En büyük projelerinin yeni stad olduğunu ve bu konuda çok çalıştıklarını, buradan gelecek kazançla ilgili yatırımları olacağını belirten Polat, gecikmenin sıkıntı yarattığını belirtti. Riva arazisini satmadıkları için ilerleyen dönemde büyük değer kazanacaklarını da iddia eden Polat, geçen sezon bir yönetici olarak en mutsuz dönemi yaşadığını da itiraf etti.

Polat'ın konuşmaları şöyle:

"16 aydır başkanım, bu düzenlediğim 2. basın toplantısı, esasında planlamamızda sezon başı, sezon ortası, sezon sonu 3. kere düşünmüştük bunu ama geçen sezon üzüldüğüm en kötü sezondu. 7 senedir yöneticiyim, geçtiğimiz 6 sezonda 4 şampiyonluk, 2 kupa gördüm. Cumhurbaşkanlığı kupası yaşadım. Şampiyonlar liginde ilk kez 2. tura çıkmıştık..Dışarıda ve içeride çok tatmin etmeyen dönemler yaşadım ama geçen sezon yaşadığım kadar kötü bir sezon yaşamamıştım...

Biliyorsunuz Galatasaray kulübübün mevcut organizasyonnuda 300'e yakın çalışanı var. 1500'e yakın da sporcusu var. Kamuoyunun ilgisini çektiği için hep futbolla ilgili konuşuluyor. Ama futbol en azından GS kulübünde buz dağının gözüken kısmı, halbuki aşağıda çok daha büyük bir kütle var.

Kulübümüzün en önemli projeleri hepinizin bildiği gibi Türk Telekom arena Stadı. Çok üzerinde duruyoruz. Çok mesaimizi alıyor. Buna paralel bir çok planlar yaptığımız konu bu. Stadın inşaatı bütün hayati meseleleri etkileyen bir konu. Gecikmeleri öngörmüştük ama bu kadar sorun ve gecikme olacağını hesap etmemiştik.

Şirketleri birleştirmek istiyoruz.

Galatasaray'ın bir diğer büyük projesi Riva...

Ticarette borç hiç bir zaman bitmez, alacak da var. Denge meselesidir. Bu dengeyi sağlarsanız hayat devam eder. Yatırımlarda bu durum hep vardır. sıfır borç diye mantık yoktur, olamaz da.

Şu anda büyükşehir ve Anıtlar Kurulu'ndan Eylül ayında ruhsatı alma noktasına geliyoruz. Uygulama projelerinin bitmesini bekliyoruz. Eylül sonunda ruhsat müracatını yapacağız. Ama bu bile çok ciddi rakamlar gerektiriyor. Riva'yı o dönemlerde 70-80 milyon dolara satıp banka borçlarını kapatabilirdik. ama biz sıkıntı çekip, Riva'yı böyle değerlendirmek istiyoruz. 3. köprü bilgisi de bilgimizin dağırcındaydı. Kasım ayında 3. köprünün ihalesi yapılacak. Bizim Riva arazimiz için çok iyi olacak, değerini artıracak. Ekonomik krizden dolayı sıkıntıyı çekiyoruz. Her kulüpte olduğu gibi, ancak biz Riva'yı en optimum değere gelinceye kadar elemizde tutacağız. tercihimiz köprünün başlamasından sonra değerlendirmek. Yolun geçmesi de Riva arazisine ulaşımı 10 dakikaya indirecek.

Sapanca tesisleri'ni yeniden yapacağız. Orada yatırımlarımız olmak zorunda. Mecidiyeköy'deki araziye, çadırın olduğu yere bir ticaret merkezi yapma durumumuz var.

En önemli projelerimiz bunlar. Sapanca'ya bir tesis yapmak istiyoruz. Lodostan darbe yedik, oralar tamamen yıkıldı. Mecidiyeköy'e bir ticaret merkezi yapma fikrimiz var, Florya'ya Voleybol'la ilgili bir tesis yapmak istiyoruz. Küçükçekmece gölü kenarındaki tesislerimizin yeniden yapılması gerekyor. Florya'da yaşlı ağabey ve ablalarımızın yalnızlıkları durumunda kalabilecekleri bir şey yapma hevesindeyiz. Amatör sporlarımıza transfer ve güç sağlamamız gerekiyor. Galatasaray'ın tüm spor dallarında tek bir hedefi olduğu için fazla da seçeneğimiz yok. Kolay olmuyor ama bu işe girerken bu sıkıntıları zaten biliyorduk.

16 ay içerisinde sessiz sedasız çok iş yaptık. Sporcularımızın alacağı yoktur. Sadece futbol takımımızda geçen sezondan kalan ufak bir bakiye vardır. O da futbol takımının bir senelik giderinin yüzde 5'i kadar olabilir ancak. Onu da en kısa zamanda ödemek istiyoruz yeni sezona girerken alacak kalsın istemiyoruz. Bilemiyorum dışarıdan nasıl görünüyoruz ama muhakkak eleştiri gelecektir. Biz de zaten bunu doğal karşılıyoruz. İyi şeyler yapıyorsak orada da bir takdir beklemiyoruz açıkçası. Biz buraya Galatasaray için iyi şeyler yapmak istedik. Galatasaray'ın iyi olması da bizim için yeterlidir.

