Şehit Balaban'ın eşi Filiz Balaban, kızları Şevval ve Elif, annesi Fatma Balaban ve yakınlarının hazır bulunduğu törene Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Abdülkadir Aksu, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ergin Saygun, İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, DP eski Genel Başkanı Mehmet Ağar, çok sayıda askeri personel ile emniyet mensubu katıldı.

Tören öncesi, Balaban'ın kendisi gibi emniyet mensubu olan eşi Filiz Balaban iki kızını kucağına alarak tabutun yanına kadar götürdü. Şehit emniyet amirinin küçük yaştaki kızları, olanlardan habersizce tabutun başında adeta babalarıyla vedalaştı. Şehidin annesi Fatma Balaban, tören boyunca gözyaşı dökerken, yakınları tarafından güçlükle sakinleştirildi.

Konuşma yapan İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, Semih Balaban'ın Bostancı'da bulunan hücre evine yapılan operasyon sırasında örgüt mensubu tarafından açılan ateş sonucu şehit olduğunu hatırlatarak, çatışmada yaralanan polis ve vatandaşların tedavisinin sürdüğünü belirtti.

Olayda Mazlum Şeker isimli gencin ölümünden duyduğu üzüntüyü de dile getiren Cerrah, "Bu hain silahlı ve bombalı saldırıya polisimiz anında karşılık vererek şehit meslektaşlarımızın ve vatandaşımızın kanını yerde bırakmamış, terörist ölü olarak ele geçirilmiştir. Ayrıca terör örgütüyle ilgili diğer teröristler de 60 hücre evine yapılan baskınla ele geçirilmiştir. Üzüntümüz derin, acımız büyük. Devletimizi, milletimizi bölmek ve parçalamak isteyen, birlik ve beraberliğimizi hazmedemeyen şer güçleri, kendilerinin korkulu rüyası, huzur ve güven ortamının güvencesi olan Türk polisini ve Türkiye Cumhuriyeti'nin bölünmez bütünlüğünü hedef almışlardır.

Devlet, millet ve rejim düşmanları şunu iyi bilmeli, cumhuriyet ve demokrasinin teminatı olan Türk polisi, devletimize kurşun sıkan hainlerin yaptıklarını hiçbir zaman yanlarına bırakmamıştır, bırakmayacaktır" dedi.

Cerrah, Türk polisinin, bugün olduğu gibi yarın da ülkenin bölünmez bütünlüğünü hedef alan her türlü saldırıyı önlemek için hiç çekinmeden canını feda etmekten kaçınmayacağını ifade ederek, "Semih kardeşimiz, bu mücadelede üstün bir başarı göstermiş ve diğer arkadaşlarının yaralanmasının arkasından büyük bir fedakarlıkla teröristleri ele geçirmek için her türlü yolu denemiştir fakat maalesef şehit olmuştur. Türk polisi silahını ve telsizini namusu bilmiştir. Telsizini de teröriste kaptırmamıştır. Teröristin anons ettiği telsiz, kendisine ait telsizdir. Benim şehidimin telsizi ve silahı, şehit olduğu noktada, yanında bulunmuştur" diye konuştu.

İstanbul Valisi Muammer Güler ise, söz konusu operasyonda 56 ayrı noktanın hedef olarak seçildiği, şimdiye kadar gerçekleştirdiği hain eylemleriyle tanınan bir terör örgütünün, bütün unsurlarıyla, bütün lider kadrosuyla ve sansasyonel eylem için yaptıkları bütün hazırlıklarla beraber ele geçirildiğini söyledi. "Bir evladımızı ve bir vatandaşımızı kaybetmenin acısını yaşıyoruz" diyen Vali Güler, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Köksal Toptan'ın başsağlığı mesajlarını iletti.

Güler, Terörle mücadele, bu milletin bütün fertlerinin, herkesin üzerine düşen görevleri gerektirir. Güvenlik güçlerinin moral motivasyonunu etkileyecek beyanlardan kaçınılması önemli. Şimdi şehidimize ağlamanın, yaraları sarmanın zamanıdır" açıklamasında bulundu.

Kısa bir konuşma yapan Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal da, şehit polis memuru ile olayda hayatını kaybeden Mazlum Şeker'in ailesine başsağlığı diledi. Operasyon sayesinde, örgüt üyelerinin önümüzdeki günlerde yapmayı planladığı eylemlerin önüne geçildiğinin altını çizen Köksal, Türk polisinin terör örgütüyle mücadelesinin süreceğini yineledi.

Devlet Bakanı Egemen Bağış ise "Büyük bir acı yaşıyoruz ama aynı zamanda da bu ülkenin birliğini, saygınlığını, itibarını, gücünü, kuvvetini içinde barındıran, şehitlik mertebesinin önünde saygıyla eğiliyoruz. Bizim inançlarımıza göre peygamberlikten sonraki en yüksek mertebe olan şehitliğe ulaşmak herkese nasip olan bir şey değil" dedi. Gerçekleştirilen törenin ardından cenaze, Fatih Camii'ne gönderildi.

Sabah