Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırıları devam ederken, Rusya, Ukrayna saflarında savaştığı sırada Mariupol kentinde Rus güçlerine teslim olan 2’si İngiliz, 1’i Faslı paralı askerin yargılamış ve idamlarına karar vermişti.

Rus yanlısı ayrılıkçıların bulunduğu Donetsk Halk Cumhuriyeti’nde görülen davada, Donetsk Savcısı, 3 paralı askerin Donetsk Halk Cumhuriyeti Ceza Kanunu’nun 34 maddesi ve 323’ncü maddesine göre “İktidarı güç kullanarak ele geçirmek, terörist faaliyetlerde bulunmak ve ülkeyi ortadan kaldırmak” suçlamalarından bulunarak, İngiltere vatandaşı Sean Pinner ve Aiden Aslin ile Fas vatandaşı Saadun Brahim hakkında Idam cezası talep etti. Suçlarını kısmen kabul eden 3 sanığa yeniden söz hakkı tanınmasının ardından mahkeme, 3 paralı askeri idam cezasına çarptırdı.

AİHM AÇIKLAMA YAPMIŞTIAvrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Rusya’nın Ukrayna'da ölüm cezasına çarptırılan İngiliz askerlerinin idam edilmemesini sağlamalı açıklamasını yaptı. Ancak son durum ve Rusya tarafından yapılan açıklama durumun ciddiyetini yeniden ortaya koydu.

Kremlin, bu kişilerin kaderlerinin Ukraynalı isyancılar tarafından belirleneceğini söylüyor.

Nisan ayında Mariupol'da yakalanmadan önce Ukrayna saflarında savaşan iki İngiliz Aiden Aslin ve Sean Pinner, işgal altındaki Donbass'ta bir mahkeme tarafından 'yabancı paralı asker' olarak mahkûm edildikten sonra idam mangası tarafından infazla karşı karşıya.

Strasbourg'da görev yapan yargıçlar perşembe günü Moskova'ya bir bildiri yayınlayarak Putin'in 'ölüm cezasının infaz edilmediğinden emin olması' ve adamların insani koşullarda tutulduklarından ve tıbbi bakım verildiğinden emin olmak için çalışması gerektiğini söyledi.

PESKOV NET KONUŞTUAncak Putin'in sözcüsü Dmitri Peskov, Rusya'nın artık mahkemenin kararlarına uymadığını ve ikilinin kaderine Ukraynalı isyancı grupların karar vereceğini söyledi.

Rusya, mart ayında mahkemeye bağlı diplomatik bir organ olan Avrupa Konseyi'nden çekilme niyetini açıklamış ve ardından da konseyden çıkarılmıştı. Ancak mahkeme hala Rusya aleyhine karar verebilir, çünkü konsey anlaşmasında bir 'bekleme dönemi' vardır, yani mahkemenin yargı yetkisi 16 Eylül'e kadar devam eder.

Geçen hafta ise Rus milletvekilleri, herhangi bir mahkeme kararının Rusya içinde bağlayıcı olmadığı anlamına gelen, büyük ölçüde sembolik iki yasayı oyladı.

Yeni karar, iki adamı koruması için Rusya'ya siyasi baskı yapmayı amaçlıyor, ancak Kremlin bunu görmezden gelmeyi seçerse mahkemenin yapabileceği çok az şey var.

 

UKRAYNALI KADINLARLA EVLENİP GİTTİLERAslen Newark, Nottinghamshire'dan 28 yaşındaki Aiden Aslin ve Bedfordshire'dan 48 yaşındaki Shaun Pinner, Ukraynalı kadınlarla evlendikten sonra 2018'de Ukrayna'ya taşındı ve deniz piyadelerinde hizmet etmek için kaydoldu.

Suriye'de IŞİD'e karşı savaşan eski bir bakım görevlisi olan Aslin ve İngiliz Ordusu gazisi Pinner, Putin 24 Şubat'ta askerlerine işgal emri verdiğinde Donbass'ta cephede görev yapıyordu.

İki ay sonra Mariupol şehrinde birliklerinin mühimmatı bitip kuşatıldıktan sonra teslim oldular.

Düzenli Ukrayna ordusunda savaştıkları için, her iki adam da uluslararası hukuka göre savaş esiri olarak kabul ediliyor: Yani savaşta işlenen şiddet nedeniyle yargılanmaktan muaf tutuluyorlar.

RUS YANLISI DONETSK YÖNETİCİLERİ KARAR VERECEKBununla birlikte, Ukrayna'nın doğusunda Rusya tarafından desteklenen bir devlet olan Donetsk Halk Cumhuriyeti'nin liderleri, yabancı paralı askerler olduklarını ve onları savaş suçlusu olarak yargıladığını iddia ediyor.

Sözde cumhuriyetin lideri Denis Pushilin, şu an için iki adamın kaderini kontrol ediyor ve onları affetme fikrini çoktan reddetti.

Rusya'nın, Ukrayna'nın işgal altındaki bölgelerini Moskova'nın doğrudan kontrolü altına almak için, kaderlerini Kremlin'in ellerine bırakabilecek bir dizi sahte referandum hazırladığına inanılıyor.

PUTİN PAZARLIK KONUSU YAPAR MI?Ayrıca Pushilin'in Putin'in emrinde olduğuna dair çok az şüphe var ve Rusya lideri, savaş sonrası herhangi bir müzakerede, özellikle yaptırımlar konusunda, potansiyel değerleri göz önüne alındığında iki adamın hayatta kalmasını isteyebilir.

İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss, cezaları 'kesinlikle hiçbir meşruiyeti olmayan düzmece bir karar' olarak nitelendirdi, ancak Hükümet şu ana kadar cezayı önlemek için doğrudan müdahale etmeyi reddetti.