Yapımcı-yönetmen Faruk Aksoy; bugüne kadar imza attığı 'Karışık Pizza', 'Güle Güle', 'Büyü', 'Yeşil Işık', 'Çılgın Dersane' ve 'Çılgın Dersane Kampta' adlı filmlerle toplam 5 milyon izleyiciye ulaştı. Yapımcı ortaklarından olduğu 'Recep İvedik' ise 4 milyon 150 bin kişi tarafından izlendi. Aksoy, çeşitli şirketler için düzenlenecek toplu gösterilerle 'Recep İvedik'in gişesinin, 4 milyon 250 bin kişilik rakama sahip olan 'Kurtlar Vadisi Irak'ı geçeceğini belirtiyor. Ünlü yapımcı, eylül ayından bu yana esilen her 3 biletten birinin 'Recep İvedik'e ait olduğunu da sözlerine ekliyor.

* 'Recep İvedik'in bu kadar gişe yapmasını bekliyor muydunuz?
Yola çıkarken bu kadar büyük bir seyirci beklentim yoktu. Filmin montajını bitirip, fragmanını youtube'a verdiğimizde beklentimin iki katına çıktığını söyleyebilirim. Pazarlama stratejisini tamamladıktan sonra bir Türkiye rekoru kıracağımızı anladım. Bunu düşünmemin nedeni ise, daha film vizyona girmeden önce satışa çıkarılan biletlere gösterilen ilgiydi. Film henüz vizyona girmeden bile bilet gişelerinde kuyruk olmasıyla, sınıflar üstü bir filme imza attığımızı gördük. Filmin ilk üç günde 800 bin kişi tarafından izlenebileceğini öngörmüştüm. Çıkan rakam 809 bin oldu.

* Proje size hazır geldi, sanki hazıra konmuş gibi oldunuz. Kendinizi şanslı hissediyor musunuz?
Şahan bana ilk geldiğinde canlandıracağı karakteri izletti. Çok eğlenceli bir tipleme olduğunu hissettim. Senaryoyu okuduğumda ise 'Muhteşem olmuş!' demedim. Bu senaryo nasıl düzeltilebilir diye kafa yordum ve düşüncelerimi Şahan'la paylaştım. O da benim fikirlerimi kabul etti. Daha sonra kast seçimine geçtik. Şahan'ın bu konuda fikirleri vardı. Bunların doğru olmadığını söyledim. Filmde magazin figürü olmaması gerektiğini düşündüm.

SADECE GİŞE GELİRİ 35 MİLYON YTL

* 'Recep İvedik'in sinema sektörüneekonomik rahatlık kazandırdığı doğru mu?

Evet, genel bir düşüşün yaşandığı dönemde 4 milyonun üzerinde izlenerek sinema sektörüne ekonomik anlamda bir rahatlık kazandırmıştır. Sinema işletmeleri, dağıtımcılar oldukça zor bir dönem geçirirken 'Recep İvedik' ile rahatladılar.

* 'Rececep İvedik' çekilmesiydi ekonomik kayıp ne kadar olacaktı?
Birçok sinema salonu kapanacaktı. 'Recep İvedik', çok ciddi bir krize engel olmuştur. Aşağı yukarı sektöre, sadece biletten 35 milyon YTL girmiştir. Bu nedenle 'Recep İvedik'in sinema sektörüne katkısı 105 milyon YTL civarındadır. Bazı çok bilmişlerin 'Bu da film mi?' dedikleri 'Recep İvedik' çekilmeseydi, 105 milyon YTL sektör içine girmemiş olacaktı.

NASIL 105 MİLYON YTL GETİRDİ?
* 105 milyon YTL'lik girdiyi nasıl hesapladınız?

