Marmara Belediyeler Birliği"nin geleneksel eğitim seminerlerinde bu hafta Eğitmen-Spiker Sırrı Er"in katılımıyla "Etkili ve Güzel Konuşma Sanatı" konusu işlendi. Eğitimde, beden dili, topluluk önünde hitabet ve diksiyon konularına da değinildi.
“TEKNOLOJİNİN BÜYÜK SUÇU VAR”
Aile içi iletişimde sıkıntı yaşanmasında ilerleyen teknolojinin büyük suçu olduğunu belirterek sözlerine başlayan Sırrı Er, “İletişim mecraları sürekli artıyor. Radyo, televizyon, telefon ve internete, belki gelecek senelerde yenileri de eklenecek. İnsanlar arasında iletişimin sorunu olmasında, teknolojinin büyük suçu var. Çoğu evde iki televizyon bulunuyor. Annenin dizide, babanın maç başında, çocuğun laptopta olduğu bir ailede iletişim sıkıntısı yaşanmaması sürpriz olur” diye konuştu.
“DOĞRU KONUŞMANIN TEMELİNİ, DOĞRU YAZMAK OLUŞTURUR”
Sırrı Er, açıklamalarının devamında, “Konfüçyüs, "Bir milleti yok etmek istiyorsanız, o milletin dili ile başlayın" diyor. Türkçe"ye sahip çıkmazsak dilimiz elden gidecek. Elektronik eşyaların çoğunda, neden Türkçe kılavuz olmadığını kendimize sormalıyız. Almanlar, İngilizler, Fransızlar dillerini koruyarak, bilseler de birbirlerinin dillerini konuşmuyor. Dilimize ilk önce evimizde sahip çıkarak, çocuklarımızı eğitmeli, uyarmalıyız. Konuşmamız, ailemizi, muhitimizi, eğitimimizi ve genel kültürümüzü belli eder. Düzgün Türkçe anne babayla başlar, bakkal ve manavla devam eder. Yazım dilimize ve üslubumuza da dikkat etmeliyiz. Doğru konuşmanın temelini, doğru yazmak oluşturur” dedi.
“ÖĞRENİLMESİ GEREKEN İLK DİL, TATLI DİLDİR”
Uzman Eğitmen Sırrı Er, “Gerek topluluk önündeki hitabet ve sunumlarınızda, gerekse günlük konuşmalarınızda "aaaaa", "eeeeeee", "ıııııııı" gibi asalak sesler kullanmayın” derken, Barış Manço"nun "öğrenilmesi gereken ilk dil, tatlı dildir" sözünü de hatırlattı. Sırrı Er, söz söyleme sanatına vurgu yapan, “İnsan dilince değişir kader; ya yurda baş olur, yada baş gider” ve “Ne yumruktan, ne kılıçtan iz kalır; insan ölür arkasından söz kalır” sözlerini hatırlatarak konuşmasını tamamladı.