Cnn Türk'te Ayşenur Arslan'ın hazırlayıp sunduğu Medya Mahallesi programında bugünkü konuk Kanal 24 televizyonu genel yayın yönetmeni ve Radikal Gazetesi yazarı Akif Beki'ydi.

Beki ile MİT eski ve yeni müsteşarlarının Kck davası kapsamında özel yetkili savcılığa ifade vermeye çağırılmasını yorumlayan Ayşenur Arslan, soruları ile izleyicileri için konuyu anlaşılır hale getirmeye çalıştı.

Beki'nin "Ulusal güvenlik krizi" olarak yorumladığı süreç ile ilgili olarak söylediği bir söz ise oldukça çarpıcıydı: "hükümet gereğini yapıyor"

CAN İLE CANA ARASINDA BİR HADİSE VAR GİBİ

Ayşenur Arslan: Akif Beki, nereden başlamalı ne demeli, bir Hadise var can ile canan arasında gibi görünüyor. Bir zamanlar pek yakındı, şu anda karşı karşıya gelmiş görünenler. Bazı yazarların çok açıkça söylediği gibi cemaatle hükümet arasında bir Hadise var gibi görünyor.

Akif Beki: Can ile canan gibi ayrımlardan yola çıkılarak verilecek her cevap, bu tasnifi olduğu gibi kabul etmek demektir. Önce bunu söyleyerek başlayayım söze.

ASLINI ASTARINI BİLMEDEN YAZMAMA ÖZENİ GÖSTERELİM

Özel yetkili savcıların MİT müsteşarını davet etmesinde spekülasyona yer vermeden konuşmak, yazmak lazım. Ben aslını astarını bilmeden yazmama özeni içindeyim, herkese de o özeni göstermelerini tavsiye ederim.

Ne söylersek söyleyelim, haftalarca konuşacak malzeme var. Devletin yetkili organlarında belirlenen politikalar var, bir de bu politikalara göre faaliyet gösteren istihbarat servisi var.

Özel yetkili bir savcı, olağanüstü yetkileriyle hiç bir onay izin gereksinimi görmeden İstihbarat servisinin başındaki ismi terör örgütü Kck'yı kurmakla itham ederse bu başlı başına vahim bir durumdur.

BU BİR ULUSAL GÜVENLİK KRİZİDİR

Bu bir ulusal güvenlik krizidir. Savcılık, yargı ve onun adli kolluğunu yapan polis devletin ulusal güvenlik politikasına müdahale etmiştir. Bunu da öngörülmemiş bir yetki kullanımı ile yapmıştır. Hadi Suistimal demeyelim ama yetki öngörülmedik bir şekilde kullanıldı. Şimdi devletin yasama organı, devletin seçilmiş yöneticileri bu durumu düzeltmek için gereğini yapıyor.

Ayşenur Arslan: Bir şey ima etmeden sormak istiyorum. sanki başka bir ülkeden söz ediyoruz. ya da düne kadar maldivlerde yaşıyorduk. Diyorsun ki -çok da haklısın- nesnel veriler olmadan diyorsun. Ben Balbay konusunda, Haberal konusunda, Oda TV, nedim ve Ahmet hakkında hangi nesnel veri var diye sormaz mıyım. Devletin belirlediği ulusal güvenlik politikaları vardır diyorsun. Bazı askerler de çıktı, internet sitesi kurmamız milli güvenlik kurulu kararıyla yapıldı diyor. bunları niçin söylüyorum bu yeni bir mesele değil. Biz yıllardır yaşıyoruz bunu... MİT'e gelince birden keşfetmiş gibi olduk. Ben söylersem ergenekon görüşü oluyor bir de sen söyle bakalım...

BEN BUNLARI DAHA ÖNCE YAZDIM

Akif Beki: Ben bunları daha önce de söyledim, yazdım. Ahmet Şık olayında tutuklu yargılamaya, baskın yöntemine ikna olmadığımı iki üç kez yazdım. Saydığın örneklerin hepsinde aynı görüşte değilim ama... Askerin MGK'da alınan kararlar doğrultusunda site kurdurduğunu söyledin, böyle bir şey yok. Hiç bir MGK hükümeti devirmek, karalamak için site kurdurmaz. MGK irtica ile mücadele der, sen kendince karardan vazife çıkartırsın...

MİT'in içinde de yanlış yapan olur. Her kurumda olur, gazeteciler içinde de olur. Bunu soruşturmanın, kovuşturmanın usülünden söz edelim. İlker Başbuğ'un suç işlediğinden ikna oldum ama terör örgütü nedeniyle kovuşturulmasından ikna olmuyorum.

ERGENEKONCULAR BU NEDENLE YARGILANIYOR

Sistemin içinde kayıtdışı siyasete müdahale eden aktörler var. Bunları temizlemek hedefse, Ergenekon davası buysa, bunları temizlerken kural dışına, kayıt dışına çıkılamaz. Kimse kayıtlı kuralların dışına çıkamaz. Bu ciddi bir ilke. Ergenekon'un özü kural dışına çıkmaktı. Bugün sorulması gereken soru bu? Bugün kural dışına çıkan kayıt dışı aktörler var mı?

Ben kendimce hata gördüğüm Ergenekon davasıyla ilgili rahatsızlığımı yazdım. Uzun tutukluluk süreleri sorun, yargının geç işlemesi sorun, Basra yıkıldıktan sonra adalet gelmiş ne farkeder. Mesele gerçek hukuk devleti olabilmek.

ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELER İLGA EDİLMELİ

Programda Özel Yetkili Mahkemelerin yetki aşımı yaptığının altını çizen Akif Beki, bu süreç ile iligli hükümetin gerekli düzenlemeyi yapmakta olduğunu da söyledi. Kendi kişisel yorumu ise "Özel Yetkili mahkemeler ilga edilmeli" oldu.