Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Aydınpost'a abone olun

Aydınpost'a Google News'te abone olun

Spor Arena Dış Haberler - Avrupa Futbol Şampiyonası'nda B Grubu'nda Danimarka ile Finlandiya arasında oynanan mücadelenin 42. dakikasında kalp krizi geçiren ve dakikalarca süren kalp krizinin ardından hayata tutunan Christian Eriksen'in travmatik rahatsızlığının yankıları sürüyor.

Sahada yere yığıldıktan sonra yaklaşık 10 dakika kalp masajı yapılan ve sonrasında sedye ile sahadan çıkarılan 29 yaşındaki futbolcu, tüm futbol dünyasının yüreğini ağzına getirmişti. Eriksen'in Tottenham'da oynadığı dönemde kardiyalogluğunu yapan Prof. Dr. Sanjay Sharma, yıldız oyuncunun teknik olarak birkaç dakikalığına öldüğünü söylemişti.

İngiltere Ulusal Haber Ajansı'na konuşan Sharma, "Açıkçası yere yığıldığı esnada birçok şey ters gitti ancak onu geri döndürmeyi başardılar. Burada esas sorulması gereken şey şu: Ne oldu ve neden oldu? Şu an durumu iyiye gittiği ve uyandığı için memnunum ancak bir daha futbol oynayabilir mi? Açıkçası bilmiyorum. Net bir şey söylemeden önce şunu göz ardı etmemek lazım: Eriksen birkaç dakikalığına da olsa öldü ancak uzmanlar onun bir kez daha ölmesine izin verirler mi? Kesinlikle hayır" demişti.



The Athletic, Prof. Dr. Sanjay Sharma'nın, "Eriksen teknik olarak birkaç dakikalığına öldü" cümlesindeki birkaç dakikanın saha içindeki ve tribündeki tanıklarıyla konuştu. Kağıt üzerinde birkaç dakika olabilir ancak yaşayanlar için o uzun saniyeler nasıl geçti?

DOKTORLAR KARDEŞ ÇIKTI, YAKIN ARKADAŞLARI O ANLARI ANLATTI

Christian Eriksen'e ilk profesyonel müdahaleyi yapan doktorlar Morten Boesen ve Anders Boesen ile başlayalım... Önce bu iki kahramanı biraz yakından tanıyalım ve ardından bu ikilinin yakın dostlarının verdiği röportaja geçelim...

Morten Boesen, 2004 yılından bu yana FC Kopenhag'ın kulüp doktoru. Sağlık departmanının başında bulunan Boesen, hem tedavilerle hem de cerrahi müdahalelerle ilgileniyor. 2019 yılının Mart ayından itibaren Danimarka Futbol Federasyonu'nun verdiği izinle milli takım düzeyinde çalışıyor.

Morten Boesen'in Cristian Eriksen'e ilk müdahaleyi birlikte yaptığı diğer doktor ise kardeşi Anders Boesen... O da ağabeyi gibi FC Kopenhag'ın sağlık ekibinde çalışıyor. Acil durumlarda yardımına başvurulacak bağımsız hekim statüsünde UEFA tarafından stadyum doktoru olarak akredite edilmişti.

İki kardeş ayrıca eski profesyonel badminton oyuncusu. Özellikle Anders Boesen, kariyerinin en parlak döneminde dünya 3 numarası olmayı dahi başarmış...

Boesen kardeşlerin ismi açıklanmayan yakın dostu o anları şöyle anlatıyor:

Aslında günlük işleri sakatlıklarla ilgilenmek, oyuncuların dizlerini tedavi etmek... Hayat kurtarmak değil... Ancak o anlar yaşandığında ikisi de hazırdı. Morten çok net bir doktordur. Hangi konuda iyi olduğunu bilir ve yalnızca bildiği konular hakkında konuşur. Bu yüzden basın toplantısında kalp krizi konusunda spekülasyona sebep olabilecek söylemlerde bulunmaktan kaçındı.




Günün kahramanlarından olan Simon Kjaer'in yakın arkadaşı ise tecrübeli oyuncunun sahada ayaklarının gitmediğini ailesine söylediğini anlatıyor ve bu sebeple maçın yeniden başlamasının ardından oyundan alındığını aktarıyor:

"Stadyumda bulunan hiç kimsenin maçın oynanmasını istediğini sanmıyorum. Futbolcuları oynamaya zormaları gerçekten çok tuhaf bir karardı. Cumartesi akşamı ya da Pazar öğleden sonra oynatmayı teklif etmiş UEFA. Peki bu sağlıklı bir çözüm mü? Böyle bir şok yaşadığında fiziksel olarak bir şeyler yapmanın mümkün olmadığını herkes bilir. Kjaer maçtan sonra yalnızca annesiyle konuşabildi."




Tribünde bulunan ve Cristian Eriksen'in tedavisinin yapıldığı alanı doğrudan gören bir taraftar ise yaşananları böyle tasvir ediyor:

"Oyuncular Cristian'ın etrafında çember oluşturdular. İzlemesi çok zor bir görüntüydü. O tabloyu görünce durumun çok ciddi olduğunu anladık. Yalnızca Danimarkalı oyuncular değil Finlandiyalı oyuncular dahi ağlıyordu. Dakikalar çok uzun geliyordu. Danimarkalı oyuncuların 9'u çember oluşturmuştu, herkes olduğu yerde kalmıştı. Tribünden en az 16 bin kişi vardı ancak çıt çıkmıyordu. Çok dokunaklı anlardı. Derken birkaç taraftar Christian Eriksen tezahüratları yapmadı denedi ancak olmadı. Durdular. Hiçkimse ne yapacağını bilmiyordu. Sessiz kalmak mı yoksa ismiyle tezahürat yapmak mı ona iyi gelecekti? Hiçbir fikrimiz yoktu..."

