aydınpost köşe yazarı Ahmet Gözen, 8 Aralık 2007 tarihli Hürriyet'in konu ettiği Söktaş Tekstil Sanayi'nin açıklamasıyla gündem yaratmaya devam ediyor.

Tariş ve ziraat odalarının tepkilerini merak ettiğini dile getiren Ahmet Gözen'in konu ettiği haber metni şöyle:

Söktaş Tekstil Sanayi, gömleklik kumaşta öne çıkardığı "yaratıcılık ve tasarım"la İtalyanlar"ı da geçip, dünya liderliğine soyundu.

Söktaş Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Muharrem Kayhan, "Kamyon kamyon mal satmayı bıraktık. Çok özel üretimler yapıyoruz. Böylece fiyatlarımızı ikiye katladık. Bizim kumaşlarımızı 90-100 dolardan ucuz gömlekte göremezsiniz" dedi.


TEKSTİLİN diğer alanlarından adım adım çekilip, gömleklik kumaş üretimine odaklanan Söktaş Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş., "ipliği boyalı gömleklik kumaşta dünya liderliğine" soyundu. Aydın Söke"de yıllık 14 milyon metre kumaş üreten Söktaş, yaratıcılık ve tasarımı öne çıkarıp, bu sayede fiyatlarını yükselterek, İtalyanlar"ın karşısına dikildi. Söktaş Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Muharrem Kayhan, "Artık kamyon kamyon mal satmak yerine her müşteriye özel, gerekirse metreyle bile kumaş satıyoruz. Geçmişte 3 dolara sattığımız gömleklik kumaşımızın metresi ortalama 6.5 dolara gidiyor. Bizim kumaşlarımızı 100 dolarlık gömlekten aşağısında bulamazsınız" dedi.

BÜYÜK ÜRETİMİ BIRAKTIK: Muharrem Kayhan, geçmişte Söke"den dünyanın değişik noktalarına kamyon kamyon gömleklik kumaş gönderdiklerini hatırlatarak, şunları söyledi: "Biz artık klasik şekilde gömlek hammadesi olan kumaşı satmıyoruz. Biz aslında başta tasarım olmak üzere bir hizmet pazarlıyoruz. Her müşteriyle tek tek ilgileniyor, onların taleplerine göre özel üretim yapabiliyoruz. İsteyene birkaç metrelik kumaş da üretip gönderebiliyoruz. Böylelikle satışlarımız metre bazında yüzde 32, parasal tutar olarak da yüzde 40-45 arttı."

DOĞRU İŞ ÖLDÜRMEZ: Doğru stratejiler belirleyip, üretimi, pazarlamayı ona göre yönlendirmenin önemine dikkat çeken Muharrem Kayhan, şöyle konuştu: "Çoğunlukle tekstilin Türkiye"de ölmeye bayladığı üzerinde konuşuluyor. Doğru işler yaptığınız zaman bırakın ölmeyi, en iyi üretim sonuçlarına ulaşmanız bile mümkün. Biz bunu kendi örneğimizde gördük. Çünkü, sadece gömleklik ve bluzluk kumaşa odaklandık, bu yolda da yürüyeceğiz. Bu dönüşüm için çok büyük makine yatırımı yapmadık. Özellikle tasarıma ağırlık verdik, bu kadromuzu genişlettik. İstanbul"da Söktaş Pera tasarım merkezimizi oluşturduk."

DEMİR DEĞİL, İNSAN: İşin üretimi gerçekleştiren makinede, yani demir aksamda bitmediğine işaret eden Muharrem Kayhan, şunları dile getirdi: "Burada iş insan kaynağında bitiyor. Türkiye"de de bu kaynak var. Şu anda kumaş tasarımında bizden üstün bir tek İtalyanlar var. İtalyanlar 100 ise biz de 85-90"lardayız. Aramızda çok da büyük fark yok. Söktaş artık dünyada önemli bir kumaş markası oldu. Nitekim bizim kumaşlarımızı 90-100 dolardan aşağı fiyata satılan gömleklerde göremezsiniz."

800"DEN FAZLA MÜŞTERİ: Muharrem Kayhan, bir soru üzerine aralarında dünyanın önde gelen markalarının da bulunduğu 800"den fazla müşteriye gömleklik kumaş sattıklarını ifade ederek, "Söktaş Pera"da 150 binden fazla desenden oluşan zengin arşivimizi hem kumaş örnekleriyle, hem de dijital ortamda müşterilerimizin hizmetine sunuyoruz" dedi.

Ege pamuğu bize uymuyor Mısır pamuğu kullanıyoruz

Fabrikalarının Söke"de kurulu olmasına rağmen Mısır pamuğu kullandıkları dikkat çeken Söktaş"ın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Muharrem Kayhan, bu konudaki soruya şu yanıtı verdi:

Ege pamuğu 40 numaradan daha fazla incelmiyor. Bizim kumaşlar için elyafı daha uzun Mısır pamuğu ideal. Hem Ege"de, hem GAP"da denemeleri yapıldı, bizim kullandığımız tür pamuk olmadı.

Türkiye"de 1.8 milyon ton pamuk tüketimi var. Üretim ise 1.1 milyon ton düzeyinde. Yani, 700 bin ton ithalat söz konusu. Üretimin tüketimi ille de karşılaması söz konusu olamaz.

