Başbakan yardımcısı geçen hafta yaptığı açıklamada ülkedeki saldırıların devam edebileceğini, ancak ‘partili cumhurbaşkanlığı’nı içeren anayasa değişikliği teklifine referandumda ‘Evet’ çıkması halinde kesileceğini söylemişti.

‘Allah’ın izniyle bu millet kazanacak’

Samsun’da yaptığı konuşmada ‘terörle mücadele’ye dikkat çeken Kurtulmuş, ‘kararlılık’ mesajı verirken şunları söyledi: “Bu mücadelede hiç şüpheniz ve endişeniz olmasın, bu terör örgütleri ve arkasında bulunanlara silah desteği verenler, bunlara lojistik destek, istihbarat desteği ve hatta silah desteği verenler değil, Allah’ın izniyle bu millet kazanacak ve bu terör örgütleri diz çökecektir. Bu süreç içerisinde terör örgütleri elinden gelen her şeyi yapmaya gayret edecekler, bizde mücadelemizi sürdüreceğiz.”

‘CHP’li arkadaşlar doğru anlasınlar’

Başbakan yardımcısı, daha önce yaptığı açıklama nedeniyle CHP’li vekillerin kendisini ‘hedef alan’ beyanlarına da tepki göstererek, ‘referandum tavrı’nı ortaya koydu: “Bir kere daha söylüyorum, CHP’li arkadaşlar da doğru anlasınlar; inşallah bu millet referandumda ‘Evet’ dediği zaman terörle mücadeleye de ‘Evet’ demiş olacak. Terörle mücadelede de çok ciddi bir şekilde kararlılığını ortaya koyacaktır.”

‘Rejim değişikliği, yurttaşlık bilgisi dersidir’

Hükümet yetkililerinin sıklıkla dile getirdiği ‘rejim-sistem’ ikiliğine vurgu yapan Kurtulmuş, CHP’yi bu kavramların anlamını bilmemekle suçladı: “CHP’nin çokça gürültü çıkarttığı gibi yapılmak istenen bir rejim değişikliği değil, bir sistem değişikliğidir. Cumhurbaşkanlığı hükümet modeline doğru bir geçiştir. Rejim değişikliği deyince kusura bakmasınlar, yurttaşlık bilgisi birinci sınıf dersidir bu. Siyasal Bilgiler Fakültesi dersi falan da değildir.”

‘Ah CHP…’

Hükümet sözcüsü sözlerini şöyle bitirdi: “Rejim tartışması geride kalmıştır. Ah, keşke CHP, şimdi rejime bu kadar sahip çıktığını söyleyen CHP, şu Cumhuriyet rejiminin adam gibi yürütülmesine vesile olsaydı da tek parti döneminden şimdiki CHP’ye gelene kadar olan bu süreçlerde Cumhuriyetin, demokrasiyle taçlanması için gayret sarfetseydi, bugün bunları söyleme hakkına sahip olsaydı.”