Oysa beslenme şeklimiz, çiğneme süremiz ve su tüketimimiz ağız ve diş sağlığımız konusunda önemli rol oynar. Kötü beslenme alışkanlıkları ve kısa çiğneme süreleri çürüklerin artmasına neden olur. EDAD (Estetik Dişhekimliği Akademisi Derneği) Başkanı Doç. Dr. Ata Anıl, beslenme şeklimizin değiştiği ramazan ayında çürüklerden korunmak ve sağlıklı dişlere sahip olmak için dikkat edilmesi gereken hususları anlatıyor.

Ağız ve diş sağlığı denince ilk akla diş fırçalamak ve macunlar geliyor olsa da bir o kadar da önemlisi aldığımız besinler, onların oluşturduğu asidik ortam, çiğneme süresi ve su tüketimidir. Ramazan ayında değişen beslenme şeklimiz diş çürüklerinin artmasına neden olabilir.

Dişlerimize zarar veren gıdalardan uzak durarak, doğru çiğneme sürelerini gözeterek ve bol sıvı tüketerek sadece Ramazan ayında değil tüm yıl boyunca dişlerimizi koruyabiliriz.

Çiğneme esnasında bakteriler ağızdan uzaklaştırılır!
Dişlerimizin doğal koruyucuları ağız içindeki tükürük salgısı ve beslenme esnasındaki çiğneme işlemidir. Çiğneme esnasında besinler öğütülürken aynı zamanda dişlerin arasında biriken çürük ve dişeti hastalığı oluşturan bakterileri ağız içinden uzaklaştırmaktadır. Çenesinin tek tarafıyla çiğneme alışkanlığı olan hastalarımızda kullanılmayan tarafın gerek çürük gerekse dişeti açısından çok daha sorunlu olduğunu gözlemlemekteyiz.

Tükürüğe gelince, ilk olarak çürük engelleyici enzimlere sahip olması, yıkama özelliği ile dişlerimizin sağlığı açısından en büyük yardımcımızdır. Ayrıca asit baskılayıcı içeriğiyle adeta asit söndürücü görevi görmektedir. Limon gibi ekşi, asitli bir gıda tüketimi sonrasında tükürük artışın nedeni budur.

Su içmek dişleri korur ve kuvvetlendirir!

Su içmek ağız içindeki asidik ortam yaratacak besinlerin uzaklaştırması ve ağız içindeki mevcut asidik ortamın nötralize edilmesinde önemli rol oynar. Ayrıca kalsiyum, flor gibi diş minesini kuvvetlendiren yapısı sayesinde ağız ve diş sağlığı için önemlidir. Oksijen dilin arka bölgesinde bulunan ağız kokusunun kaynağı olan bakterilerin en büyük düşmanıdır. Ağız kokusu ile mücadelede sade su içmek önemlidir.

Bütün bu doğal koruyuculara rağmen, beslenme alışkanlıklarımız ve tüketim şeklimiz bu savunma sistemlerimizi yetersiz bırakmaktadır. Özellikle çok şekerli ve yapışkan şekerli gıdalar tüketildikten 30 dakika sonra bile kaldıkları dişler arası bölgelerde çok asitli bir ortam oluşturmaktadır.
Bir de geceleri uyku esnasında 8 saat çiğnemenin olmaması, tükürük salgısının azalması dişler için en tehlikeli zamanın uyku esnasında olmasına sebebiyet vermektedir.

Çürükler Ramazan ayını sever!

Ramazan ayı gerek beslenme şeklimiz gerekse yukarda belirttiğimiz sebeplerden diş çürüklerinin bayramıdır. Bütün kolalı içecekler, meyve suları, tatlılar diş çürüklerinin en uygun ortamını oluştururken, 14 saati aşan çiğneme yapılmaması ve tükürük salgısındaki azalma en uygun ortamı yaratmaktadır.

Bütün bunları göz önünde bulundurarak ramazan ayında asitli gıdaların tüketimine dikkat etmek gerekir. Asitli içecekler, meyve suyu yerine su en tercih edilen sıvı olmalıdır. Kahve ve çay tüketimi şeker eklenmediğinde zararsızdır.
Şekerli gıdaların tüketimine dikkat edilmesi gerekir ve tüketimin sonrasında bol su içilmesi ayrıca dişlerin fırçalanması çok önemli.

İftar ve sahurdan sonra mutlaka dişlerinizi fırçalayın!
İftardan sonra ve özellikle sahurdan sonra yatmadan dişlerimizi en az 2 dakika fırçalamalıyız. Yapabiliyorsak diş ipi ve ağız duşlarının kullanımı gerek diş sağlığı, gerekse ağız kokusu için çok faydalı olmaktadır. Bazı macunlar ve ağız gargaraları susuzluğu arttırabilir. Macun tüketimini azaltmak mümkündür ancak kullanılması tavsiye edilir.
En doğrusu diş fırçalama faslının son saniyeye bırakılmaması. Diş ve dil fırçaladıktan 15 dakika sonra tekrar su tüketmek gerekir. Dil fırçalanması ağız kokusu açısından çok etkilidir ancak dolu karınla dil fırçalarken dikkatli olunmalı.