Diyelim ki güvendiğiniz birine derdinizi anlatıyorsunuz. Daha tam bitirmeden başlıyor.

“Ben daha kötüsünü yaşadım bak dinle..”, “Aynısını kardeşimde yaşadı..”, “Takma kafana olur gider..”, “Anladım demek istediğini bak bence şöyle yap…”, “Sen anlat dinliyorum canım şu mesajı tamamlamam lazım.”, “Salak mısın arkadaşım sen nasıl böyle bir hata yaptın?”

Nasıl hissedersiniz? Konuşmanın sonunda rahatlamış mı olursunuz, yoksa anlaşılmamış ve yorgun mu?

Bir de şöyle düşünün;

Birine probleminizi anlatıyorsunuz.. Sizi dikkatle dinliyor. Anlamadığı bir yer olursa emin olmak için soruyor.

Siz soru sorana kadar sizi bölüp akıl vermiyor, yol göstermiyor. Duygularınızı paylaşıyor ve hatta kendi duygularınızı daha net ifade etmeniz için size yardımcı oluyor. Asla yargılamıyor.

Nasıl hissedersiniz? Rahatlamış, dinlenmiş?

Şimdi her iki durumu da düşünelim ilk koşulda etkin bir dinleme söz konusu değil. Kendi iletişim şekillerinizi düşünün. Karşı taraf bir şeyler anlatırken sizin aklınızda akşam yapacağınız yemek, kendi problemleriniz varsa. Sürekli konuşanı bölüp kendi fikrinizi söyleme çabasındaysanız iyi niyetli bile olsanız iyi bir dinleyici değilsiniz demektir. Bu durum zamanla sosyal ilişkilerinizde problem yaşamanıza ve kendi problemleriniz içinde sizi dinlemek isteyecek kişiler bulamamanıza neden olabilir.

Bir şey anlatmak istediğinizde gerçekten anlaşılmak istersiniz değil mi? Öyleyse kendimize nasıl davranılmasını istiyorsak biz de çevremize öyle davranmalıyız. Daha güçlü etkileşimler ve daha iyi ilişkiler için. Ve elbette kendimiz için.

O halde iyi bir dinleyici nasıl olunabilir bir bakalım;

*Sabırla ve dikkatle, araya girmeden dinleyin.

*Anlamadığınız bir yer olursa emin olmak amacıyla sorun ancak yorum yapmayın.

*Aralarda anladığınıza dair size anlatılanları kendi cümlelerinizle özetleyen geri bildirimlerde bulunun. “sana ……. yaptığı için çok kızmışsın” gibi.

*Karşınızdaki kişiyi dinlerken vereceğiniz cevapları değil size anlatılmak isteneni düşünün.

*Ön yargısız dinleyin, karşıdaki kişinin anlatmak istediği şeyi anladığınızdan emin olun.

*Yargılamadan dinlemek bir fikri kabul ettiğinizi göstermez ancak saygıyla anlamaya çalıştığınızı gösterir. Bu dinlemenin karşılıklı oluşu birçok tartışmanın, yanlış anlaşılmanın önüne geçebilir.

*Dikkatinizi dağıtabilecek şeylerle ilgilenmeyin, gerekirse telefonunuzu sessize alın, televizyonun sesini kısın.

*Dikkatinizin dağıldığını fark ederseniz, nazikçe özür dileyin ve atladığınız kısmı tekrar anlatmasını isteyin.

*Karşı taraf açıkça istemediği sürece ve anlatımı bitmeden; yorum yapmayın, öneride bulunmayın

*Vücut dilinizle de dinlediğinizi anladığınızı gösterin. Jest ve mimiklerinizi kullanın, göz teması kurun.

Sevgiyle kalın...