DÜNYADA enerjiye olan talep sürekli artarken bu talebin karşılanması için yeni enerji yatırımları yapılıyor. Ancak yeni yatırımlarda artık dikkat edilmesi gereken yeni konu başlıkları var. Bunlardan en önemlisi de çevre ve sürdürülebilirlik. Yıllardır Türkiye’deki yenilenebilir enerji projelerini finanse eden Türkiye Sinai Kalkınma Bankası (TSKB) bu alandaki en hassas kurumlardan biri.

Dev enerji projelerini finanse ederken en fazla dikkat ettikleri konuların başında sürdürülebilirliğin geldiğini söyleyen TSKB Genel Müdür Yardımcısı Hasan Hepkaya, “Kısa süre önce büyük bir rüzgar santralı projesinin finansmanı için bir dosya hazırladık. Daha önceki projelerde çevre odaklı çalışmamıza rağmen bu dosyada daha önce bilmediğimiz bir vaka ile karşılaştık. Türkiye’de yaşayan 39 yarasa türünden 20’sinin, yatırımcımızın santralı kurmak istediği bölgede yaşadığı ortaya çıktı. Ve santral aynı zamanda önemli bir kuş göç yolu üzerindeydi. Hemen aksiyon alıp bu bölgedeki doğal yaşamın zarar görmemesi için uluslararası bir kuruluştan rapor hazırlamasını istedik. Şimdi bu gözlemlenip santral ona göre kurulacak. Dünyada bazı santrallarda göç zamanı santrallar sökülüp yerinden kaldırılıyor. Bu sadece tek bir örnek ama artık bütün projelerin finansmanında çevre ilk odak noktamız” şeklinde konuştu. Bankadan santralın yeri konusunda bilgi verilmese de yarasa türünün yoğunlukla Manisa-Balıkesir bölgelerinde olduğu belirtiliyor.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ŞARTI

İklim değişikliğinin bugün dünyada büyük projelere fon sağlayan finans kuruluşlarının ilk gündem maddesi olduğunu belirten Hepkaya, “Biz mevduat tabanlı değiliz. Uluslararası tematik fonları kullanıyoruz. Avrupa Yatırım Bankası (EIB), Alman Kalkınma Bankası (KfW), Fransız Kalkınma Ajansı (AFD) ve Japon Uluslararası İşbirliği Bankası (JBIC) gibi kurumların fonlarını kullanıyoruz. Bu fonlar sürdürülebilir odaklı. Ancak tüm bunlar da yetersiz. Yeni gündem maddelerimiz arasında enerji verimliliği de var. Özellikle Türkiye’nin verimsiz çalışan ağır sanayisini kısa sürede dönüştürmeye çalışıyoruz” dedi.

SANTRALLARDAN ETKİLENİYORLAR

ORMAN Genel Müdürlüğü verilerine göre Türkiye’de 5 familyaya bağlı 39 tür yarasa bulunmakta. Bu türlerden 30’u sadece ormanlarda yaşarken 12 tür ise koruma altına alınmış durumda. Ayrıca madencilik ve rüzgar santralları için yapılan faaliyetler yarasaların doğal yaşamına büyük zararlar veriyor.

20 MİLYAR LİRALIK KAYNAK

“FİNANSAL bir kurum olamamıza rağmen kadromuzda daha çok mühendisler çalışıyor. Ekipler sadece çevre, kuraklık ve geri dönüşüm gibi konulara kafa yoruyor” diyen Hasan Hepkaya, bu kadroların Türkiye’nin geleceği için uluslararası düzeyde bir hassaslığa sahip bir performans sergilediğini belirtti. Hepkaya, “Enerji sektörüne verdiğimiz krediler şu an toplam kredilerimiz içerisinde yüzde 44’lük bir paya sahip. Bu projelere 20 milyar liralık kaynak sağladık” dedi. Yenilenebilir enerji projelerinin finansmanında Türkiye’de lider olduklarını ifade eden Hepkaya, “Yaklaşık 15 yılda 290 yenilenebilir enerji projesine finansman sağladık. Bunun 135 adedi lisanssız GES’ler oldu. Geri kalanı RES, HES, Biyogaz ve JES’lerden oluşuyor” ifadelerini kullandı.