Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nde iktidar olmak için yüzde 50+1’in geçerli olduğu bir seçimde ittifakların yeterli olmadığı üzerine diğer partilerden ya da ittifaklardan seçmen çalmanın gerekli olduğu 24 Haziran 2018 seçimlerinde açıkça görüldü.

Bunu başarabilmenin yolunun da karşı taraf seçmeninden oy alabilecek kimlik ve yapıda adaylarla ortaya çıkmaktan geçtiğini 31 Mart yerel seçimleri ortaya koydu.

Yenilenen ve Ekrem İmamoğlu’nun ezici farkla kazandığı İstanbul seçimleri de yeni bir gerçeği, çoğulculuğu siyasete kazandırdı.

Yani her partiden seçmenin kendi siyasi duruşunu bozmadan bir üst amaç uğruna başka bir aday üzerinde birleşme ve oy kullanma durumu…

Siyasetteki bu yeni gelişme CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu başta siyasetin diğer aktörlerini iktidar konusunda umutlandırdı.

Yeni CHP amacına ulaşmak için bir yandan başörtüsü yasağının milletin enerjisini emdiği üzerinden geçmişe yönelik yaptığı özeleştirilerle muhafazakâr kesime sıcak mesajlar verirken diğer yandan da kendilerine iktidar yolunu açacak birer manivela gördüğü CHP’li büyükşehir başkanlarının çalışmalarını yakından takip ediyor.

O nedenle başta büyükşehirler olmak üzere belediyelerde işi sıkı tutuyor, başkanları ve onların sergiledikleri performansı yakından izliyor.

Çalışmaları takip etmekle görevli genel merkezde Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun Başkanlığında Eşgüdüm Merkezi kuruldu.

Merkez tarafından halkta her hangi bir memnuniyetsizliğe yol açan icraatı görülen belediye başkanları uyarılıyor, kamuoyu araştırma şirketlerine performans ölçümü için anketler yaptırılıyor.

Bu konuda en son araştırmayı Abdülkadir Selvi’nin yazdığına göre(Hürriyet 5 Aralık) Adil Gür’ün sahibi olduğu A&G Araştırma şirketi 21-23 Eylül tarihlerinde 1872 kişi ile yüz yüze görüşme yöntemiyle yapmış.

Selvi araştırmanın ilçe belediyelerini kapsayıp kapsamadığıyla ilgili her hangi bir bilgi vermiyor.

Sadece Seyit Torun’u kaynak göstererek büyükşehir başkanlarından oy oranları yükselişte olanları ve oranlarını koruyanları konu ediyor.

Abdülkadir Selvi’nin naklettiğine göre İstanbul BŞB Başkanı Ekrem İmamoğlu 23 Haziran seçimini kazandığı 54.21 oy oranını koruyor. Bu İstanbullunun başkana tanıdığı kredinin devam ettiğinin bir göstergesidir.

Ankara’da ise Mansur Yavaş’ın oy oranı 31 Martta aldığı yüzde 50.93’den yüzde 63.06’ya yükselmiş. Demek ki, polemikten uzak, icraata yoğunlaşan Yavaş’ın geçen sürede Ankaralıda karşılığı daha da artmış.

CHP’li olup da halktaki kredisi Mansur Yavaş gibi çıkışta olan bir diğer başkan da 31 Mattaki yüzde 53.63 olan oy oranını yüzde 60’a çıkaran Adana BŞB Başkanı Zeydan Karalar…

Zeydan Karalar bu yükselişiyle Mansur Yavaş’ın ardından başarıda CHP’li BŞB arasında ikinci sırada yer alıyor.

İzmir BŞB Başkanı Tunç Soyer’e karşı halkın memnuniyeti devam ediyor ve seçildiği yüzde 58.71 oranını koruyor.

Eskişehir BŞB Başkanı Prof.Dr. Yılmaz Büyükerşen ise beşinci kez seçildiği 31 Mart seçimlerindeki yüzde 52.3 oranındaki oyunu daha da yükseltmiş yüzde 56’ya çıkarmıştır.

Yüzde 45.09 oy oranıyla 31 Mart seçimlerini kazanan Mersin BŞB Başkanı Vahap Seçer de halkın kendinden memnun olduğu CHP’li başkanlardan. Seçer oyunu yüzde 48’e çıkarmış.

31 Martta halkın kendine verdiği krediyi devam ettiren bir diğer başkan ise Antalya BŞB Başkanı Muhittin Böcek

Böcek seçildiği 50.62 oy oranını koruyor görünüyor.

Yazısında Abdülkadir Selvi 31 Mart seçimini kazanan üç büyükşehrin CHP’li belediye başkandan ise söz etmiyor.

Yüzde 36,1 oy oranıyla kazanan Muğla BŞB Başkanı Osman Gürün, yüzde 51.18’le kazanan Tekirdağ BŞB Başkanı Kadir Albayrak ve yüzde 53.94 oy oranıyla seçilen Aydın BŞB Başkanı Özlem Çerçioğlu…

Akla gelen ilk soru CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun bu üç başkanın halk memnuniyeti ara sınavında aldıkları notlar kırık da diğer başkanların dolayısıyla CHP’nin başarısına gölge düşürmesin diye mi kamuoyuyla paylaşılmasına izin vermedi?

İkincisi soruyu bizi ilgilendiren yönüyle yinelersek Özlem Çerçioğlu’na Aydın halkı ara karnede geçer not vermedi mi?

Bu soruyu haklı kılan baş neden de eğer sonuçlar Özlem Çerçioğlu açısından yüz güldürücü olsaydı bazı dostlarımıza haber servis edilir, onlar da çoktan yedi düvele duyururlardı.

Çünkü Özlem Çerçioğlu’nun bu tür fırsatları kaçırdığını bu güne kadar gören olmadı.

Demek ki, kimseden bir ses çıkmadığına göre bu işte bir bit yeniği var.