AYDINPOST HABER SERVİSİ(ÖZEL)/Filiz ÖZDEMİR-Hemen hepsi Antalya’ya bağlı Akseki ilçesinin Ceceli Köyü’nden. Hamallık onlar için çok ciddi bir iş. Öyle ki kimileri için babadan oğula geçiyor. Kimileri ise kendi adına kartvizit bastırıp dağıtıyor. Birçoğunun daha önceki mesleği pazarcılık fakat para kazanamamaktan yakınan eski pazarcılar hamallık yapmayı tercih etmişler.

Çoğu elli yaşın üzerinde

Bazılarının bu işi yapmak için gerekçesi vasıfsız olmaları nedeniyle başka işten anlamamaları; ama asıl önemlisi hamallığı masrafsız ve nispeten serbest bir meslek olarak gördükleri için tercih ediyorlar. Bu durakta çalışanların birçoğu elli yaşın üzerinde. Yazın sıcağında kışın soğuğunda veya yağmurda tüm gün dışarıda olmak artık onlar için alışılagelmiş bir durum. Aylık kazançları 600-1000 TL arasında değişiyor. Birçoğu kazandıkları parayla hem ailelerini geçindiriyor hem de isteğe bağlı sigorta primlerini ödüyor. Tabii ödeyebilenler… Kimileri ise örneğin kirada oturanlar ancak ailelerinin asgari düzeyde geçimlerini sağlayabiliyorlar.

“Keşke bütün gün yük taşısam”

Yaklaşık kırk yıldır hamallık yapan 53 yaşındaki Mehmet Yavuz hayatı boyunca geçimini sağladığı hamallığın zorluklarını şöyle anlatıyor: “İşimiz çok zor. Örneğin ağır yük taşıdığımız için her zaman sakat kalma riskiyle karşı karşıyayız. Bazen taşınacak yükün miktarı konusunda bizi yanıltanlar olabiliyor. Ama yeniden pazarlık yapamıyoruz. Bir işe gitmişsek o işi bitirmek durumunda kalıyoruz. Her türlü zorluğuna rağmen hayatım boyunca bu işi yaptığımdan artık alıştım. Yük taşımak artık bana zor gelmiyor. Keşke iş olsa da bütün gün yük taşısam..”