Aydın"da 2 gün devam edecek glokom halkın bilgilendirilmesi ve göz taraması kampanyası vatandaşlar daha ilk günden yoğun ilgi gösterdi.

Sabah erken saatlerinde Aydın merkez Atatürk Meydanı"na gelen “Glokoma Göz Yummayın” TIR"ı, gerekli hazırlıkların yapılmasının ardından glokom halkı bilgilendirme ve göz taraması çalışmalarına başladı. Erken saatlerden itibaren muayene için başvuru yapan vatandaşların bilgi ve şikayetleri görevliler tarafından anket formuna doldurulurken; bilgilerin toplanmasının ardından vatandaşlar tek tek muayeneden geçirildi. Kampanya boyunca, dünya üzerinde ikinci sırada yer alan ve önlenebilir körlük nedeninden biri olan glokom hastalığına (göz tansiyonuna bağlı hastalık) dikkat çekmek ve toplumun bilgilendirilmesini hedefleniyor.

Glokom Halkı Bilgilendirme ve Tarama Kampanyası kapsamında yürütülen çalışmalar hakkında bilgiler veren Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Volkan Dayanır, “Türk Oftalmoloji Derneği, Türkiye"de glokom (göz tansiyonu) hastalığının halkımızca anlaşılması, bu konuda toplum genelinde bilinçlenmenin artırılması, glokom hastalığında erken teşhisin sağlanması ve Türkiye"nin glokom profilinin çıkarılması amacıyla 5 Kasım 2009- 5 Ocak 2010 tarihleri arasında 15 ilde 16 ayrı noktada proje içerisinde yaklaşık 6 bin kişinin ücretsiz göz taramasını gerçekleştirecektir” dedi.

Dayanır, glokom hastalığı ile ilgili önemli noktalara değinerek, “Göz doktoru tarafından yapılacak düzenli kontrol ve muayeneler glokomun saptanmasında en iyi yoldur. Göz doktorunuz tarafından yapılan erken teşhis ve tedavi, glokomun yol açabileceği körlükten koruyacaktır” diye konuştu.

Dayanır, glokomun tam olarak iyileştirilemeyeceğine ancak düzenli tedaviyle kontrol altında tutulabileceğine değinerek, tedavi seçeneklerini ilaç ve cerrahi tedavi olduğunu kaydederek, şunları söyledi: “Araştırma sonuçları, kişilerin bu kadar önemli bir hastalığı bilme oranının çok düşük olduğunu göstermektedir. Glokom hastalarının bile kendi hastalıkları, tedavisi ve olası riskleri konusunda yeterince bilgi sahibi olmadığını görüyoruz. Bizleri kaygılandıran bir diğer nokta ise daha yüksek risk altındaki kişilerin nerede ise yarısının kontrol için en az yılda bir kez bile doktora gitmediği gerçeğidir. Burada önemli olan nokta hastaların gerekli tedaviyi almazlarsa kör olacaklarını bilmemeleridir”