'Recep İvedik' için kesilen her biletin fiyatı ortalama 8.75 YTL'dir. Bu da toplamda 35 milyon YTL yapar. Dünyanın her ülkesinde genel geçer bir kural vardır; bir sinema biletinin sektöre olan girdisi 3 ile çarpılır. Çünkü Amerikalılar kendi ülkelerinde ve diğer ülkelerde 'Bir izleyici sinema filmini izlemek için yiyecek, içecek ve ulaşım için ortalama ne kadar para harcıyor?' diye bir araştırma yapmışlar. Ayrıca reklam ve ilanlar için harcanan paralar da işin içine katılınca, bir izleyicinin film izlemek için ekonomiye katkısının, bir bilet fiyatının 3 katı olduğu hesaplanmış.

* Türk filmleri iyi olduğu için mi Amerikan filmleri izlenmemeye başlandı? Yoksa Amerikan filmleri kötü olduğu için mi Türk filmleri izleniyor?
Hollywood, fikir üretme konusunda sıkıntıya düştü. Sürekli aynı tarz filmler üretiliyor. Ayrıca hep aynı yüzleri görüyoruz. Amerikan sineması sadece Türkiye'de değil, bütün dünyada belli oranda düşüş gösteriyor. Türk filmlerine olan ilgi arttığı için, Amerikan filmleri izlenmiyor da olabilir.

KONSEPT FİLM DEVRİ BAŞLADI

* Oyuncu kadrosunda magazin figürlerine yer vermemenizin özel bir nedeni var mı?

Hiçbir filmimde magazin figürü bulamazsınız. Bu isimlerin filmlerde inandırıcı olmadığını düşünüyorum. Magazinde yer alan kişilerin oynadığı filmlerin gişeleri yerlerde sürünüyor. Çünkü bu kişileri her gün ekranda görenler neden filmlerine gitsinler ki? Ayrıca artık devir 'oyuncu filmi' dönemi değil, 'konsept film' devridir. Artık kaç kişi oyuncular için filme gidiyor. Kaç oyuncunun sadık izleyici kitlesi kalmıştır? Magazin şöhreti tavan yapmış isimlere sinema filmlerinde yer verenler başarısız olmaya mahkumdur.

* 'Recep İvedik'ten ne kadar kazandığınız merak ediliyor. Geliri biliyoruz ama maliyeti bilmiyoruz...
'Recep İvedik', ortalama bütçeli bir filmdir. Ne ucuz iş çıkacak kadar pintilik yapılmıştır, ne de göz boyamak için maliyeti sanal olarak abartılmıştır. Ne kazandığımızı söyleyemem. Kazancı açıklarsam filmin diğer iki ortağına karşı mahçup olabilirim. Çünkü bunlar ticari konular ve benim tek başıma kazanç açıklama yetkim olamaz.

* Gişesine güvenmediğiniz için daha az risk almak adına mı filmi üç ortak çektiniz?
'Recep İvedik' için hiçbir şekilde gişe riski söz konusu değildi. Üç ortak çekmemizin nedeni nakit akışıyla ilgiliydi. Çünkü proje bana geldiğinde 'Çılgın Dersane Kampta'yı yeni çekmiştim ve bu film henüz gösterime girmemişti. Nakit akışı henüz sağlanmadığı için 'Recep İvedik'i ortaklarla çekmek zorunda kaldım. Yoksa gişesinin riskli olduğunu düşünmemden dolayı değil.

* Önümüzdeki günlerde 'Recep İvedik'in ikincisinin çekimlerine başlayacaksınız. İkincisi, birincinin yakaladığı başarıdan sonra mı gündeme geldi?
Hayır, Şahan bana projeyi getirdiği gün ikincisi üzerinde de anlaşma yaptık. Hatta o gün çekimlerin ne zaman başlayacağına, ne zaman gösterime gireceğine bile karar verdik.

