F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın Metris'te yazdığı 'veda mektubu'nun sırlarını AKŞAM araladı. İşte Önceki gece yeniden Şişli Etfal'e kaldırılan Yıldırım'ın siteden yayınlanınca gündeme bomba gibi düşen perşembe günkü mektubunun hikayesi:
 
T1 koğuşunda Cemil Turan ve Sami Dinç ile birlikte kalan Başkan Aziz Yıldırım, duygularını dile getirmeye ve kulübe bir mektup yazmaya karar verdi. Pazartesi günü mektubu koğuşunda yazmaya başladı. Ancak mektubu yazarken duygulandı ve şekeri 260'a kadar çıktı. Bunun üzerine Aziz Yıldırım revire götürüldü.
 
NASIL OLMUŞ MEKTUBUM
İKİ gün kaldığı revirde şeker ve tansiyonu normale dönünce mektubunu tamamlayabildi. Yıldırım ayrıca revirde oldukça duygulanırken sağlık görevlilerine ve gardiyanlara mektubu okudu. Okurken de gözyaşlarına boğuldu. Görevlileri yanına çağıran F.Bahçe Başkanı, 'Bakın F.Bahçem'e mektup yazdım. Dinleyin, size okuyacağım' dedi. Başkan Yıldırım mektubu okuduktan sonra da 'Nasıl olmuş' diye sordu, olumlu cevaplar aldı.
 
ADA'YA AÇIK GÖRÜŞ
MEKTUBUN öyküsü böyle.. Başka bir konu ise Aziz Yıldırım'ın çok sevdiği torunu Ada'yla bir türlü kavuşamaması... Ada bilindiği gibi cuma günü Yıldırım'ı ziyaret edecekti. Ancak iki kızı ziyarete geldi, Ada gelmedi.
 
BUNUN nedenini ise AKŞAM öğrendi. Başkan Aziz Yıldırım'ın Metris'te en çok özlemini çektiği torunu Ada'yı açık görüşte görme kararı aldığı öğrenildi.
 
BENİ ETFAL'E GÖTÜRMEYİN
CAMİAYA veda mektubu yazıp, torunu Ada'yla buluşmasını da erteleyen Başkan Aziz Yıldırım, önceki gece ise rahatsızlandı. Önceki gece Şişli Etfal'e kaldırılan F.Bahçe başkanı, gece hastaneye gitmeyi kabul etmedi. Aziz Yıldırım, sağlık personeline ve gardiyanlara direnerek; 'Gitmek istemiyorum. Burada tedavi olacağım' dedi. Ancak Yıldırım'ı doktorlar, 'Kapsamlı tetkikler için hastaneye gitmeniz gerekiyor. Burada sadece şekerinizi, tansiyonunuzu düşürürüz' diyerek ikna ettiler. 
 
SAKINCALI MEKTUPLAR
METRİS'E 10 Temmuz'da konulan ve önceki gece Şişli Etfal'e götürülen Aziz Yıldırım'a Türkiye'nin dört bir yanından mektup yağıyor. Yıldırım'a ulaştırılması için cezaevine 350'ye yakın mektup ve Fenerbahçe kartlarının geldiği, bunların bir bölümünün sakıncalı bulunduğu için Yıldırım'a verilmediği öğrenildi.
 
O MEKTUPTAN SATIRBAŞLARI BİR FARKLA...
- Ben Aziz Yıldırım, F.Bahçe Spor Kulübü Başkanı. 1952'de Diyarbakır Ergani'de doğdum. Bu ülkenin insanıyım. İnşaat mühendisiyim. Bugüne dek ülkem ve milletim için çalıştım ve gözlerimi de vatanımda yumacağım.
- 1990'dan bu yana kulübüme hizmet ettim. 1998'de 'bir oy' farkla seçimi kazanıp başkan oldum. Herkesten de 'bir farkım' oldu hep, çünkü ben Fenerbahçe'yi herkesten çok, canımdan, hayatımdan, kendimden çok sevdim.
- F.Bahçe'ye hayatımı adadım. Eşimi, çocuklarımı, işimi bıraktım gece demeden gündüz demeden F.Bahçe'nin yolunda yürüdüm. Kimsenin karşısında eğilmedim, bükülmedim. Çok eğilenler, çok sürünerek, yanımdan geçip gitmeye çalışanlar oldu ama zamanla hepsi ya ezildiler ya yok olup gittiler.
 
FENER'İN ADAMI OLDUM
- Sevenim de çok oldu sevmeyenim de. Beni kendilerine benzetemeyenler beni eğip bükemeyenler nefret etti benden. Kimsenin adamı olmadım,  sadece Fenerbahçe'nin Başkanı, F.Bahçe'nin adamı oldum.
- Çok mücadele ettim; sağlığımdan ödün verdim, F.Bahçe sevdamdan ödün vermedim. Ameliyat masasından kalkıp takımla deplasmana gittim.
 
SENARYO KURGULANDI!
- Beni eğip bükemeyenler, beni kendilerine benzetemeyenler meyve veren ağacı taşlayanlar baktılar ki taşladıkça ağaç inadına daha da büyüyor yakmaya karar verdiler ağacı. Kurguladıkları bir senaryo ile bugün beni hayatımın en büyük sevdası F.Bahçe'den kopardılar.
- Bu süreç beni çok yordu. Ruhum, bedenim iflas etti, artık daha fazla taşı da ateşi de taşıyamaz hale geldim. Bu süreci atlattığımda hayatımın geri kalan bölümünde F.Bahçe artık sadece yüreğimde bir sevda olarak kalacak.
 
- F.Bahçe sevdam cehennem donana kadar sürecek.
- Dar ağacında olsam da son sözüm hep F.Bahçe olacak...
 
Ağlama komasındaki Korcan'a Ümit tesellisi
SİVAS-F.Bahçe (3-4) maçında Selçuk Şahin'in ceza alanı dışından çektiği şutta büyük hata yapan ve topu sektiren Korcan, Metris'te zor günler geçiriyor. Tutuklular arasında en üzgün kişi olarak dikkat çeken kaleci Korcan'ın her gün dakikalarca ağladığı öğrenildi.
ÜST mahkemeden tahliye kararı bekleyen genç kalecinin son umudunu da yitirmesi ve en az 4 ay hapiste kalacak olması nedeniyle önceki gün ağlama komasına girdiği belirtildi. Sivas kalecisi Korcan'ı ise aynı koğuştaki Eskişehir sportif direktörü Ümit Karan teselli etti.
 
akşam