Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, bütçenin fazla
vermesi nedeniyle bazı kamu kuruluşlarının ek ödenek talep ettiğini
belirterek, "Para mara yok. Kimse benden tekrar ilave para, ödenek
istemeye gelmesin. Böyle bir yanlışa düşmesinler" dedi.

Unakıtan, "Güncel Ekonomik Gelişmeler ve 2008 Ocak-Mayıs Dönemi Merkezi Bütçe Uygulama Sonuçları"nı açıkladığı toplantıda gazetecilerin
sorularını yanıtladı.

Unakıtan, "Ah bir de siyasi istikrarımız olsun" sözleri
hatırlatılarak, "Biz buradan siyasi istikrarda problem olduğu
düşüncesini anlıyoruz. Bu konuda sorumlu ya da sorumlular var mı ve bir
liste yapabilir misiniz?" sorusuna, "Yapamam, ben Maliye Bakanıyım.

Herkes her şeyi görüyor. Onun için hiçbir şey söyleyemem" yanıtını
verdi.

"Türkiye'yi belirsizliğe sürüklemeyelim" şeklindeki sözlerinin
belirtilmesi üzerine ise Unakıtan, "Bakın uluslararası bir kural var.

Belirsizlikler, siyasi belirsizler de dahil. Şimdi efendim her zaman
söylüyorum, koskoca iktidar partisi kapanacak mı, kapanmayacak mı?
Belirsiz. O zaman siyasi belirsizlik ekonomik bir risktir. Bu türlü
belirsizlikler ekonomik risk olduğu zaman ekonomide bunların bedelleri
vardır" dedi.

Unakıtan, akaryakıttaki ÖTV gelirlerinden belediyelere kaynak
aktarımının söz konusu olduğu anımsatılarak, bunun bütçeyi sıkıntıya
sokup sokmayacağı sorusu üzerine şunları söyledi:
"Sokar. Benden şimdi ne kadar gelir azalırsa o kadar benim hoşuma
gitmez o iş. Ama burada belli bir hesaplarımız var. Bir de Belediye
Gelirleri Kanunu var. Genel kurula indi şimdi. Fakat daha hala onun
üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. Bizim hesaplarımıza göre, bizim
mali disiplinimizi bozmayacak bir şekilde o işi halletmeye gayret
ediyoruz."
Başka bir soru üzerine de Unakıtan, altyapı yatırımlarının üretken
yatırımlar olduğunu, enflasyonu artıran yatırımlar olmadığını ifade
ederek, "Üretimi artırdığı için onun karşılığı oluyor. Enflasyonist bir
harcama değil. O bakımdan harcamalara o konuda dikkat etmeye
çalışıyoruz. Ama enerji fiyatlarındaki artışlardan dolayı doğal gaza,
akaryakıta yapılan zamlar... Elde olmayan fiyat artışlarıdır, mecbur
kaldığınız fiyat artışlarıdır. Onları önleyemiyorsunuz, o elinizde
değil. Ondan dolayı da Türkiye enflasyon ithal ediyor" diye konuştu.

Unakıtan, vergi gelirlerindeki artışa ilişkin bir soruya da, "Bizim
vergi artışları işte ortaya çıktı. Bizi tatmin eden vergi artışları ve
bunlara da devam edeceğiz. Mesela Kurumlar Vergisinde artışlarımız oldu,
Gelir Vergisinde artışlarımız oldu." karşılığını verdi.

Unakıtan, duble yolların yapımı için 2,5 milyar YTL ek kaynak ihtiyacı
doğduğunun ifade edilerek, bunun nasıl finanse edileceği sorusuna
500-600 milyon YTL'sinin Mersin Limanı özelleştirmesinden sağlanmasının
planlandığını söyledi.

-İLAVE ÖDENEK TALEBİ-

Bu arada Unakıtan, bütçenin fazla vermesi nedeniyle bazı kamu
kuruluşlarından ilave ödenek talebi geldiğini belirterek, şunları
söyledi:
"Birçok kamu kuruluşlarından 'A efendim bu sene, dün bütçe fazla
vermiş, ondan bize biraz verir misiniz?' Veremeyiz. Öyle bir şey yok.

Yani bütün arkadaşlara, bütün bakanlıklara da duyurmak istiyorum. Bizim,
'Mayıs ayında fazla verdi' dememiz, geçen sene de vermiştik, bu sene
biraz daha fazla verdik. Bunun manası, 'size daha fazla para vereceğiz'
değil, öyle bir şey yok. Kimse benden tekrar ilave para istemeye, ödenek
istemeye gelmesin. Ödeneği koymuşum baştan, sene başından neyse o.

Herkes onun içerisinde hareket etmek mecburiyetinde. Kimseden artırma
talebi sakın ha gelmesin. Böyle bir yanlışa düşmesinler. Bu o manada
değildir. Onu da burada söylemiş olayım. Çünkü Bütçe Genel Müdürü boyuna
telefonlara cevap veriyor. 'Ya sizin bütçeniz fazla vermiş. Bakanım bize
şu kadar bir para versin' diyorlar. Bakanlıklar söylüyor bunu, valiler
söylüyor, belediye başkanları... Yok böyle bir şey. Para mara yok."

TATİL TARTIŞMASI

Maliye Bakanı Kemal Unıkatın, TBMM Genel
Kurulunun gündeminde bulunan ancak, henüz görüşülemeyen kanunlar
bulunduğunu belirterek, "Meclisi (AK Parti Grubunda alınan), bu kararı
(tatile girmeme kararı) aldığından dolayı tebrik ederim. Millet adına
çalışmak güzel bir şey" dedi.