16 aydır iyi işler yaptığımızı söyleyemeyiz. Ama yaptığımız iyi işler de var ve bunlar için takdir beklemiyoruz.

Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Adnan Polat, Lincoln'e fazlasıyla tölerans tanıdıklarını ama Brezilyalı oyuncunun bu iyi niyeti süstimal ettiğini vurgulayarak bu konuda şunları söyledi:

"Sezon toplantısı için bütün futbolcularımıza bir tarih vermiştik. Herkes o tarihte toplandı. Lincoln her zamanki gibi gecikecek diye düşündük ama bu sefer hiç gelmedi. Kendisine bir ihtarname çekildi, zaman tanındı. Yine ortaya çıkmayınca bir kez daha ihtarname çekildi, yine gelmedi. Biz de Federasyon'a başvurarak, tazminat haklarımız saklı kalmak üzere sözleşmenin feshedilmesini diledik. Federasyon'dan FIFA'ya gönderilmiş durumda dosya. Bizi en çok üzen Galatasaray'ın kamp yaptığı şehirden 60 kilometre uzaklıktaki bir şehirde bulunmasına rağmen bize katılmaması oldu. Galatasaray'da Lincoln'e hep çifte standart uyguladık, o'nu koruduk, kolladık ama bu ne yazık ki bunu hiç anlamadı. Taraftar da onu bağrına basmıştı ama o bütün kuralları hiçe sayarak, kafasına göre takıldı. Bizi çok sıkıntılı durumlara düşürdü. Biz de FIFA'nın CAS'ın alacağı kararlara göre hareket edeceğiz. Keşke böyle olmasaydı. Galatasaray'da kalmak istemeyebilir bir futbolcu. Kendisine bir kulüp bulurdu, konuşulurdu, hallolurdu. O, bu yolu seçmedi. Hem Galatasaray'a hem futbola hem futbolun ruhuna saygısızlık etti bana göre. Umarım kararlar adil olur bu konuda."

Federasyon ile yaşanan sıkıntıya da değinen Polat;

"Geçen sezon Mahmut Özgener, seçilmeden önce bize geldiğinde, "Ben sizi şartsız destekliyorum" dedim. Yeter ki siz futbolu koruyun dedim. Seçimlerden sonra her ay en az 2 kez kendisiyle konuştum. Bizim sıkıntılarımız, futbolun sıkıntıları ile ilgili tavsiyelerde bulundum. Yaptığım basın toplantısından önce kendisini aradım "Bak, ben yine destek vereceğim. Ama siz bizim tavsiyelerimizi bugüne kadar dikkate almadınız, bundan sonra lütfen alın" dedi. Kendisine, "Futbol artık bir endüstri. Futbolun İyi yönetilmesi lazım" Nedir bunlar? Hakemler oyunu akışına bıraksın, sık sık kesmesin. Hakemlerimiz yıldız oyuncuları korusun. Bu oyunculara yapılan kasıtlı müdahaleler engellensin. Oyunun vaktinden çalanlara ortam verilmesin. Şu anda ise futbolda bir barış ortamı var, bunun devam etmesi için elimizden gelen gayreti göstereceğiz" şeklinde konuştu.

Geçen sezon oynanan Sivas maçına da değinen Adnan Polat,

"Geçen sene bizim Sivasspor maçını orada oynamamamız lazımdı. Mümkün değil orada futbol oynanmaz. O maçtan önce bir kupa maçı vardı orada ve Manisasporlu futbolcunun bağları kopmuştu. Herhangi bir çarpışmadan dolayı değil tamamen sahadan dolayı. Federasyon Sivasspor'a sahayı yapması için para vermiş, Sivasspor sahaya değil altyapıya harcamış bu parayı. Para da vermişsin, o yapmamış yani o maçın orada oynanmaması gerekirdi. Bakın Konya'da benzer bir sahada Uğur sakatlandı 2 sene oldu daha yeni oynamaya başladı çocuk. Biz bunları istedik. "Galatasaray'a şunu yapın, bunu yapın" demedik. Bunlar yapılmadı, bunların üzerine üst üste olmaması gereken şeyler oldu ve ilişkimiz gerginleşti." şeklinde açıklamada bulundu.

"Böyle çalışan teknik heyet görmedim"

"Teknik direktör konusunda doğru karar verdiğimize inanıyorum. Bugün Avrupa"da bir takımın başına gelebilecek en önemli teknik heyet Galatasaray"da. Daha önce 4 teknik direktörle görüştük ve hepsinden olur yanıtı aldık ama bir Rijkaard'ı seçtik. Sadece Rijkaard olarak bakılmaması lazım olaya. Biz Neeskens"i teknik direktör olarak getirsek kimsenin itiraz edeceğini düşünmüyorum. Yanlarında da çok iyi 2 tane kondisyoner var. Biz Avrupa"nın en iyi teknik kadrosuna sahip olduğumuzu düşünüyorum. Ben bu kadar çok çalışan bir heyet görmemiştim şimdiye kadar. Sabahtan gece yarılarına kadar çalışıyorlar."

Milliyet