Stadyumda kimliği açıklanmayan kulüp yetkilisi, tüylerini diken diken eden travmayı bu şekilde özetliyor:

Oyuncular Christian Eriksen'in etrafında kalkan oluşturunca onun için endişelenmeye başladık. Stadyumdaki birçok insan hayatta olup olmadığını dahi bilmiyordu. Ben bile birkaç dakika sonra sosyal medyadan öğrendim. Çok büyük sakatlıklar gördüm ancak bu yaşanan çok farklı bir duyguydu. Herkes böyle hissetti. Tüylerim diken diken oldu. Adeta silahla vurulmuş gibi yere yığıldı. İzleyenler anlam veremedi. Biletler tükenmişti, 16.500 taraftar vardın tribünlerde. Ancak duygusal olarak yaşadıkları travma sebebiyle stadı terk etmeye başladılar. Bazılarının kendi geçmişlerinde sevdiklerini kaybettikleri travmatik anılar olabilir. Aynı acı tetiklenmesin diye çıkmış olabilirler. Bazıları da maç devam etmez düşüncesiyle ayrıldı.




Finlandiya Kaptanı Tim Sparv, ilk başta yaşananları anlayamadıklarını ve akıllarına gelen tek şeyin ayak altından çekilmek olduğunu anlatıyor:

Christian Eriksen'e faul yapıldığını ya da birine kayarak müdahale ettiğini sandım. Ancak 5-10 saniye sonra oyuncuların ona doğru konuştuğunu gördük. İyi olup olmadığını, nefes alıp almadığını kontrol etmek için yanına koşuyorlardı. Ve birkaç saniye sonra şöyle bir his oluştu; "Lanet olsun! Neler oluyor?" Daha önce böyle tablolarla karşı karşıya kalmış olabilirsiniz ancak yine de en kötü senaryonun yaşanmasından korkuyor insan. Neler olduğunu anlayınca işler daha strestli ve şok edici hale geldi. İlk aklımıza gelen ortalıktan çekilmek ve yedek kulübemize gitmek oldu. Kendi aramızda yaşananları anlamlandırmaya çalışırken bir yandan da hayatta olup olmadığına dair işaretler arıyorduk. Her şey çok uzun sürdü. Sonra kalp masajı yapmaya geçtiler. Herkes için çok travmatik bir tecrübeydi. Tribünlerdeki kalabalığın arasında çocuklar vardı. Umarım herkes ihtiyacı olan psikolojik desteği alabilir. Çünkü uzun süre herkesin aklında kalacak... Maçın hakemi tüm yaşananların ortasındaki kilit isim olabilir. Çok sakin kaldı ve bizimle empati kurabildi. Herkesle kurduğu iletişim ve yaşananları ele alış biçimi bana fantastik geldi. Onu ve meslektaşlarını tebrik ediyorum. Onlar için de çok zor bir tecrübeydi.

Christian Eriksen'in iyi olduğunu gösteren il fotoğrafı çeken Friedemann Vogel, tarihe geçecek ikonik pozun hikayesine şöyle anlatıyor:

Uluslararası ajanlara hizmet veren havuz adına çalışan bir fotoğrafçı olarak bu rahatlatıcı ve yaşamsal fonksiyonlara dair umut veren kareyi yayınlamaya karar verdim. Ajansların ve editörlerin bu kareyi kullanıp kullanmama kararını tamamen onlara bıraktım. Fotoğrafı gönderdikten birkaç dakika sonra birçok teşekkür mesajı aldım. Ben insanlara her şeyin iyi olacağına dair umut vermiş oldum. Teşekkürlerin yanı sıra hakaret edenler ve kızanlar da oldu. İşimle ilgili her türlü eleştiriyi kabul ederim ancak saygı ve ahlak çerçevesinde olmalı. Eğer çektiğim fotoğraf birilerini üzdüyse samimiyetle özür dilerim.




Stadyumda maçı izleyen bir diğer kimliği açıklanmayan taraftar ise, Danimarkalı oyuncunun sağlık durumuna dair açıklamanın 40 dakika sonra yapıldığını ifade ediyor:

Biz çok uzun zaman Christian Eriksen'in durumuna dair bilgi alamadık. Belki 40 dakika sonra hoparlörlerden durumunun stabil olduğunu anons ettiler. Duyar duymaz herkes alkışlamaya ve tezahürat etmeye başladı. Çok güzel bir andı. En güzeli ise Finlandiyalı taraftarların yaptığıydı. Christian Eriksen sedyeyle sahadan çıkarılırken Finlandiyalılar Christian, biz Eriksen diye bağırıyorduk. Çok duygusal bir sekanstı. Elimizde biralarımız ve atıştırmalıklarımız vardı ancak yaşananlardan sonra kahve içmek istedik. Bir tek o geldi içimizden. Ancak stadyumda kahve kalmamıştı. Herkes kahve içmeye başlamış bu travmadan sonra.