan, yönetmelikle yapılan düzenlemede, tüketicilerin farklı konumları, hane halkının gelir durumu ve hanede yaşayan kişilerin sayısı göz önüne alınmadan herkese eşit oranda bir bedel çıkarılmasının özellikle dar gelirli tüketiciler aleyhine haksız bir sonuç doğurduğunu, ayrıca Aydın Belediyesince belirlenen ücretin Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunu öne sürerek, şunları kaydetti:
''Aydın Belediyesince belirlenen maliyetin, neden ortalamanın üstünde olduğu hususu ikna edici bir şekilde açıklanmamıştır.
Bunun yanında yasaları ve yönetmelikleri hazırlayan siyasiler kendilerinin hiçbir sorumluluğu yokmuş gibi beyanat verirken, belediyeler de bu durumu kendilerine gelir kapısı olarak görüyor. Olan tüketiciye olmaktadır. Madalyonun ön yüzünde yasa ile vatandaşa ek bir vergi getiren siyasilerin sorumluluğu vardır. Sadece katı atık ücretleri değil, kaçak kullanım bedelinin elektrik faturalarına yansıtılmasından telefon faturalarında sabit ücret ve diğer kalemlere ve pek çok tüketim maddesine konan dolaylı ve dolaysız yüksek vergiler tüketicilerin omzuna binmiştir.''