Unakıkan, Türkiye ile Suriye kara sınırı boyunca yapılacak mayın
temizleme faaliyetleri ile ihale işlemleri hakkındaki kanun tasarısının
görüşmeleri için TBMM Plan ve Bütçe Komisyonuna gelişinde gazetecilerin,
Meclisin tatile girmemesi kararı ile ilgili sorularını yanıtladı.

Unakıtan, Türkiye'nin çalışmaya ihtiyacı olduğunu söyledi.

Tatil planı olup olmadığı sorulan Unakıtan, "Yok... Hiç bir zaman tatil
yapamadım. Bakanlığım sırasında hiç bir zaman tatil planı yapamadım"
dedi.

Bakan Unakıtan, muhalefet milletvekillerinin, "partiden kopmalar
olmasın diye böyle bir yönteme başvuruldu" şeklindeki
değerlendirmesinin hatırlatılması üzerine de Meclisin çok yoğun bir
gündemle çalıştığını belirtti.

Genel Kurul gündemine giren ancak, henüz görüşülemeyen kanunlar
bulunduğunu ifade eden Unakıtan, "Ben işi o yönden alırım. Bu durum,
fevkalade iyi bir durum. Meclisi (AK Parti Grubunda alınan), bu kararı
aldığından dolayı da tebrik ederim. Millet adına çalışmak güzel bir
şey" diye konuştu.

Maliye Bakanı Unakıtan, bir gazetecinin, "Genel Kurulda çok sık
kavgalar çıkıyor ve milletvekilleri de bunu stresle ilişkilendiriyor"
sözleri üzerine, "Ben Maliye Bakanıyım bana ona göre soru sorun. Böyle,
'o bunu dedi, bu bunu dedi'... Bunlarla beni hiç meşgul etmeyin" diye
konuştu.

-"OLAĞANÜSTÜ TOPLANTIYA ÇAĞIRMAMAK İÇİN..."

CHP Trabzon Milletvekili Akif Hamzaçebi, aynı yöndeki soru üzerine, 5
yıldır Plan ve Bütçe Komisyonunda görev yaptığını, bütün toplantılara
katıldığını ve bu kararın kendisi için sürpriz olmadığını, çalışmaya
alışkın olduğunu kaydetti.

"Tatil yapmama kararının AK Parti hakkındaki kapatma davasına endeksli
olduğu" yolundaki değerlendirme üzerine Hamzaçebi, şunları söyledi:
"Bu takvim tabii ki güzel değil. 'Ben de Meclisi açık tutacağım,
kimseyi tatile göndermeyeceğim' yaklaşımı hoş değil. Memuriyetimden beri
gece gündüz çalışmaya alışkın bir insanım. Hiç önemli değil. Ama mantık
yanlış. Bunun arkasında şu var: Meclisi tekrar olağanüstü toplantıya
çağırmamak için Meclisi tatile sokmuyorlar. Meclisi olağanüstü
toplantıya seçim için çağrılabilir. Kapatma davasının sonucuna göre,
gerekirse erken genel seçimi parlamentodan çıkarmak niyetindeler. Yoksa
'Mecliste işler çok, çalışalım' niyeti değil."
CHP İstanbul Milletvekili Esfender Korkmaz da "Bu karar, Meclisi daha
verimli ve etkin çalışmaya yönelik olsaydı, biz de bu karara canı
gönülden evet derdik" dedi.

Meclisin sürekli üretmesinden, yasa çıkarmasından çok mutlu olduklarını
belirten Korkmaz, "Ama amaç başka olunca, amaç 'muhalefeti,
milletvekillerini cezalandırmak' şeklinde olunca bunun üzerinde durup
düşünmek lazım" diye konuştu.

AK Parti'nin bu kararı, milletvekillerinin ayrılmasından korktuğu için
aldığını ileri süren Korkmaz, milletvekillerini bir arada, kontrol
altında tutmak için böyle bir alındığını iddia etti.

-"ANGARYA YASAK"-

DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ise "Yüce Meclis bir partinin
keyfine göre çalışmaz. Milletvekilleri de insandır" dedi.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 4. maddesine göre 'angaryanın' yasak
olduğunu, zorla çalıştırma yasağı bulunduğunu ifade eden Kaplan,
Türkiye'nin bu sözleşmeyi imzaladığını hatırlattı.

DTP'li Kaplan, "Biz halkla nasıl bütünleşeceğiz, seçim bölgelerine
nasıl gideceğiz?" diye sordu.

Meclisteki yasaların ne zaman görüşüleceğini bilmediklerini, tasarı
üzerinde çalışmadan Meclise geldiklerini kaydeden Kaplan, "Bu kadar
kalitesiz bir çalışmayı, bir partinin sırf kendi öznel durumu nedeniyle
bu şekilde yönlendirmesine mümkün olduğunca izin vermeyeceğiz" diye
konuştu.

Hasip Kaplan, kriz olmadığı için erken seçim kararı beklemediğini ifade
ederek, asıl krizin AK Parti ile CHP arasında yaşandığını savundu.

Aynı soruyu yanıtlayan AK Parti İzmir Milletvekili İbrahim Hasgür de
"Bizim tatilimiz olmaz. Memleket, millet için çalışıyoruz" sözleriyle
Meclisi çalıştırma kararını desteklediklerini söyledi.

aa