FATİH Projesi'yle eğitimde yeni bir çağ açıyoruz. Dünyanın gözü bu projede. Dört yıl içinde ülkemiz genelinde 570 bin sınıfta FATİH hayata geçecek. 620 bin akıllı tahtayı öğrencilerimize kazandırmış olacağız. Tek tek sınıflara yüksek hızlı internet bağlantısını da gerçekleştireceğiz. İlk tablet bilgisayarları dağıtmaya başlıyoruz. Artık kara tahta kavramını tarihin tozlu raflarına kaldırıyoruz. Tebeşir ve tebeşir tozu nostaljiden öte geçmeyecek. Böyle tarihi nitelikteki bir projenin uyum süreci muhakkak zaman alacaktır.

Türkiye'de bu projeyle birlikte bilişim teknoloji, yazılım sektörü, artık çok farklı bir boyut kazanacak. Bu proje öğretmenin işlevini azaltmayacak, öğretmenin önemini artıracak. Dünyaya örnek teşkil edecek bir sistemi geliştirmiş olacağız.

Biz hükümeti devraldığımızda en önemli meselenin eğitim olduğunu söylemiştik. 2002 yılında eğitime ayrılan pay 7.5 milyar liraydı, 2012'de 39 milyar liraya biz çıkardık. Bilgisayar bizden öncede vardı ama öğrencilerin hizmetine sunmadılar. Okulları internetle ve bilgisayarla biz buluşturduk, şimdi sınıflara ulaştırıyoruz. Bizim eğitimle ilgili ifademizi, önüne ardına bakmadan, tamamen art niyetle karalama kampanyasına dönüştürüyorlar. Bu hükümet muhafazakar demokrat bir iktidardır. Dünyada her iktidarın hedefleri vardır. Bu devlet, hükümetimiz elinde bir hedefe doğru yürüyor. Açık söylüyorum, çünkü burada kin var, öfke var… Geçmişte defalarca yapıldığı gibi çarpıtıyorlar, hiç kimse niyet okuyuculuğu yapmasın. 9 yıllık iktidarımız nasıl bir Türkiye istediğimizin delilidir. Bir milyona yakın bilgisayarı Türkiye'nin okullarına kazandıran hükümeti art niyetle eleştirmek insafsızlıktır.

Benim neyi kastettiğim sarihtir, bellidir. Dayatma içerisinde değiliz. Herkes biliyor ki bu ülke ne çektiyse ikna odalarında öğrencilere zulmedenlerden çekmiştir. Elifba cüzleri toplandı, yakıldı. Kim yaptı bunları, malum CHP zihniyeti? Din Kültürü ve Ahlak dersi bize yüklenen bir görev. Köy enstitülerinde öğrencileri formatladılar. Onların eline çocukları verdiler, formatlattılar.

Biz 75 kişilik sınıflarda okuduk, şanslıydık çünkü 100 kişilik sınıflarda okuyanlar vardı. Mamak'taki Ahmet Amca'nın çocuğunun hukuk fakültesine gitmesinden rahatsız oldular. Bir haftadır köşelerinde yazanlara sesleniyorum, bu gençlerin tinerci olmasını mı istiyorsunuz? Büyüklerine isyankar mı olmasını istiyorsunuz? Milli, manevi meselesi olmamasını mı istiyorsunuz? Biz bu konuda sizinle anlaşamayız. Başınızı önünüze alın da hem dindar, hem çağdaş bir nesil nasıl yetişir onu düşünün. İkna odalarının mucitleri bizi eleştiriyorlar… Kızlarımıza az mı çile çektirdiniz? Bu ülkenin tüm çocukları okuyacak. Bunu engellemek isteyenler karşılarında bizi bulacak. Dünyanın her tarafına öğrencilerimizi gönderiyoruz. İkna odalarını bekleyenler boşuna bekleyecekler. Bu millete karamsarlık pompalayanlar, her zaman olduğu gibi mahkum olacaklardır.

Bütün bu tablet cihazlar 75 milyonun size emanetidir. Bütün bu emanetlere gözünüz gibi bakmanızı sizlerden rica ediyorum. Bütün bu imkanlar annenizin ak sütü gibi sizlere helaldir. Adı gibi kendi güzel proje FATİH'in hayırlı olmasını Allah'tan diliyorum.

Bir haftadır köşelerinde yazanlara sesleniyorum; bu gençliğin tinerci olmasını mı istiyorsunuz? Siz bu gençliğin büyüklerine isyankar bir nesil mi olmasını istiyorsunuz? Siz, bu gençliğin milli, manevi değerlerinden kopuk, hiçbir istikameti, meselesi olmayan bir nesil mi olmasını istiyorsunuz? Biz, sizlerle burada anlaşamayız ama 'çağdaş bir nesil' derken, dindar bir nesil çağdaş olamıyor mu? Hem çağdaş hem dindar olunamıyor mu? Beyler, önce başınızı öne eğin de hem çağdaş hem dindar bir nesil nasıl yetiştirilirmiş onu bir düşünün. Dindar bir nesil özgürlüklere saygılıdır; dindar bir nesil, farklı düşüncelere, farklı inanç gruplarına da saygılıdır. O terbiyeyi alarak yetişmiş bir nesiliz biz. Bu saygının nasıl gösterilmesi gerektiğini de bugüne kadar gösterdik. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'u fethederek karanlık bir çağı veya karanlık bir çağa, Ortaçağ'a son vermiş, Yeniçağ'ı yeni bir çağı başlatmıştır. İşte biz de bugün Fatih Projesiyle sadece eğitim siteminde değil, eğitimin etkilediği her alanda bir çağı kapatıyor yeni bir çağı, bilgi çağını, bilgi teknolojileri çağını hep birlikte bugün burada açıyoruz.

Öğrenci formatlamak, bizim bir hedefimiz değildir ve asla da olamaz. Bizim parti olarak da hükümet olarak da ilkelerimiz, ideallerimiz, hedeflerimiz, yöntemlerimiz bellidir. Hiç kimse niyet okuyuculuğu yapmasın. 9 yıllık iktidarımız bizim ne olduğumuzun, neyi hedeflediğimizin, nasıl bir Türkiye arzu ettiğimizin en somut delilidir, ispatıdır. Biz bir dayatmadan bahsetmiyoruz. Tam tersine biz 'özgürlük' diyoruz, 'demokrasi' diyoruz. Engellerin kaldırılmasından, yolların açılmasından, Türkiye'nin prangalarından kurtulmasından bahsediyoruz.