Sarkozy, bizim kumaştan dikilen gömlek giyiyor

Muharrem Kayhan, bir soru üzerine gömleklik kumaşlarını kullanan ünlü markalardan bazılarını, "Armani, Burberry, Dolce & Gabbana, Ermenegildo Zegna, Façonnable, Gucci, Hennes&Mauritz, Hugo Boss, Paul Smith, Ted Baker, Thomas Pink, Versace, Zara" şeklinde sıraladı.

Muharrem Kayhan, The Coca-Cola Company CEO"luğuna atanan yakın dostları Muhtar Kent, Fransa Cumhurbaşkanı Nikolas Sarkozy ile Singapur Başbakanı Lee Hsien Loong"un Söktaş kumaşlarından dikilen gömlek giydiklerini söyledi.

Bilgimizi paylaşmadık Hindistan"a biz gittik

SÖKTAŞ Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Muharrem Kayhan, bir soru üzerine Hindistan"a yatırıma nasıl ve neden karar verdiklerini şöyle anlattı: "Türkiye"den Avrupa"ya mal göndermek kolay ama Hindistan"a, Çin"e aynı sürede göndermek mümkün değil. Çin ve Hindistan giderek gelişiyor, o bölgeler de önemli pazarlar haline geliyor. Hindistan"la 7-8 yıldır ticaret yapıyorduk. Orada üretim yapıp, yakın çevresine de satış yapabileceğimizi öngördük. Tam bir ortakla anlaşmak üzereyken, kardeşim Hilmi"ye konuştuk, "bilgi birikimimizi kimseyle paylaşmayalım" kararına vardık. Oradaki yatırımımıza sadece IFC yüzde 11 dolayında ortak oldu. IFC"nin bu ortaklığı, "doğru yapılan tekstil yatırımını destekliyorum" anlamını taşıyor. Yatırımın ilk ayağı 2008 yılı yaz aylarında devreye girecek. Tesisin kalan bölümü tamamlanınca yatırım miktarı 83 milyon dolara, gömleklik kumaş üretim kapasitesi de 14 milyon metreye çıkacak."

Ucuz üretim yeri aramadık Türkiye"den asla gitmeyiz

MUHARREM Kayhan, "Hindistan"a üretim şartları daha ucuz diye mi yatırım yapıyorsunuz? Türkiye"deki üretiminizde bir küçülme olacak mı?" sorusunu şöyle yanıtladı: "Biz eğer ucuz üretim ortamı arasaydık, örneğin Mısır"ı düşünebilirdik. Hatta bize bu yönde soru soranlar da oldu. Bizim Hindistan"a gitmekteki amacımız ucuz üretim ortamı aramak değildi. Evet, Hindistan"da üretim Türkiye"ye göre biraz daha ucuz ama hedefimiz bu değildi. Ayrıca Söktaş, Türkiye"de üretimden asla vazgeçmeyecek. Buradaki makinelerimizi söküp, Hindistan"a götürmemiz bile söz konusu olamadı."

Fabrikaları kimse götüremez ama para bir düğmeyle gider

TÜRK Sanayicileri ve İşadamları Derneği"nin (TÜSİAD) eski başkanlarından olan Muharrem Kayhan, bir soru üzerine, bankacılık sektöründeki yabancı sermaye oranıyla ilgili şu yorumu yaptı: "Yabancı sermayeye asla karşı değilim. Hani derler ye fabrikaların altına 4 tekerlek koyup başka ülkeye mi götürecekler, gerçekten doğru. Nitekim yabancı sermayeye kapılarımız açık olmasaydı Muhtar Kent bugün Coca-Cola gibi bir devin CEO"luğuna yükselebilir miydi? Ancak, yabancı sermaye konusunda bankacılık sektörü için aynı rahatlıkta değilim. Sanki bankacılık sektöründe yabancı sermaye oranı bu kadar yükselmeseydi iyi olacaktı gibime geliyor. Çünkü, para dedğiniz şey fabrikalara benzemez. Bir düğmeye bastınız mı dünyanın öteki ucuna gidiverir."

24 milyon dolara süt hayvancılığına girdiler

7 YILDIR 300-400 baş hayvan kapasiteli bir çiftlikte bakteri sayısını 8 bine (AB ortalaması 50 bin bakteri) düşürerek süt üretimi yapan Kayhan Ailesi, 2006"da bu konudaki yatırımlarını daha da büyütecek adım attı. Söktaş Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hilmi Kayhan, Aydın"ın İncirliova ilçesinde 1500 dönümlük Efeler Çiftliği"nde başladıkları Sütaş Süt Hayvancılığı"nın bu yıl 2 bin 300 damızlık buzağı alımı gerçekleştirdiğini bildirdi. Hilmi Kayhan, 2008 ortasında süt üretimine başlayabileceklerini ifade ederek, gelecek yıl yatırım tutarlarının 24 milyon doları bulacağını vurguladı. Hilmi Kayhan, "Bu işin geleceği var. Hedefimiz hayvan varlığımızı 6 bin başa çıkarmak. O zaman yatırım tutarımız 50 milyon dolar dolayını bulur" dedi.
Hürriyet