İmamoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

OY FARKI 29 BİNDEN 14 BİNE DÜŞTÜ

Çok basit. Sayıyı net söyleyeyim. YSK'nın ilk açıkladığı veri 27 bin 899. Aradaki fark. Seçimin gecesi Sayın Binali Yıldırım 3 bin 700 oyla kazandım dedi. Ben de dedim ki: Biz seçimi yaptığımız hesaba göre, son düzeltmelere göre değişebilir, 17 bin civarında farkla kazandık dedim. Rakibimiz 18 bin oyla yanıldı, ben 3 bin oyla yanıldım. Çaldılar diyorlar ya: Biz 250 oy aldığımız sandıkta 0 oy yazılmış. Bakanın açıklaması var kıyameti koparmayalım da ne yapalım diyorlar.

Şöyle: Bilgisayara girerken 0 giriliyor. Bizim itirazlarımız oldu, AK Parti'nin itirazları oldu. 20 bine düştü. 13 seçim gördüm. Her seçimde olur. İnsani hata da kabul edebiliriz, abur cubur şeyler de olabilir. Bu 20 bine inerken her iki partinin de oyu yükseldi. İptal oylar, geçersiz oylar sayıldı. İptal oyların tekrar sayılması YSK tarihinde görülmüş şey değil. Altına yazıldı, üstüne yazıldı kabul edildi.

(Maddi hatalar niye Yıldırım'ın aleyhine) O bilgisayar başındaki insanların hatası. Kampanyada şöyle bir tanıtımımız vardı: CHP yukarıda, altta evet mührünün basılacağı yer. AK Parti ampülün üstüne bas demiş.

1 kişi karar vermiyor kurul karar veriyor geçerli mi geçersiz mi diye. Her sandıkta bu böyle. Sayısal baktığımızda Binali bey'e de bana da haksızlık yapılmış. Neyi aradığınızı anlamaya çalışıyorum. 11 bin öbür tarafta, 16-17 bin oy diğer tarafta var. Bana da ona da haksızlık yapılmış. Çaldılar kime?

YSK'NIN KARARI BENİ ŞAŞIRTMADI

''YSK'nın seçimi iptal edeceğini düşünmemi istedi birçok kesim. Rakibimiz, karşıt görüş. Ben İstanbul'a hizmet etmek istedim. 24 saatin hiçbir evresinde seçeneği gündemime almadım. İşime baktım. Türkiye'nin demokrasi süreci adına bir temenni. 'Bunu yapamazlar' zihnimin bir köşesinde var. Beni bu alana çekmek isteyeceklerini düşündüm. İşime baktım. Şaşırmadım. Benim bir analizim var elbette sürece dair. Demokrasi adına öfke duydum.''

OYLARIN TAMAMININ SAYILMASI

"Çıktım dedim ki YSK bir karar mı aldı? Çok adil bir tavır hem de benim ki... Haydin hem ilçeleri hem de meclisleri de yenileyelim. Dedim mi dedim. Saymaktan daha evla. Yine sandığa gidelim, millete gidelim. Önce dediler ki zamanında itiraz etmediler. Hayır ettik! Dedik ki 39 ilçede tekrar seçim yapalım. Sonra ne dediler? 25 ilçede seçim sonuçlarına etki edecek bir sorun yok dediler. Muhtarda sorun yok, meclis üyelerinde sorun yok, ilçe belediye başkanlarında sorun yok ama büyükşehire gelince sorun başladı.

SAMANYOLU TV'DE ÇALIŞMA

Ben hayatımda bir tek kendi şirketlerime hizmet ettim. Özür diliyorum ama sayın Cumhurbaşkanı çalıştığı kurum diyor. Siz buraya çağırdınız. Çalışan mıyım burada. Konuğum. Profesyonel değil. Trabzon'u temsilen.Ahmet Ağaoğlu'da oradaydı. 7-8 isim sayarım size burada Fenerbahçe'den de var.. Ben NTV'ye çıktım, CNN'e de çıkmışımdır. Açılışlarına katılmadım, bir şey yapmadım. Spor yorumcusu olarak gittiğimde başka insanlar da geliyordu. Bakanlar girip çıkıyordu. Bir sürü insan girip çıkıyordu. Biz sadece spor yorumluyorduk. Hayatımda ekmeğimi hep kendi iş yerimde kazandım.Her şey uydurabilirler. Zan altında kimseyi bırakmak istemem. Millet çocuğunu okuttu diye, 3-5 lira yatırdı diye terörist ilan edildi. Kimse hakkında dedikodu, gıybet edemem. Çocuğunu okutan var, para yatıran var. Ben onlardan değilim.

RUM GÖNDERMESİ

"Uydurma bir internet sitesi, o bir yerel gazete. Araştırsaydınız keşke. Karşılığı yok. Birisi bir haberi yapmış ya da yaptırtmış, bilemem. O kadar rahatım ki. Yunansan Yunansındır. Rumsan Rumsundur. Bu ülkede herkes var. Trabzon'da kime sorsan İmamoğlu ailesini bilir. Benim şecerem belli. Şeceremi mi anlatacağım burada. Aklı kıt bir belediye başkanı. Kim derse aklı kıt derim titrine bakmam. O kadar rahatım ki. Bana günde 2-3 bin internet sitesinden ifade düşüyor. Kıytırık bir adam. Yazmış ya da yazdırılmış. Emin değilim. Doğru dürüst bir bilgi edinemedik hakkında. Ne haddine? Ben kendi öz ailemden 7-8 kuşak sayarım. Kim ya yazmış etmiş. Tekrar ifade ediyorum. 'Aklı kıt', 'cahil' kim bunu derse ifade ederim. Belediye başkanını savunacaksan çağır onu onunla konuşayım. Trabzonluları lekeliyorsun, Ekrem İmamoğlu'nu lekeliyorsun. Buradan bir politika yaratmaya çalışıyorsun. Ahmet Bey savunmayın lütfen. Ben olsam söylemem! Ünlem işareti koyalım kapatalım.

Ahmet Hakan: O başkan için söylemedim. Melih Gökçek sürdürüyor diye dedim

Ekrem İmamoğlu: Başka konuya geçelim. İstanbul'un ekonomisini konuşalım. Belediye başkanını niye konuşuyoruz?

Ahmet Hakan: İzlediğim videoda gördüğümü anlatıyorum. Böyle söylemeniz hoş olmadı. Böyle diyecek bir şey yok. Neyse kapatalım o konuyu.