Türk Yerel Hizmet-Sen Genel Başkanı İlhan Koyuncu, Türkiye Kamu-Sen Aydın İl Temsilciliği tarafından Sevgi Yolu"nda düzenlenen basın açıklamasına katıldı. Basın açıklamasında Türkiye Kamu-Sen Aydın İl Temsilcisi Rıdvan Naci Devli ve Türkiye Kamu-Sen"e bağlı sendikaların şube başkanları ile sendika üyeleri de hazır bulundu.
Katılımcılar adına ortak basın açıklamasını okuyan Türk Yerel Hizmet-Sen Genel Başkanı İlhan Koyuncu, kamu çalışanlarına “25 Kasım'da iş bırakmaya hazır olun” çağrısında bulunarak, “Mevcut mevzuat çerçevesi, gerek kamu gerek özel sektör açısından başta örgütlenme, grev ve toplu sözleşme hakkı konuları, Avrupa Birliği standartları ve ILO sözleşmelerine uymamaktadır. Kamu çalışanlarına yönelik sarf edilen "size grevli ve toplu sözleşmeli sendikal haklar vereceğiz, daha ne istiyorsunuz" sözünün üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen bu konuda tek bir somut adım bile atılmaması, bu hakkın hükümet tarafından verilmeyeceğinin bir göstergesidir. Bu nedenle, "hak verilmez, alınır" düsturuyla Türkiye Kamu Sen 25 Kasım 2009 Çarşamba günü, Türkiye genelinde bütün iş kollarında 1 günlük uyarı niteliğinde iş bırakma eylemine gidiyor” diye konuştu.

Kamu çalışanlarına seslenerek “Grevli ve toplu sözleşmeli sendikal haklarımızı elde etmek, ekonomik soykırımdan kurtulmak için, gelin üretimden gelen gücümüzü kullanalım. Kamu çalışanlarına şaşı bakan hükümete bir ders verelim” diyen Koyuncu, bir takım çevrelerin grevin başarısızlığı için çaba harcadığını ileri sürerek, “Bir takım çevreler eylemimizin başarılı olmaması için; işe gelmemenin suç olduğunu yayarak kamu çalışanlarının eyleme katılımını önlemeye çalıştığı anlaşılmaktadır. Sendikal faaliyetlere katılmanın kanunen güvence altına alındığı ve sendikal faaliyetlerin kısıtlanamayacağı, Danıştay 12. Dairenin 2004/4148 karar no ve 2004/4209 esas nolu kararıyla sabittir. Danıştay'ın kararı aynen şöyledir; "657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/C-b maddesinde; özürsüz olarak bir veya iki gün göreve gelmemek fiili aylıktan kesme cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır" Olayda; davacının, üyesi bulunduğu sendikanın yetkili kurullarınca alınan karara uyarak kamu görevlilerinin içinde bulunduğu mali sıkıntıların kısmen düzeltilmesi ve kamuoyunca bilinen bu sıkıntıları yine kamuoyuna anlatarak desteğinin sağlanması amacıyla 11 Aralık 2003 tarihinde 1 gün göreve gelmemek eylemini gerçekleştirdiği anlaşılmıştır. Bu durumda, sendikal faaliyet kapsamında bir gün göreve gelmemek fiilinin mazeret olarak kabulü gerektiğinden, 657 sayılı kanunun 125/C-b maddesinde öngörülen "özürsüz olarak bir gün göreve gelmemek" fiilinin sübuta ermediği sonuç ve kanaatine varıldığından, disiplin suçu teşkil etmeyen eylem nedeniyle davacı hakkında tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır” şeklinde konuştu./iha