Tedaviyle kapanmayan yaraların üzerine sıkılan sprey, allojen (bir başkasına ait olan) deri hücreleri içeriyor. Spreyden sıkılan deri, yaranın üstünü kapatmaktan ziyade içerdiği büyüme faktörleri sayesinde hasarlı dokuda rejenerasyon (yenilenme) sürecini tetikliyor.

Sprey için, yeni doğanların sünnet derisinden elde edilen hücreler kullanılıyor. Bu hücrelerin gelişimi, gama ışınları yardımıyla durduruluyor.

Lancet dergisinde yayımlanan araştırmada, sprey, KVY'ye bağlı bacak ülseri olan 228 hasta üzerinde denendi.

En az altı hafta, en fazla iki yıldır, 2 ile 12 santimetrekare büyüklüğünde açık yaraları olan hastaların bir grubuna, sprey tedavisi uygulandı, diğerine geleneksel tedavi yöntemleri.

Spreyin uygulandığı tüm yaralarda, kontrol grubuna oranla daha fazla iyileşme sağlandı. Yaraların kapanma oranı ise yüzde 70'e ulaştı. Açık yaranın çapı küçüldükçe, iyileşme oranı da arttı.

Araştırmayı yürüten Miami Üniversitesi bilim adamlarından Prof. Robert Kirsner, venöz yetmezliğine bağlı bacak ülserlerinin yüzde 60-70'inin, bu yöntemle tedavi edilebileceğini, deri nakline gerek kalmayabileceğini belirtti. AA