Film çok eleştirildi, sosyologlar bile işin içine girdi...
Sosyologların işin içine girmesi son derece sevindirici. Sosyologların fikirlerini dile getirmeleri benim çıkarımadır. Çünkü Türkiye'de insanların neye ağladığını, neye öfkelendiğini bilmezsem değerlendirme yapamamam. Ama belli bir kesimin filmi yerden yere vurmasını da anlamadım. Hatta eleştirileri beni çok güldürdü. Popüler filmleri eleştiren köşe yazarları ikiyüzlüdür. Çünkü popüler filmleri kaleme aldıklarında okunacaklarını biliyorlar. Neden 'Yumurta' hakkında tek kelime yazmadılar. Haydi eleştiriyi bırak, övücü tek kelime bile yok. Çünkü o tür filmleri yazarlarsa okunmayacaklarını biliyorlar. 'Yumurta'yı kaç kişi izlemiş ki yazısını kaç kişi okuyacak? Ben "Recep İvedik' ile Cannes'da ödül alacağım" mı dedim? Anlamadığım 'sanat' filmlerine dünyanın 8. harikasıymış gibi bakılırken, popüler filmlere öcü gibi bakılması... Pardon ama varlık nedeniniz popüler filmler çeken yapımcılardır.

Teşekkür beklemiyoruz ama bari susun

Birçok insanın varlık nedenlerinin popüler filmler olduğunu söylüyorsunuz. Neden böyle düşünüyorsunuz?

Bu tür filmlerin yapımcıları da oyuncuları da, popüler filmleri sinema eseri olarak saymaz. Sonra yapımcıları ikiyüzlülüklerini tavan yaptırarak bizim biletlerimizden kesilen paranın toplandığı fondan pay isterler. Oyuncuları da aynı ikiyüzlülükle popüler filmlerin parasıyla filmde oynar. Hele ki bir de ödül alırlarsa, dünyayı kurtaran aslan kesilirler.

'SOL MAFYA'NIN SİSTEMİ

* Neden?

'Sanat' filmi çekenler parayı nereden buluyor? Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan aldıkları kredilerden. Peki bakanlık o kredileri hangi fondan veriyor? Sinema biletlerinden kesilen vergilerden oluşan fondan. Popüler filmlerin biletlerinden kesilen vergiyle film çekip varlıklarını sürdürdükleri halde çıkıp ileri-geri konuşuyorlar. Teşekkür beklemiyoruz. Hiç olmazsa konuşma! Zaten fonun kullanımı da baştan aşağı yanlış.

* Nedir yanlışlık?
Şu anda bizde uygulanan fon sistemi Fransa'dan alınmıştı. Bu sistem yüzünden Fransız sineması battı. Biz yine de gidip o sistemi aldık, getirdik. Bu sistem benim 'sol mafya' diye tanımladığım bir grup insanın talepleri doğrultusunda vardır. Kendilerini entelektüel olarak tanımlarlar ama ilgileri yoktur. Bildikleri, parayı alıp 3-5 kişinin izlediği filmler yapmaktır. Filmde ne anlatmaya çalıştığını sorarsın, bilmez. Bir de çıkıp anlaşıldığı taktirde yaptığının sanat olmayacağını savunur. Filmi kime yapıyorsa artık. Ayrıca 50 yaşındaki bir yönetmenin veya yapımcının hâlâ devletten para alıp film çekmesi utanç vericidir.

* Ne var ki yurtdışında ödül alıyorlar...
Cannes Film Festivali, Berlin Film Festivali ve Venedik Film Festivali gibi yüksek prestije sahip olan festivallerden ödül alabiliyorlarsa, başımın üstünde yerleri var. Onun dışındaki festivaller 'körler sağırlar birbirini ağırlarlar' tarzındaki organizasyonlardır. Nuri Bilge Ceylan'ı ve Fatih Akın'ı hem bakanlık, hem de popüler filmlerin yapımcıları desteklemelidir. Çünkü her iki yönetmen de Cannes'da ve Berlin'de ödül almışlardır. Diğer 'sanat' filmleri nereden ödül alıyorlar

(Sabah)