‘Tuttu Fırlattı’ şarkısı nasıl ortaya çıktı? 
Tony Gatlif’in ‘Gadjo Dilo’ filmini izledim ki ben zaten Balkan filmlerini çok severim. Gatlif ve Emir Kusturica filmlerinin müziklerini de büyük beğeniyle dinlerim. Bu tür müziğe yatkınım da. İlk albümde de biraz bu tarzı denemiştim. ‘Gadjo Dilo’da çalan ‘Tutti Frutti’ şarkısını çok sevmiştim. Şarkıyı dinledikten sonra ana melodisini alıp kalan yerlerinin müziğini ben yaptım. Şarkının sözlerini rap ve R&B şarkıcısı Esin İris’le beraber yazdık. Kendisinin yazdığı sözleri çok beğeniyorum, zaten rap’çileri modern ozanlar olarak görüyorum. Onunla terasta oturduğumuz ve yüzümüze yoğurtla kuru kahve sürdüğümüz bir gün ortaya bu şarkı çıktı. Bu şarkı 15 dakikada, samimi bir şekilde tamamlandı. 
 
Üçüncü albümde bizi ne tür şarkılar bekliyor? 
Birkaç şarkıda Balkan ezgileri kullandık. Daha çok 80’li yılların kabare havaları var. Pop rock giden bir şarkı başka bir türe dönüşebiliyor. Albüm değişik türlerde şarkılarla şekillendi. Bence benden bekledikleri türde bir albüm yaptım. Hatta internette şöyle bir şey yazmıştım: ‘Vay Be Ben Neymişim’ şarkısının kardeşi geliyor. 
 
‘Yaz single’ı etkisini çabuk kaybediyor’ 
Albümünüz sonbaharda çıkacak. Artık müzisyenler albümlerini internetten paylaşmaya ya da senin yaptığın gibi önce single yayımlayıp sonra albüm çıkarmaya başladı. Bunun nedeni ne sizce? 
Belli bir süre ara verdiğinizde ya da arada farklı bir türde albüm çıkardığınızda özleyenler çok oluyor. Aynı zamanda siz de özlüyorsunuz tabii. Bu nedenle, şarkıcı olarak acele etmek istiyorsunuz. Ama albümü eylülde çıkarmayı planladığımız için önden bir single yayınlamak istedik. Benim hedefim sadece buydu. Yoksa yazın single çıkardığınızda hiçbir şeye dönüşmüyor. Şubatta çıkan bir albüm uzun süre dinleniyor ve sonrasında mayıs, haziran, temmuz aylarında konserlere dönüşüyor. O tarihte albüm çıkardığınız için gerçekleşen bütün konser ve festivallere katılıyorsunuz. Aslında ‘Tuttu Fırlattı’ da eylülde çıkacak albümde olacaktı. Fakat şarkı o kadar eğlenceli ki eylülde çıkarsak okullar açılmış, çocuklar bunalımda olacak. (Gülüyor) Ortaya pozitif, renkli bir şarkı çıktığı için yazın yayımlamak istedim. 
 
Müziğinizi beş kelimeyle tanımlamanızı istesem… 
Samimi, umarsız, değişken, eklektik; beşinciyi de size bırakıyorum. 
 
Günümüzde rock müziğin içinde arabesk ve Balkan tınıları kullanılıyor. Pop müzikte elektronik müzik esintileri de olduğu için bu türdeki müzik ‘rock’ olarak adlandırılıyor. Bu şekilde, müzik türlerindeki değişimler hakkında ne düşünüyorsunuz? 
Aslında artık kimsenin müziğini kategorize edemeyeceğiz. Bu durum benim için de geçerli. Biri yaptığım müziği sorduğunda, eklektik deyip işin içinden çıkıyorum. Tamamen pop rock’ın tanımı da bu değil. Klasik rock diyecek olsak, Türkiye’de belki de sadece iki grup tamamen klasik rock yapıyor. Dinlemeye başladığınız zaman artık müzik türlerinin birbiriyle iç içe geçtiğini görüyorsunuz. Pop şarkıcısının konserine gittiğinizde bir anda rock müzik çalmaya başlıyor. Rihanna, Türkiye’deki konserinde rock çaldı. Artık insanlar sevdikleri bütün müzik türlerini bir şarkıda toplayabiliyor. Önemli olan ortaya güzel işlerin çıkması. 
 
‘Benim için sahnenin önü, arkası diye bir şey yok’ 
Albümlerinizden önce herkes sizi bateri çalmanızla tanıdı. Bununla ilgili çalışmalarınız sürüyor mu? 
Dünyada hem albüm çıkarıp hem de başka birinin grubunda bateri çalan hiç kimse yoktur. Fakat ben bunu yapmak istedim. Her şeyden önce egosu çok yüksek bir insan değilim. Benim için sahnenin önü, arkası diye bir şey yok. Bu isteğimi herhangi bir grupta başaramazdım, özel bir grup gerekiyordu. 333 diye bir grup kurduk. Bütün Türkiye’den önemli kadın müzisyenleri topladık. Aynı zamanda bu kadınların hepsi şarkıcı ve eylülde albümleri çıkacak. Enstrümanımızı bırakmamak için bu grubu kurduk. İleride belki bir albüm de çıkarabiliriz. Bu grup iki senedir var, birçok yerde konser verdik. Ağustosta da bir ay boyunca Bodrum’da çalacağız. 
 
Yakın zamanlarda sizi nerelerde göreceğiz? 
Şu an için kesinleşen herhangi bir konser programı yok. Twitter’ı aktif olarak kullanıyorum, oradan konser haberlerini öğrenebilirler. Gökçe Dinçer adıyla bulabilirler, direkt Gökçe olarak bulamazlar. 
 
Türkiye’nin en iyi ve ünlü elektrogitaristlerinden Ünsal Dinçer’in kızısınız. Kendisiyle yakın zamanda herhangi bir çalışmanız olacak mı? 
Aslında bu albümde olacaktı. Candan Erçetin’le çalıştığı için kayıt günü onun konserine denk geldi. Albümde benim için çok özel olan ‘Yirmili Yaşlarım’ adında bir şarkı var. Bu şarkıda babamın çalmasını çok isterdim. Televizyona beraber çıkmayı düşünüyoruz. Katıldığım programlarda gitarı babam çalacak. 
 
Şarkılarınızın video kliplerinde ve canlı performanslarınızda rahat ve neşeli bir duruşunuz var. Sanki bu işi sadece hobi olarak yapıyorsunuz. 10 yıl sonra da bu halini koruyabileceğinize inanıyor musunuz? 
Sağlıklı ve mutlu olursam bu enerjiyi koruyabileceğime inanıyorum. Sahneye çıktığım an zaten deliriyorum ve çok mutlu oluyorum. Konserlerde eğer belli bir saat aralığı yoksa 30 şarkı çalıyoruz. Sahnede olduğumuz süre boyunca hepimiz çok eğleniyoruz. Mesela klavye çalan arkadaşımın gülmediğini gördüğüm an hemen dönüp neyi olduğunu soruyorum. Sahnedeki herkesten çok etkileniyorum; hepimizin o anda mutlu olmasını, eğlenmesini ve izleyenlerin de bunu hissetmesini istiyorum.