Ne zaman koalisyonlarda ortak oldularsa dengeleri, istikrarı, huzuru altüst ettiler. Bugün de tahrik siyaseti üretiyorlar. Huzura, birliğe, bütünlüğe kastediyorlar

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet Meydanı"ndaki toplu açılış töreninin ardından Burdur Belediyesi"ni ziyaret etti. Burada Başbakan Erdoğan"a yöresel çalgı "sipsi" hediye edildi. Erdoğan sipsiyi çalmaya çalıştı.

AHMET İSTEK, ONUR ÖZKAN Burdur DHA

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün Burdur"da Cumhuriyet Meydanı"nda yaklaşık 5 bin kişiye hitap etti. Erzurum"da başlayan 25. Uluslararası Üniversiteler Kış Oyunları açılış törenine davet edilmesine rağmen gelmeyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu"nu eleştirerek şöyle konuştu:
YÜREK GEREK: Keşke gelseydi, keşke Erzurum"daki o muhteşem yatırımları görebilseydi. Keşke Erzurum"daki o muhteşem coşkuya, heyecana, sevince, bütün Türkiye ile birlikte o da tanık olabilseydi. Görmeye göz gerek, hissetmeye yürek gerek. Sevinci, heyecanı paylaşmaya engin bir gönül gerek. Bunlar, bu muhalefet, hiçbiri, milletin heyecanını, sevincini paylaşmayı beceremezler. Bunlar, hizmeti de, hizmeti takdir etmeyi de beceremezler. Bunların tek yaptığı vardır, o da bozmak.
BIRAKIP KAÇTILAR: Bunlar ne zaman geldilerse, ne zaman iktidarın bir ucundan tuttularsa bozdular. Beş yıl iktidara tahammül edemediler, 4 yıllık iktidar dönemlerine tahammül edemediler, hemen bırakıp kaçtılar. Bunlar ne zaman koalisyonlarda ortak oldularsa Türkiye"nin tüm dengelerini, istikrarını, huzurunu alt üst ettiler. Bugün de bunu yapıyorlar. Bugün de tahrik siyaseti üretiyorlar. Bugün de huzura, birliğe, bütünlüğe kast ediyorlar.
EŞKIYA MISINIZ?: CHP"li milletvekilleri biraraya gelerek bir bildiri yayınladı. Dikkatinizi çekiyorum, halkı, sokak sokak, mahalle mahalle direnmeye çağırıyorlar. Böyle bir sorumsuzluk olur mu? Siyasi parti değil, sanki yol geçen hani. Sabah erken kalkan bildiri yayınlıyor, her kafadan farklı bir ses çıkıyor. Birinin söylediği, diğerininkini tutmuyor. Partisine sahip çıkamayan, partisinde disiplini, üslup birliğini sağlayamayan bir genel başkan Türkiye"ye ne verebilir? Sokak sokak, mahalle mahalle direnmek ne demek? Eşkıya mısınız siz? Ne zamandan beri eşkıyalık, anarşi CHP"nin politikası haline geldi?
GÜÇLERİ YETMEZ: Bunların gücü siyasi rakipleriyle baş etmeye yetmez. Bunlar sürekli başka güçlerden, hukuksuzluktan medet umarlar. Kusura bakmayın beyler, o devirler geride kaldı. Bugün millet reyine sahip çıkıyor. Millet bugün bizzat demokrasiye sahip çıkıyor. Gücünüz yetiyorsa 4.5 ay sonra sandık önümüze gelecek. İşte mahalle, işte sandık. Neymiş yargı kuşatılıyormuş, neymiş yargı siyasallaştırılıyormuş. Yargı siyasallaşmıyor, yargı kuşatılmıyor, yargı Ak Parti"nin kontrolüne geçmiyor. Tam tersine yargı, milletin yargısı haline geliyor. Yargı, CHP"nin tahakkümünden kurtuluyor, yargı, "Onama mı istersin, bozma mı istersin?" diyen yargıçların elinden, vicdanıyla karar veren yargıçların eline geçiyor.



ACI ÖRNEKLER:
Tahrik siyasetinin acı örnekleri geçmişte çok yaşandı. 1980 öncesinde Kahramanmaraş"ta, Çorum"da, tüm oralarda meydana gelen acı olaylar işte bu zihniyetin, bu sorumsuz zihniyetin, bu tarz tahriklerin ürünüdür. 1980 ve öncesinde sokağa dökülüp kardeşine, komşusuna kurşun atanlar, işte böyle zihniyetlerin tezgahına gelmiş, böyle zihniyetlerin tahrikiyle hareket etmiş, oyunlarına kanmış kişilerdir. Sivas, Gazi Mahallesi olayları işte bu gözünü kan bürümüş, muvazenesini kaybetmiş kişiliklerin, onların tahriklerinin ürünüdür. Bunlar kardeşlikten, dayanışmadan, huzur ve istikrardan rahatsızlar. Bunlar, aynı sorumsuz tavrı 1960 yılında merhum Adnan Menderes"e karşı göstermişlerdi. Demokratik yollarla, milletin teveccühüyle sandıkta iş başına gelemeyeceklerini anlayanlar, tahrikle iktidara gelebilmek için toplumun bir kesimini galeyana getirdiler.